ÇETE [gay]

49.

Kuzey rahat yatağını, boş zamanlarını özlemişti. Nefret ettiği eski arkadaşı ve ölü olması gereken platoniği ile ölümden dönmekten yorulmuştu.

Bahar aylarındaydılar ama hava ısınmayı inatla reddediyor gibiydi. Bunun sebebi sürekli yağan yağmurda olabilirdi.

Bir süre önce Engin ile O'nun kaldığı gökdeleni ziyaret etmişti. Bu pek hoşuna gitmemişti çünkü binaya girmek için Engin'in pezevenk kimliğini kullanmaları gerekmişti. Bu durumda Kuzey'de bahçeden biri gibi davranmak zorunda kalmıştı.

Gökdelenin en üst katları O tarafından ayırtılmıştı ve o katlara ulaşım yasaktı. Bu yüzden sadece belli bir kısmı gözlemlemişlerdi.

Kuzey oturdukları mekanın bar kısmına yaslanıp ellerini polarının ceplerine soktu "Binanın içi hastalıklılarla dolu." Dedi.

Engin elindeki viski bardağından bir yudum alıp "Hastalıklılar..." Yüzünü buruşturdu "O zombi kılıklı insan çakmalarına yakışan bir isim." Dedi, göz ucuyla Kuzey'e bakıp "Savaş, O ile görüşüp ne yapmayı planlıyor ki zaten? Onu öldürecek mi?"

"Belki ama daha çok Kayra hakkında sorular soracağını düşünüyorum."

"Ve O'da öylece cevap verecek ha?"

"Savaş'ın aklında bir şeyler olduğuna eminim."

Engin iç geçirip bardağındaki son yudumuda içti. Savaş silahını kemerine yerleştirerek odaya girdiğinde ikiliye garipseyerek baktı "Bir dakika siz neden kavga etmiyorsunuz?" Dedi.

Kuzey gözlerini devirip sessiz kaldı, Engin "Sayende bu gün çok fazla vakit geçirmemiz gerekti ve sanırım kotamızı doldurduk." Dedi.

Savaş kıkırdadı, Engin'in yanındaki viski şişesiyle bardağını doldururken "Eskisi gibi anlaştığınızu görmeyi çok isterdim. Zaten neden kavga etmiştiniz ki?" Dedi.

Engin, Kuzey'e ters bir bakış attı ama sessiz kaldı, Kuzey'de Savaş'ın sorusunu havada bırakarak "O gökdelene öylece girip O ile yüzleşmek kolay değil. Aklında bir plan var mı?" Dedi.

Savaş, Kuzey'e dönüp "Bir şeyler düşünüyorum." Dedi "Sende bir ara geri dönüp Kayra'yı kontrol etmelisin." Dedi.

Kuzey tek kaşınu havaya kaldırdı "Sorun mu var?" Dedi.

"Çete işleri konusunda mı? Hayır, bildiğim kadarıyla gayet iyi idare ediyor. Beni endişelendiren takıldığı insanlar. Kayıp çocukların lideriyle fazla münasebete giriyormuş. O çocuktan hoşlanmıyorum."

Engin güldü "Koruyucu baba rolünemi girmek istiyorsun?" Dedi.

Savaş kaşlarını çattı "Oğlumun iyi insanlarla takılmasını istiyorum. Hangi tarafta olduğu bile belli olmayan bir... piçle arkadaşlık etmesi canımı sıkıyor." Dedi, viski dolu bardağından bir yudum aldı.

Kuzey yüzündeki eğlenen gülümsemeyle "Arkadaşlık mı? Kayra'nın o çocuğa karşı bir şeyler hissetiğini sana söylemedim mi?" Dedi.

Savaş boğazına takılan acı alkol yüzünden öksürerek bara yaslandı. Dehşet içinde Kuzey'e dönüp "Bir şeyker hissetmek? Nasıl şeyler hissetmek? Hayır, yani bir erkeğe karşı nasıl bir şeyler hissediyor ki?" Dedi.

"Bundan haberin yok muydu?"

"Sanki bir şeyler anlatmıştı ama ciddi olduğunu düşünmemiştim."

Engin çenesini eline yaslayıp "Kimden bahsettiğinizden emin değilim ama Kayra'ya zarar verecek bir piç kurusunu bende kabul etmiyorum." Dedi.

Kuzey kafasını salladı "Doğru şu sıralar onu çok fazla yalnız bıraktım. Bir ara gidip kontrol edeyim." Dedi.