19.

151 7 3
                                    

Barlas zincirlerinden kurtulup bana döndü ve sırıttı "şok oldun demi?" Dedi, alay ediyor gibiydi.

Çatık kaşlarımla ona baktım "ne diyeceğimi bilemiyorum Barlas sen... düşündüğümden dahada şerefsiz mişsin" dedim.

"Teşekkür ederim"

Uyumsuz sessizce ikimize bakıp "Çok sakin ve olgun bir şekilde karşıladın" dedi, kaşlarımı kaldırdım "sen birde beni şu kelepçerden kutulduğum zaman gör. Ne kadar olgun olduğumu göreceksin" dedim.

Uyumsuz güldü ve Barlas'a baktı "sana güveniğini söylemiştin bu hiçte güveni boşa çıkmış birinin yüzüne benzemiyor sanki... karın ağrısıyla hastaneye gidip ülser olduğunu öğrenmiş gibi duruyor" dedi.

Yüzümü buruşturdum "saçmalama, ben kimseye güvenmem aynadaki yansımama bile" dedim, Barlas kafasını yana yatırıp "kesinlikle, yansımalar en güvenilmez dostlardır. Hiç gece vakti aynaya karşı taş- kağıt-makas oynadın mı?"

"Bir kaç kere"

"Ben her oynadığımda kazanıyorum. Sanırım yansımam stratejik açıdan zayıf. Yani onu kolayca yenebilirim."

Kaşlarımı çattım "Peki.." dedim, Uyumsuz ikimize bakıp "Ne kadar uyumlusunuz." dedi, onu görmezden geldim.

Bu sırada içeri giren iki tane siyah kıyafetli mimikleri çalınmış gibi duran kadın ellerindeki beyaz çarşafa benzer örtüyü duvara asmaya başladı. Barlas kaşlarını çatıp Uyumsuz'a döndü "noluyor?" Dedi.

Uyumsuz omuz silkip bana döndü "bu Kayra için küçük bir süpriz" dedi.

Barlas zerre merak içermeyen bir sesle "ne süprizi?" Dedi, Uyumsuz belinden bir silah çıkarıp Barlas'a uzatırken "Savaş'ın ölümünün kamera arkası. Oğlu olarak neler olduğunu bilmek ister diye düşündüm" dedi, dişlerimi sıktım.

"Hepinizi öldürmek istiyorum" diye mırıldandım, Barlas bana bakarak silahı alıp beline taktı "en son baktığımda kimseyi öldürmek istemiyordun" dedi.

"Senin için bir istisna yapıcam"

Barlas kıkırdadı bu sırada odanın ışıklandırması birden kesildi ve hemen karşımızdaki duvara asılmış beyaz perdeye esmer tanıdık bir çocuğun yüzü yansıdı.

"Bunu cidden çekiyor musun?"

"Evet, tabiki. Bu gelecekteki hallerimiz için bir mesaj olacak"

Barlas duyduğu sesle irkildi ve yüzündeki gülümse silindi, yavaşça arkasını dönüp beyaz perdeye yansıyan görüntülere baktı.

Yeşil çimlerin üzerine oturmuş duran esmere baktım. Barlas. Ama biraz daha küçük. Belki lise birinci sınıf. Kaşında beyaz bir bant vardı ve gülümseyerek doğrudan kameraya balıyordu.

Kamerayı tutan erkek sesi tekrar konuştu "gelecekteki sana yada bize söylemek istediğin bir şey varmı?" Dedi, çocuk Barlas kafasını yana yatırıp bir süre düşündü.

"Hımm, gelecekteki ben ha?.. eğer hala varsan ve hala bu çocuğa katlanıyorsan. Bir pisikoloğa görünmelisin"

"Niyeymiş o?"

Çocuk Barlas omuz silkti "ne her zaman pisikoloğa görün Barlas diyen sen değil misin?" dedi ve uzanıp kamerayı alıp kumral saçlı bir çocuğa çevirdi.

Çocuğun sıcak ve tatlı bir gülümsemesi vardı. Yanağında yüzüne süs olsun diye eklemiş gibi duran bir kaç tanede beni vardı.

Çocuk Barlas "ee, peki sen? Sen geleceğine ne söyleyeceksin?" Dedi, kumral çocuk hiç tereddüt etmeden gülümseyip "ben gelecekteki sana tek bir şey söylemek istiyorum. Teşekkür ederim Barlas, hayatımda olduğun her bir an için" dedi.

Oda aniden silahtan çıkan keskin sesle yankılanınca irkildim. Barlas silahın şarjörü boşalıncaya kadar kumral çocuğun görüntüsüne ateş etmeye devam etti.

Çatık kaşlarımla ona baktım. Tüm vücudu titriyordu. Video bitince ortam karanlığa ve sessizliğe gömüldü. Şimdi sadece Barlas'ın titreyen nefes seslerini duyabiliyordum.

Artık olan şeylere yetişemiyordum. Şu an bildiğim tek şey o kumral çocuğun Barlas'ın sevgilisi olduğuydu. Ancak neden onun kısa bir videosuna bile tahamül edemeyip ateş ettiğini anlamamıştım.

Ve Uyumsuz neden Barlas'ı etkileyecek bir video göstermişti. Anlamadığım çok şey vardı.

Işıklar geri geldiğinde Uyumsuz'a daha önce görmediğim bir nefretle bakan Barlas'la karşılaştım. Gözlerinden delilik akıyordu.

Uyumsuz yüzündeki alaycı gülümsemesi ile az önceki Barlas'ı taklit edip "şok oldun demi" dedi.

Barlas elindeki silahı fırlattı. Uyumsuz'un yakasına yapışıp bir yumruk attı ve hiç zorlanmadan onu yere devirdi. Siyahlar içerisindeki iki kadın harekete geçecekken Uyumsuz elini kaldırıp onu durdurdu.

Barlas, Uyumsuz'un boğazını sıkarken yüzünde korkunçtucu bir öfke vardı. Etrafa tükürükler saçarak bağırdı "neden lan!? İstediğiniz her şeyi yapmadım nede-"

"Bu O'nun isteğiydi, benim değil"

Barlas, Uyumsuz'un söylediği şeyle duraksadı. Sonra fal taşı gibi açılmış gözlerini bana çevirdi. İrkildim, bir canavarla göz göze gelmiş gibi hissettim.

Barlas kafasını eğip Uyumsuz'u bıraktı. Aniden yükselmişti ve şimdi birden dünyadaki en sakin insan gibi görünüyordu.

Uyumsuz, Barlas'tan kurtulup ayağa kalktı ve üzerini düzeltip ikimize baktı. Barlas'a doğru eğilip fısıldayarak bir şey söyledi. Ne söylediği hakkında bir fikrim yoktu ama Barlas'ın irkilmesine neden olmuştu.

Uyumsuz bana son bir bakış atıp dışarı çıktı siyahlar içerisindeki iki kadında onun arkasından gitti.

Demir kapıyı kapatıp beni sessizce, yerde dizlerinin üzerine çökmüş duran ruh hastası ile bıraktılar. Gerilecek hiç bir durum yoktu.

Barlas yavaşça ayağa kalkarken istemsizce yerimde kıpırdandım. Bağlı olmasaydım bu durumla daha iyi başaçıkabilirdim.

Aşırı sessiz ve sakin duruyordu. Az önceki hali yüzünden bu durum beni geriyordu. Kafasını kaldırıp tavanın bir köşesine bakıp gözlerini kıstı. Baktığı yöne baktım, bir kamera. Birileri bu halimizle eğleniyor gibi duruyordu.

Barlas bakışlarını bana çevirip çatallaşmış sesiyle "açıklama yapmamı mı bekliyorsum?" Dedi, sadece kafamı iki yana salladım.

Kafasını yana eğdi "merak etmiyor musun?" Dedi, dudaklarımı birbirine bastırıp omuz silktim. Nedense konuşmak kötü bir fikir gibi gelmişti.

Barlas hafifçe gülümsedi ama daha önce yüzünde olan o alaycı gülümsemelerden biri değildi. Kırılgan duruyordu.

"Ama ben açıklamak zorundayım. Çünkü 'O' öyle istiyor"

Kaşlarımı çattım "'O'da kim" dedim, Barlas omuz silkip "bende bilsem" dedi, kaşlarım daha çok çatıldı. Nasıl bir şeyin içine düşmüştüm ben böyle.

Dudaklarımı ıslatıp "neden kim olduğunu bilmediğin birinden emir alıyorsun" dedim, Barlas mavi gözlerini bana dikti "çünkü beni o kurtardı" dedi.

"Kimden..? Babandan mı?"

"Bütün dünyadan"

ÇETE [gay]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin