Göklerde Yükselen Savaş Hükümdarı [2] (Yarım Bırakıldı)

Bölüm 223: Li Qing?

Ne olursa olsun Duan Ling Tian, ​​Pei San ile bir daha karşılaşacağını, üstelik İmparatorluk Şehri'nin iç şehrinin ana caddesinde karşılaşacağını hiç düşünmemişti.

Dünyadaki her şey gerçekten değişkendi!

Pei San'ın kolunu kestikten sonra üzgün bir durumda olduğu zamanı düşünen Duan Ling Tian, ​​aniden sanki artık aynı dönemde bile olmadığını hissetti.

Pei San'ın tarafının takip ettiği güç merkezinin kovalamacasından kaçmak için atını nasıl umutsuzca Triumph Şehri'ne doğru dörtnala koştuğunu hâlâ hatırlayabiliyordu.

Pei San'ın yanındaki güçlü güç ona yetişebilseydi, o zamanın onun nasıl kesinlikle öleceğini hayal edebiliyordu!

Daha sonra, o birkaç gün boyunca Triumph City'de kaldığında bile, açığa çıkmaktan çok korktuğu için yine de yolun her adımında dikkatli hareket etti.

O zamanın Pei San'ı onun için son derece büyük bir tehditti. Öyle ki, Pei San tarafından bulunduğunda Pei San'ın tek bir kelime söylemesi yeterliydi ve kanı bir metre uzunluğundaki bir bıçaktan fışkıracak ve oracıkta ölecekti!

Bir zamanlar Pei San'ın Swallow Mountain İlçesi İlçe Valisinin oğlu olma kimliğine karşı korkuyla doluydu.

Ancak şimdi….Duan Ling Tian aniden Pei San ile bir kez daha karşılaştığında biraz şaşırmasının yanı sıra başka hiçbir şey hissetmediğini fark etti.

Belki şimdi farklı bir yükseklikte duruyordu.

Ya da belki çok uzun zaman önceydi.

“Sonunda seni buldum!” Pei San dişlerini gıcırdattı, sonra arabadan indi ve buz gibi öldürme niyetiyle dolu gözlerle at sırtındaki gence baktı.

Duan Ling Tian sakin bir ifadeyle Pei San'a baktı.

Geçmişte Pei San'dan korkmuş olabilir.

Ama şimdi, Pei San ve o aynı seviyede değildi, o kadar ki, istediği sürece sadece bir kelime söylemesi yeterli olacaktı ve bu, Swallow Mountain İlçesi İlçe Valileri Malikanesi'nin bunu yapmasına neden olmak için yeterli olacaktı. Pei San'ın mülkiyeti değiştirmesini destekledi.

İmparatora söylediği sürece İmparatorun bu isteğini kesinlikle yerine getireceğinden emindi.

Hatta sadece bir emir vermesi yeterliydi ve arkasındaki İşlemeli Üniformalı Muhafızlar hızla saldırarak Pei San'ın kanının bir metre uzunluğundaki bir bıçaktan fışkırmasına ve onu anında öldürmesine neden olacaktı.

Ama o öyle davranmadı ve Pei San'la bu konuyu tartışmak gibi bir düşüncesi bile yoktu.

“Üçüncü Genç Efendi, sorun nedir?” Tam o sırada iki kişi daha arabanın içinden sırayla çıktı ve Pei San'ın arkasında durdu.

Yaşlı bir adam ve bir genç.

Yaşlı adamın Gelişen Ruh Aşamasında var olduğu açıkça görülüyordu.

O genç adama gelince...

"Li Qing?" Duan Ling Tian alçak sesle haykırmadan edemedi. Şu anda Pei San'ın arkasında duran genç adam, Li Ailesi'ni yıllar önce terk eden Li Qing'den başkası değildi.

Li Qing'in, Li Ailesinden ayrıldıktan sonra, Swallow Mountain İlçesi İlçe Valileri Malikanesi'nin Üçüncü Genç Efendisi ile gerçekten bir araya geleceğini hiç düşünmemişti.

Dünyadaki her şey gerçekten değişkendi!

Li Qing, ancak Duan Ling Tian'ın sesini duyduğunda Duan Ling Tian'a baktı ve tek bir bakışla yüzü aniden sertleşti ve aceleyle Pei San'a şöyle dedi: "Üçüncü Genç Efendi, senin yüzünü sakatlayan kesinlikle bu kişiydi. o gün kol, o! Bu o!"