Merhabalar ifendimm
Yazdığınız güzel mesajlaeı gördüm her birinize teşekkür ediyorum sizleri çok seviyorum <3
Şu ana kadar olan bölümlerde çözebildiğiniz şeyler var mı?
Benimle duygu düşüncelerinizi paylaşırsanız çok sevinirim:)
İyi okumalar diliyorum
⏳
(Changbin)
Burası Güney Korenin başka bir noktası.Buraya neredeyse hiç yaz gelmez.Burası Jack Bang'ın altında olan gizli istihbaratın yeriydi.Soğuk,sert yakıcı bir hava; siyah gri tonları ağırlıktaydı.Arabadanın kapısı açıldığında hafif fırtınalı hava içeri dolmuş korumaları dahi iliklerine kadar üşütmüştü."Dikkat edin efendim.Buranın kışı farklıdır.Çok çetin geçer." Cevap vermeden bir süre dışarı izledim."Sizi uzun zaman sonra görmek beni çok mutlu etti." Karşımdaki baş korumaya baktım.Sert mizacına ve çehresine rağmen içinde bana karşı büyük bir sorumluluk duygusunu beslediğini,beni babamdan bile daha çok sevdiğini biliyordum.Çocukluğumda bana bakan tek kişi oydu çünkü.
Babam onu, beni disiplin altında tutması adına göndermiş olsa da bir noktada iletişimimiz fazlasıyla kuvvetlenmişti.Birbirimizle çok fazla sır paylaşmıştık.Babamdan sakladığı bir evliliği ve iki kız çocuğu vardı ancak mesleği için onları gizli tutmuştu.Kırk yaşında bu adamın baş koruma kıvamına gelmiş olması benim gözümde onu en üst yerlere koyuyordu."Sağol Hyung.Yaşın benden büyük sırf aramızda seviye farkı olduğunu düşündüğün için bana ismimle seslenmekten kaçınma.Beni böyle büyüttün küçükken."
O da benim çoğu sırrımı biliyordu.Gülümsedi."Tamam. Changbin-ah.Dikkatli ol." Onu onaylayarak arabadan indim.Bu kasvetli havada tonlarca korumanın arasından rahatlıkla geçerek babamın ofisine doğru ilerken bir yandan da beni gören herkes saygıyla eğiliyordu.Babam günden güne herkesin saygısını kazanıyordu.Son köşeyi dönerek banamın ofisinin bulunduğu koridora girdim.Kapısındaki adamlardan odasını tahmin etmek zor değildi.Hızla kapıya yeltendiğimde korumların ellerini göğsümde hissettim.
"Ne o? Beni tanımadınız mı?" İşte.Arkadaşlarımın hayatları dışında herkesin gözünde ben buydum.Racon kesen,sert,duygusuz,kalpsiz ve kalıplı mafyetik görünümlü bir adam."Zengin oldukça değişmişim değil mi?" İğneleyici tavırlarımı bir kenara bırakarak dişlerimi sıktım."Çekilin şuradan." Adamların çabalarına rağmen içeriye daldığımdaysa beklediğim bir manzarayla karşılaştım."Bana üvey annemle kızının burada olduğunu söylememiştin." Hem gülümsüyordum hemde alay ediyordum."Ah muhtemelen onları öz oğlundan daha çok görüp sevdiğin içindir."
"Hayret.Sen buraya nasıl geldin?"
"Lafı uzatmayacağım konuşmamız gerekiyor."
"Tamam?" Bir onu birde kendimi işaret ettim
"Özel.Sadece ikimiz." Üvey annemle kızının yüzünde küçümseyici bir ifade oluştu.
"Hadi soojin-ah.Gidelim.Belli ki istenmiyoruz." İkiside asice yerinden kalkarak kapıya yönlenmiş odadan çıkarken sertçe kapıyı kapatmışlardı.
Minimalist bir ofis.Büyük bir masa, birkaç sandalye ve duvarda asılı duran askeri belgeler, haritalar , armalar, rütbeler, üniformalar...Kısacası babamın otoritesini ve disiplinini temsil eden her şey bu ofiste bulunuyordu.Her zamanki gibi bir adamdı senler onu hiç değiştirmemişti.Yine de bu sefer buraya gelme amacım farklıydı ve onu almadan gitmemekte kararlıydım.Gerekirse yalvaracaktım başka çözüm yoktu."Ne!?" Sert sesi odada yankılanınca odadaki adamlara göz ucuyla baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Once again,minchan
Fanfiction‼️+🔞MİNCHAN+🔞‼️ Minho, hayatında büyük önem taşıyan arkadaşının ölmesiyle hiç beklenmedik bir sürecin içerisinde bulur kendini. Tanımadığı bir adamın bir anda hayatına girmesiyle yaşadığı şeyleri sorgulamaya başlar ve tesadüf sanılan gerçekler ard...