Ay bir bölüm yazmışım bir bölüm yazmışım ki olayyy
Valla ileriki bölümler için kendinizi hazırlayın derim ehehehe..
İyi şeyler kadar kötü şeyler,kötü şeyler kadar iyi şeylerde olucak sabredin olur mu heh 🥹
İyi okumalar dilerimm
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınnn öpüldünüz <3
⏳
(Changbin)
"Ah! In-ah! Gerçekten iyiyim yalnız kalabilirim!" Bana aldırış etmeden arabanın arka koltuğundan zorlukla indi."Beni dinlemiyor musun?"
"Görüşürüz çocuklar ben bu gece burdayım!" Herkesle vedalaşarak aracın kapısını kapattı.Arabanın gidişini izlerken adeta paytak paytak adımlarla yanıma geldi.Ne olursa olsun o benim gözümde her zaman küçüktü.
"Delirdin mi? Evinde rahatça uyumak varken nereden çıktı bu yanımda kalma meselesi? Hadi gel.Seni evine bırakayım." Kolundan tutarak çekiştirdiğimde olduğu yerden ayrılmayı reddederek kolunu elimden kurtardı.
"Asıl sen delirdin mi!? Bu kolunla bir de araba kullanmaya mı çalışacaksın!?" Bana kızgındı.Muhtemelen bir o kadar da kırgındı."Bir süre yanında kalacağım bu kolunla hiçbir şey yapamazsın." Koluma girerek eve doğru yürümeye başladı."Senin için endişelendiğimi anlamıyor musun?"
"İsyanında çok haklısın ama-"
"Ama ne? Ama ben senin gözünde hala beş yaşındaki bir çocuğum öyle değil mi?" Ani çıkışı beni afallattı."Yirmi üç yaşındayım.Yirmi üç!" Lafların üzerini bastıra bastıra konuşuyordu."Bana bazı şeyleri öğrenmek için gözünde hala mı çok küçüğüm?" İsyanın nedenini bir türlü anlayamıyordum.Derin bir nefes aldı ve gözlerini yumarak nefesini geri verdi.Sakinleştiğinde dudaklarını tekrar araladı."Bana başına gelenleri anlatacak mısın?" Pes etmiş gibiydi."Yoksa yarın seungmin hyungdan duymamı tercih mi edersin?" Kolumu bırakarak dış kapıya doğru yöneldi.Kapının kilidini açarak içeri girmemi bekledi.Hiçbir şey demeden içeri girdim.
"Sana pijama getireyim."
"Aç mısın?" Ayaklarım yere çakıldı."Hm?"
"Yani-"
"Açsın." Evet doğru.Açtım.Ama bunu nerden bilebilirdi ki? "Sen yukarı çık.İşini bitirene kadar ben halledeceğim." Bir şey söylemeden başımı salladım ve odama doğru yol aldım.Üzerimdekileri çıkartarak üstüme bulduğum rastgele bir eşofman ve tişörtü geçirerek onun içinde kıyafet aramaya başladım.
"Bu olur herhalde." Elime geçirdiğim eşyaları alarak dolabın kapağını kapattım ve odadan çıktım.Mutfağa yaklaşırken burnuma dolan tanıdık yemek kokusu istemsizce midemi de harekete geçirmişti.Doğrama sesleri eşliğinde salona bağlı olan mutafağa girdiğimde iştah açıcı bir koku ciğerlerimş doldurmuştu."Ne yapıyorsun?"
"Annenin gönderdiği şeylere hiç bakmadın mı?" Sözde annem."Aranız bozuk olabilir bu çok doğal.." Doğradığı soğanı bir kenara bırakarak tavaya koyduğu eti çevirdi."Ama kadın seni düşünerek yollamış bunları teşekkür etmesen bile en azından yemeliydin.Gayet sağlıklı." Önünde iki kase, bir tarafta kaynayan suyun içinde ramen ve yumurta diğer taraftaysa tavanın içinde pişen et vardı.İşini büyük incelikle yapıyordu.
"Bu kadar iyi yemek yapmayı nerden öğrendin?"
"Genç yaşta ayaklarının üstünde durmaya zorlanınca bunları öğrenmek zorunda kalıyorsun." Ocakların altını kapattı."Ne kadar et istiyorsan kendine doğra." Ramen suyunu kaselere boşalttığında bende eti eş dilimlere bölerek kaselere dağıtmıştım.Ramenleri, kalan suyunu süzerek kaselere bölüştürerek son dokunuşları da ekledi."Bu kadar."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Once again,minchan
Fanfiction‼️+🔞MİNCHAN+🔞‼️ Minho, hayatında büyük önem taşıyan arkadaşının ölmesiyle hiç beklenmedik bir sürecin içerisinde bulur kendini. Tanımadığı bir adamın bir anda hayatına girmesiyle yaşadığı şeyleri sorgulamaya başlar ve tesadüf sanılan gerçekler ard...