Geçmiş

50 9 1
                                    

Nerdeyiz bilmiyorum

Saatlerdir araba yolculuğu yapıyoruz ve henüz hiçbirimiz konuşmamıştık.Jeongin ve hyunjin uykuya dalmamak için direniyordu çünkü changbin onları uyutmuyordu.Seungmin ona yaslanmış olan jeongini kolunun altına alarak camdan dışarıyı seyrediyordu.Bana gelirsek..

Ben hiç iyi değildim

İçimdeki sürekli hareket halinde olan bebek yüzünden miydi bilmiyorum git gide huzursuzlanmaya başlamıştım.Üstelik onun yüzünden bastırmaya çalıştığım duygularım beni daha da kötü olmaya zorluyordu.Kalbim göğüs kafesime o kadar sert çarpıyordu ki arada nefesimin daraldığını hissedebiliyordum.

Araç süratle yolun kenarında durduğunda hepimiz meraklı gözlerle etrafı inceliyorduk.Karanlıktı, pek bir şey anlaşılmıyordu.Changbin arabayı tamamen durdurdu."Araç değiştiriyoruz.Güvenliğiniz için tamam mı? Adamlar da arkamıza takılacak böylece güvenli bir alana geçeceğiz tamam mı?" Hepimiz eşyalarımızı alarak araçtan indik.Nemli hava yüzüme çarptığı midemi bulandırmaya başlamıştı.

Etrafıma baktım.Bir kaç siyah araçtan başka bir şey yoktu.En büyük araçların birinden iri yarı bir adam çıktı."Efendim.Babanız sizin ve arkadaşlarınızın güvenliği açısından araba kullanmanızı istemiyor.Korumlardan birisi direksiyona geçicek arkadaşlarınızdan birini bu araca almalıyız." Derin bir nefes verdi.

"Jeongin en küçüğümüz.Onun güvende olması lazım."

"İstemiyorum." Verdiği tepki hepimizi şaşkına çevirirken bir adım ileriye çıktı."Ben seninle gelmek istiyorum hyung.Yani.." ellerini arkada kavuşturdu."İyi olduğunu bilmek istiyorum." Burukça gülümsedim.Kalmıştık üç kişi.

"Seungmin-ah..." hyunjine fırsat vermeden seungmin söze atladı.

"Hyung." Ona baktım."Hasta hissediyorsun.Eğer sana kötü bir şey olursa bizim elimizden hiçbir şey gelmez.Ama onlar bizden önce chan hyung'un yanına gidecekler.Onlarla gitmelisin." Changbine baktım.Ardından diğerlerine.Hepsinin üzerinde bir bir gezdirdim gözümü.Sanırım seungmin en mantıklısını söylüyordu.Başımı salladım.

"Ben giderim."

"Endişelenme.Babamda seninle aynı araçta olacak." Başımı salladım."Hadi.Geç kalmayalım." Yanımdaki korumanın eliyle işaret etmesiyle bana gösterilen araca bindim.Karşımda gördüğüm adamla kalbim daha fazla çarparken gösterdiği sıcak gülümseme beni kendime getirmişti.Saygıyla eğilerek karşısındaki koltuğa oturdum.Buranın başı olduğunu yaydığı enerjiden bile anlayabiliyordum.

"Rahat ol.Dışarıdaki çocuk sana ne anlattı bilmiyorum ama benim sana zararım dokunmaz oğlum.Bu yüzden karşımda rahat ol.Ben yapmacık adamlardan hoşlanmam." Aracın arkasına bizimle beraber iki adam daha bindiğinde kapılar kapatılmıştı.Ön tarafımız şoför ve yanındaki korumadan ayrıydı."Seo Youngjin.Jack Bang'ın gizli istihbaratının başıyım.Aynı zamanda büyük bir holding'in başıyım.Jack Bang'ın yaptıklarını bildiğimiz için birleşip sizin tarafınıza geçtik diyelim.Konuyu da böyle özetlemiş olalım." Süreç boyunca sessiz oluşum bir yana dursun elimi karnımdan çekmemem dikkatini çekmiş olmalıydı."Rahatsız olduğunu duydum.Endişelenecek hiçbir şey yok.İhtiyacın olduğunda yolda durabiliriz.Söylemen yeterli." Şaşırmıştım.

"Ben..Teşekkür ederim."

"Senin hakkında çok şey duydum.Changbin olsun, dışardan duyumlar olsun.Çok cesur bir gençsin.Seni çok taktir ediyorum."Başımı salladım."Aslına bakarsan açılınca çok konuştuğunu da duymuştum." Dedi gülerek.Sesindeki imayı anlamıştım.

Once again,minchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin