Sevgili dostlarım
Evet Türkiye wattpad erişimimizi durdurmuş bulunmakta ama bu buraya girmeyeceğim anlamına gelmez.
:))
⏳
Kapı tıklatıldı.
"Hyung?" Kapalı olan gözlerim ağır ağır aralandı.Jeonginin adım sesleri, ben sorularına sessiz kaldıkça bana daha da yaklaştı."Midem hala çok mu kötü? Changbin Hyunga söyliyeyim seni hastaneye götürsün mü?" Hiç konuşmadan başımı iki yana salladım.Yatağın içe doğru çöktüğünü hissettiğimde jeonginin yanıma oturduğunu anlamıştım."Çok kötü gözüküyorsun hyung.Hastaneden geldiğinizden beri tek lokma bir şey yemedin.Böyle yaparsan tansiyonun ya da kan şekerin düşecek." Sırtım ona dönük olduğu için suratımı görmeden öylece konuşuyordu."Hadi hyung.Kalk bir şeyler ye en azından.Sana bir şey olmasından korkuyorum."
"In-ah.Ben iyiyim sadece biraz yalnız kalmaya ihtiyacım var."
"Sesin içine kaçmış.Sen böyle değildin hyung bir derdin var ama söylemiyorsun."
"Sadece gerçekten çok halsizim.Uykum çok var." Yanımdan kalkarak yatağın diğer ucuna, yani benim yüzümün dönük olduğu tarafa ilerledi.Algılamam uzun sürdüğü için bunu algılayıp,yüzümü örtene kadar o çoktan yüzümün halini görmüştü.
"Hyung..ağlıyor musun?" Cevap vermeyince yanıma yaklaştı."Hyungim." Dedi hafif isyan eden hüzünlü sesiyle."Bir sorunun olduğunu biliyorum ve içim hiç rahat etmiyor." Kısa süreli bir sessizliğin ardından dudaklarını tekrar araladı."Chan Hyung sana kötü bir şey mi söyledi? Ah Yoksa o gün söylediği şey yüzünden mi üzgünsün!? Eğer öyleyse ona karşı tavır alabilirim! Biliyorsun ikinizi de çok seviyorum ama-" lafını yarıda kesmesine neden olacak kadar hızlı bir şekilde yattığım yerden doğruldum.Endişeli bakışlarına aldırış etmeden ağlamaktan perişan olmuş gözlerimi elimle sildim.Derin bir iç çektim.
"In-ah." Sessiz ağlamama rağmen sesim çıkmıyordu.Kısılmıştı.
"Hyung?" Ürkmüştü.Söyliyeceğim şeyi öğrenmek için adeta ağzımın içine bakıyordu.
"Senden..daha önce kimseden sözel olarak istemediğim bir şeyi isteyebilir miyim?" Tereddüt etmeden başını salladı.
"Ne istersen hyung! Ne konuda yardıma ihtiyacın var?" Burnumu çektim.
"Bana sarılır mısın?" Kalakalmıştı.Bir süre gözlerimin içine bakmaya devam etti."Biraz absürt gelebilir kulağa ama-" cümlemi bitiremeden hareketlenerek kollarını sıkıca bedenime doladı.Başını da omzuma yerleştirerek bana sıkıca sarıldığında içimde bir şeylerin kopup gittiğini hissediyordum.Biraz önce durmuş olan göz yaşlarım sanki hiç ağlamamışım gibi yanaklarımdan süzülüp giderken bana sarılan çocuğa karşılık vererek kollarımı ona sıkıca doladım.Hissettiğim güven duygusuyla bütün duygularımı salıvermiştim.Kısık ,acı dolu bir inilt firar etti dudaklarımdan.Gözlerimi sıkıca yumdum.
"Şimdi söyliyeceklerimi biraz absürt bulabilirsin hyung.Genelde diğer arkadaşlarım küçük olduğum için..daha doğrusu onlardan daha toy olduğumu düşündükleri için böyle şeyleri anlamadığımı düşünürler.Veyahut konuştuğumda benimle dalga geçerler.Bu yüzden beni ciddiye almayabilirsin.Ama yine de söylemezsem içim rahat etmez."
"Konuş jeongin.Ben öyle birisi değilim,seni hep dinlerim." Güldüğünü hissettim.
"Omuzlarında çok yük taşıdığının farkındayım hyung.Özellikle karakter olarak bunları paylaşmaya pek yatkın olmadığının da farkındayım.Seni çok iyi anlayabiliyorum.Belki yetersiz olduğumu düşünebilirsin ancak istediğin her zaman yanında olurum.Sana hep destke olurum hyung.En azından ben yanındayken duygularını saklamana gerek yok, seni yargılamam.Eğer Seni üzün birisi varsa çok yakınım dahi olsa ona tavır alırım.Eğer sağlık durumunla ilgili bir problemin varsa yedi yirmi dört yanında olurum.Eğer sıkıntı..Jack Bangle ilgili bir sorunsa...ölene kadar yanındayım.Beni bundan kimse alıkoyamaz." O konuştukça yaşlarım daha da hızlı boşalıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Once again,minchan
Fanfiction‼️+🔞MİNCHAN+🔞‼️ Minho, hayatında büyük önem taşıyan arkadaşının ölmesiyle hiç beklenmedik bir sürecin içerisinde bulur kendini. Tanımadığı bir adamın bir anda hayatına girmesiyle yaşadığı şeyleri sorgulamaya başlar ve tesadüf sanılan gerçekler ard...