11- Aile Yarası

183 16 2
                                    

Şu an Exo ile onların evindeydim. Çok yorgun olduklarını bildiğimden onları yalnız bırakmak istememiştim. Onlar odalarında üstlerini değiştirirken bende yiyecek bir şeyler hazırlıyordum. Aslında sadece su kaynatıyordum. Yoldayken hazır ramen almıştık. Hazır yemeklere bayılıyorum. Günün kurtarıcısılar. Su kaynarken bende dağınık evi toplamaya başladım.

"Cidden evinize hergün hizmetçi gelmeli. Nasıl bu kadar dağınık olabiliyorsunuz anlamıyorum." dedim. Kıyafetleri bir yana ıvır zıvır eşyaları bir yana topladım. Kağıt ve dergileri üst üste koyup sehpanın üstüne düzgünce dizdim. Suyun kaynadığını belirten ses geldiğinde mutfağa koşup ramenlerin üstüne döktüm. Mutfaktan çıkıp üst kata koştum. Tüm kapıları sertçe çaldım.

"Ramenler hazır! " diye bağırdım. Sonra koşarak aşağıya indim. Şarjda ki telefonumun zil sesini duyunca prize koştum.

" Niye koşuyorum sürekli? " diye kendime bir soru sordum. Arayanın ablam olduğunu görünce bu saatte aramasına şaşırdım. Aslında beni aramasına şaşırdım.

" Abla?" dedim Türkçe.

"Korece konuş. " dedi. Neden böyle bir şey istediğini bilmiyordum ama Türkçesinin bozulduğunu fark edince bir şey demeden Korece konuşmaya devam ettim.

" Nasılsın abla? " Beni aradığı için öyle mutluydum ki sevinçten yerimde zıplamak istiyordum.

" Seninle geçen gün söylediklerin hakkında konuşmak istiyorum." Telefonu şarjdan çıkarıp koltuğa oturdum.

"Kabul ediyor musun? Benimle gelecek misin? " heyecanla.

" Gelmeyeceğim Hera. Artık Türkiye'ye dönmek istemiyorum. "

Hayal kırıklığı ile başımı yere eğdim. Gözlerim dolmaya başlamıştı. Boğazımdaki yumruyu yok sayıp yalvarmaya başladım.

" Abla lütfen! Lütfen benimle gel. Türkiye'ye geri dönelim. Yeniden bir arada olalım."

"Olmaz. Kocamı bırakamam. " Ne yani? Beni o herif için mi reddediyordu.

" Abla lütfen mantıklı düşün. Geçen seferde o herifin yüzünden beni evinden kovdun. O adam seni sevmiyor bile!"

"Kocam hakkımda düzgün konuş! " diye çıkıştığında hem üzülüyor hem kızıyordum.

" Doğruları söylüyorum! Seni aldatıyor! Seni sevmeyen bir adam için kardeşini terk mi edeceksin?!"

"O beni seviyor! Senin derdin bu değil mi? Kıskanıyorsun beni!"

Söyledikleri karşısında ağzım açık kaldı. Öz ablam bana neler diyordu böyle.

"Seni sevmiyor ve sende bunu biliyorsun! Beni o aptal için yine terk ediyorsun! Senin için sorun değil nasılsa değil mi? Sen alışkınsın insanları terk etmeye!"

Canım yansada konuşmaya devam ettim.

"Daha on yedi yaşıma bile girmemiştim! Ailemiz öldüğünde on yedi yaşında bile değildim! Yalnızca sen vardın abla! Yalnızca sen vardın! Ama sen o herifle kaçarak beni terk ettin!"

"Bu kadar saçmalık yeter! Seni yanımıza aldığımız halde hala yüzsüzce nasıl bunları söylersin?"

Gözümden düşen bir damla yaşı sildim. Bir süre konuşmadan bekledim. Sonra sakince konuşmaya devam ettim.Tuhaf bir şekilde çok sakindim.

"Senden nefret ediyorum. Seni aldattığı halde o adamı sevmenden nefret ediyorum. Beni yedi yıl boyunca bir kez bile aramadığın için senden nefret ediyorum. Beni bu dünyada bir başıma bırakmandan nefret ediyorum. Beni yalnızca antidepresanlarla ayakta duracak bir hale getirmene izin verdiğim için... kendimden nefret ediyorum. "

Kelebek EtkisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin