Çekim yerinde kahkaha sesleri yankılanırken tüm ekip klip çekimleri için son hazırlıkları yapıyordu. Hera somurtarak ağzındaki lolitopu çevirmeye başladı.
"Gülmesenize! Ne olmuş yani dedikleri şeyi yanlış anlamışsam?"
Chen elini dizlerine vurarak kahkaha atarken zorlukla kendini durdurup cevap verdi.
Chen: Ne mi olmuş? Junon 'öleceğim mi' diye sormuşsun!
Kai: Hera şirketten ayrılmak, işten çıkarılmak yada ne bileyim onun gibi bir şey aklına gelmedi mi? Öleceğim ne demek ya?
Hera bozulan moralini belli edercesine iyice somurtu.
"Birisi ölecekde ona veda ediyorlamış gibi konuşuyorlardı. Aman neyse ne! Geçmişte kaldı. Şimdiye bakalım."
O sırada yeni menajerleri uzaktan çocukları izliyor bir yandan da yönetmenle konuşuyordu. Yeni menajerleri çok ama çok katı biriydi. Hera EXO'ya döndüğü gün kendisi ile tanışmıştı. Daha ilk günden Hera'yı canından bezdirmişti. Sürekli onu uyarmış, üyeler hakkında bilgi vermiş daha doğrusu verdiğini sanıyordu, oysa Hera onları kaç yıldır tanıyordu daha sonrada bir çok nasihattan sonra kızı rahat bırakmıştı.
"Pekala millet bu tarafa gelin çekimlere başlıyoruz. Hera sende gel." diye bağırdı menajer. Hera içinden menajer Yoo'yu çok özlediğini geçirdi. Hepsi kalkıp yönetmenin ve menajerin yanına gittiler.
"Neden üstünde ceketin yok?" dedi menajer kaşlarını çatarak. Hera kaşlarını çattı. Bu adam fazla sinir bozucuydu.
"Çekime geldiğimiz için giymemiştim. Yalnızca konser zamanları giyeceğim sanıyordum." dedi Hera. Menajer çok katıydı ve EXO ile çalışan tüm resmi kişilerin üstünde EXO kelimesi basılı ceketleri giymesini istiyordu. Stilist Soo ceketleri çok güzel tasarlamıştı ancak Hera ceketleri giymeyi istemiyordu. Çünkü böyle bir şey yapmayı gereksiz buluyordu.
"Bundan sonra seni daha fazla kamera karşısına çıkaracağımız için konser zamanları konser için özel tasarlanacak zaten kıyafetlerin. Bu tür küçük işlerde ceketini giy. Yada boynuna kartını as."
Hera şaşırdı. Ne demek kameraların önüne daha fazla çıkacak? Kendisinin böyle bir şeyden haberi yoktu. Bu konuyu ilk boş anında Menajer Chul ile konuşmalıydı.
"Peki efendim." dedi başını sallayarak. Menajer memnun olmuş gibi gülümseyip üyelere açıklama yapan yönetmene döndü. Hera başını öne eğip düşündü. Acaba bu da mı Park Hyun Ki'nin işiydi? Ama o olamazdı. O 'bilinmeyen siyah şapkalı'nın verdiği mesajdan sonra Hera'yı rahat bırakmıştı. Geri döneceğini öğrenince çok sevinmişti. Geri döndüğünde ilk işi Başkan'ın yanına gidip hem teşekkür etmek hemde özür dilemek olmuştu.
-Videoyu Hyun Ki'ye yolladıkları gün-
Park Hyun Ki bir an önce uçağına binip diskte ne olduğuna bakmak istiyordu. Uçağa bindiklerinde yerine oturu oturmaz bilgisayarını açıp diskte ne olduğuna baktı. 'APTAL' yazılı dosyayı açıp içindeki videoya tıkladı. Videoda kendisinin ve metresi olan aynı zamanda sekreterliğini yapan kadın vardı. İkisinin öpüştüğü videoda açık açık belliydi. Kimse görmesin diye hemen videoyu kapattı. Videoyu telefonuna aktarıp kimse görmesin diye küçük ekranda izledi. Videonun sonunda çıkan yazıda aynen şöyle yazıyordu.
'Yanlış kişiden sinirini çıkarıyorsun Park Hyun Ki. Bir daha asla Hera ile uğraşma. Yoksa ateşli öpüşmenizi tüm ülke izler. Ve kiminle düşüp kalktığına daha dikkat et, APTAL.'
Park Hyun Ki sinirle önündeki koltuğa vurdu. Yenilmiş gibi görünebilirdi ama henüz o kızla işi bitmemişti.
-Günümüz-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kelebek Etkisi
FanfictionEXO // Yaptığımız seçimler bizi başka seçimler yapmaya zorlar. Onlar da başka seçimlere... Her seçim bir diğerini tetikler ve yeni olasılıklara kapı açar. Önemli olan yeni seçimler yapabilecek cesareti bulabilmekte. Ben o cesareti kendimde buldum...