Kuliste herkes sessizce yemeğini yerken telefonumu elime alıp saate baktım.
" Saat gece iki olmuş. Bu yorgunlukla yarın erken kalkmakta zorlanırsınız. " dedim.
" Kimse beni erken kaldırmasın. Uyuyacağım. " dedi Suho. Sehun, Xiumin ve Chen'de katıldıklarını belli etti.
" Bizimle gezmeye gelmeyecek misiniz? " dedi Chanyeol. Nasıl bu kadar enerjik olabiliyor? Ben yorgunluktan ölüyorum.
" Sizin için sorun olmazsa bende dinlenmek istiyorum." dedim saçımdaki kalemi çıkarırken. Ağrıyan saç diplerimi parmaklarımla ovarken Xiumin konuştu.
"Dinlen dinlen. Bayılacak gibi görünüyorsun. Sensiz de gidebilirler. "
Baekhyun Kai'ye takılmak için sol eliyle yanındaki Kai'yi işaret ederek fısıldıyormuş gibi yaptı.
" Bence sende gelmelisin. Ben Kai'nin Çince'sine güvenmiyorum. " Hepimiz gülerken Kai Baekhyun'a cevabını Çince olarak vermişti. Lay kahkaha atarken ben az daha ağzımdaki suyu püskürtüyordum.
" Ya! Ne dedin sen? " dedi Baekhyun kötü kötü bakarken. Kai bana bakıp başını eğdi.
" Miane, bir an içeride bir kız olduğunu unuttum. " Elimli önemli değil dercesine salladım. Kocaman bir kahlaha patlattığım sırada bir flaş sesi duydum. Chanyeol her zamanki gibi fotoğrafımı çekmişti. Sanırım sosyal medyada paylaşacaktı.
Baekhyun yanındaki yastığı Kai'nin kafasına vurdu.
" Doğruyu söyle ne dedin? " diye çığırdı. İkisi yastık savaşı yaparken koltuktaki üçüncü kişi Xiumin bir hayranının gönderdiği mangaları rahatça okuyamadığı için kızıyordu.
Yaklaşık bol kahkahalı 20 dakikanın ardından hepimiz yorgunluktan olduğumuz yerde uyuklamaya başladık.
" Benim çok uykum geldi. Biz neden hala buradayız. " dedi Chanyeol.
" Menajer burada beklememizi söylemişti. Ama hala gelmedi. " dedi Suho.
Telefonuma gelen bildirimle başımı masadan kaldırdım. Menajer Yoo'dan gelmişti.
" Hay senin yapacağın işe! " diye Türkçe olarak söylendim.
" Ne oldu? " dedi Lay. Ayağa kalkıp hazırlanırken gelen mesajı açıkladım.
" Menajer Yoo gelemiyor çünkü kaza yapmışlar. Yalnızca ufak bir olay. Aracın biri arkadan vurmuş. Polis işin içine karıştığı için gelemeyeceklermiş. Taksiyle otele dönmemizi söylüyor. "
Chanyeol ani bir hareketle ayağa kalktı. Uyuklayan diğerlerinide kollarından çekerek kaldırdı.
" Tamam, hadi bir an önce gidelim çok uykum var. "
Herkes mızıldayarak kalktı uyukladığı yerden. Acil durum çantasını koluma taktığım gibi odadan ilk çıkan oldum.
" Çabuk toparlanın, ben taksi çağıracağım. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kelebek Etkisi
FanficEXO // Yaptığımız seçimler bizi başka seçimler yapmaya zorlar. Onlar da başka seçimlere... Her seçim bir diğerini tetikler ve yeni olasılıklara kapı açar. Önemli olan yeni seçimler yapabilecek cesareti bulabilmekte. Ben o cesareti kendimde buldum...