Üç farklı ülkede verilen konserlerin ardından Güney Kore'ye geri dönüyorlardı. Hera her zamanki gibi üyelerin ve menajerin isteklerini getirmek için koşturuyordu. Sonunda soluklanmak için kendi koltuğuna Chanyeol'un yanına oturdu. Chanyeol telefonunu Hera'ya gösterdi.
"Konserler hakkındaki yorumlara bir baksana. Gerçekten çok mutlu oldum. " Hera yorgunlukla gülümsedi. Telefonunu çıkardı ve son üç haftadır yaptığı gibi Ellie'yi aradı. Uzun uzun çaldı ama açmadı. Sesli mesaj bırakmanın daha iyi olacağına karar verdi.
"Ell, neden telefonu açmıyorsun? Aramızdaki samimiyete inanarak keşke bir kez olsun beni dinleseydin. Eğer beni dinlemezsen-"
"Eğer böyle bir mesaj bırakırsan hemen siler. Sencede konuya daha farklı bir giriş yapsan iyi olmaz mı? "
Hera Chanyeol'a hak verip kaydı sildi. Derin bir nefes aldı ve yeni kayda ingilizce başladı.
" Lütfen mesajı sonuna kadar dinle. O adamla aramdaki tek ilişki ablamın kocası olması. Bunu söylemek ne kadar canımı yaksada söylemek zorundayım. O adam evli Ell, üstelik ablamla. Bunu sana söyleyemedim. Çünkü ondan çok hoşlanıyordun. Ondan hoşlanma Ell. O iyi biri değil. Bunu ablam için yapmıyorum, senin için. O adam kendi karısını bile başkaları ile aldatıyorsa seninde canını yakar. Ablam artık umrumda değil. Tek önemsediğim senin canının yanmaması."
Derin bir nefes aldı. Gözlerini kapadı.
"Lütfen Ell. Kendi iyiliğin için ayrıl ondan. "
Gözlerini açıp kaydı gönderdi ve arkasına yaslandı. Canı çok yanıyordu. Arkadaşını o adamdan nasıl koruyacağını bilmiyordu. O adamdan nefret ediyordu. Ayrıca telefonunda kendi fotoğraflarının ne işi vardı, o adam o fotoğrafları nasıl elde etmişti bilmiyordu. Bunları sonraya bırakarak kişisel sorunları üzerine düşündü. Mesela yaşadığı ev fazla berbattı. Kesinlikle o evden taşınmalıydı. Eve vardığında ilk işi eşyalarını toplamak ve yeni bir ev aramak olmalıydı. Şirket ile üyelerin evi arasında iyi bir ev bulabilirdi mesela. Tekrar ofladı ve inişe kadar uyumaya karar verdi. Ama uyuyamıyordu. Belkide kitap okumak iyi olabilirdi. Duyduğu deklanşör sesiyle başını kaldırıp soluna baktı. Chanyeol yine fotoğrafını çekmişti. İflah olmazdı bu.
***
Arabanın içinin basık olmasından mı yoksa yorgunluktan mı bilmiyordu ama başı fena dönüyor, midesi bulanıyordu.
"Yüzün hiç iyi görünmüyor. İyi olduğuna emin misin? " dedi Suho. Hera başını iki yana salladı. Kendisini hiç iyi hissetmiyordu.
" Doktora gidelim mi?" dedi Lay. Hera tekrar başını iki yana salladı.
"Yorgunum sadece. İlaçları bırakmamın da etkisi oluyor sanırım."dedi zorlukla.
"Neden ilaçlarını bıraktın ki? " dedi Kai. Hepsi endişelenmişti çünkü Hera cidden hiç iyi görünmüyordu. Yüzündeki ifade işkence çekiyormuş gibiydi. Sürekli midesini tutuyordu. Elleri çoktan titremeye başlamıştı ve titremeler yavaşça vücuduna yayılmaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kelebek Etkisi
FanfictionEXO // Yaptığımız seçimler bizi başka seçimler yapmaya zorlar. Onlar da başka seçimlere... Her seçim bir diğerini tetikler ve yeni olasılıklara kapı açar. Önemli olan yeni seçimler yapabilecek cesareti bulabilmekte. Ben o cesareti kendimde buldum...