Bölüm 56: İnsan Değişebiliyormuş

4.7K 261 18
                                    

Merhaba beni sabırla aylardır bekleyen okuyucu... Üniversite bitirmenin bu kadar zor ve stresli bir iş olduğunu söyleseler, girerken bir iki kere daha düşünürdüm muhakkak. Şaka bir yana son dönemeç o kadar zorladı ki beni kafamı bir türlü hikayeye veremedim. Velhasıl bittikten sonra neredeydin diyeceksiniz; haklı olarak. Çalışmaya başladım... Şehir dışından eve dönmek, düzen kurmaya çalışmak bir de bunun içine çalışma hayatını eklemek beni çok zorladı. Hikayeden iyice kopmuştum zaten biraz daha koptum. Sonuçta toparladım ama. Sanırım size yeni bir bölüm getirdim. İnşallah beğenirsiniz. 

Mesajlarınızın hepsini gördüm bu arada. İnanın ki akşam nasıl bir yorgunlukla eve geliyorum bilmiyorum. O yüzden cevap veremedim. Bu seferlik beni affedin lütfen...

Bölüm şarkımız:Sezen Aksu-Çocuklar gibi 

Sizden istediğim şarkıların arasından en içime sineni buydu çiftlerimiz için. Ben de onlar için düğün şarkısı yaptım :)

56.Bölüm İnsan Değişebiliyormuş

Kaan her şeyi halledip sevdiği kadını almak için odaya geldiğinde, Yaşam'ın bitmek bilmeyen enerjisiyle keyfi yerine gelmiş olan Beril'i gördü. Yüzünde güller açan kadına bakarken, bu odada sıkışıp kaldığı için kendine kızacağını biliyordu. Yedek kartla içeri girdiğini fark etmeyen kadına doğru derin bir nefes alarak ilerledi.

Beril kahkahalarının arasında Kaan'ı gördü karşısında. Yarıda kesilen kahkahasının ardından ayağa kalktı. Sitemkar gözleriyle tepeden tırnağa süzdü Kaan'ı.

"Nerede kaldın Kaan? Sıkıntıdan patlayacaktım."

Adam birkaç adım daha attı kadına. Yüzüne yaydığı masum tebessümü ile kendini affettirmeye çalışırken, Yaşam ses çıkarmadan odadan çıktı. Hazırlanmak için kısa bir süresi vardı ve hazırlanıp aşağıya inmesi gerekiyordu.

"Yağız'ın ufak bir problemi vardı. Onu hallettik canım."

"Annemler de gitti. Eylül de gitti. Yaşamla yirmi dakikadır ondan bundan söz ederken, senin kaçtığını, insanların da seni aramaya gittiğini düşünecektim. Yaşam'a da yazık, beni oyalamaya çalışıyor; ben fark etmedim mi sandınız? Ne oluyor Allah aşkına?"

Kaan'ın yüzündeki masum tebessüm yerini giderek küstah bir tebessüme bıraktı. Küstahlığının içinde bile aşk vardı... Karşısında duran Beril'in ellerini tutarak, yanağına bir öpücük kondurdu.

"Bir şeyler olduğu doğru ama sürpriz yapacağım benim zeki sevgilim; o yüzden söyleyemem. Hem bu saatten sonra kaçıp gider miyim hiç?"

Adamın sözleri bir merak dalgasına sürükledi Beril'i. Her şey ona göre yerli yerinde ve dozundaydı. Daha fazla bir beklentisi yoktu ki kadının. Gerçekten sürpriz olacaktı demek ki yaşayacağı anlar.

"Ama sen söylemezsen ben meraktan çatlarım. Hadi söyle. Lütfenn."

Uzatarak söylediği 'Lütfen.' kelimesi Kaan'ı güldürürken, Beril de çocuk gibi ısrar ediyordu. Kaan yine de bir pot kırmadan sürprizini gerçekleştirmek için çaba içerisindeydi. Bir elini bırakarak arkasından çekiştirdi Beril'i. Kapıya kadar geldiklerinde, açtığı kapının ardında duran insanlarla şaşkına uğradı Beril.

"Sizin ne işiniz var burada?"

Asıl sürprizi bu değildi Kaan'ın ama Beril şimdilik öyle sansa hiç de fena olmazdı. Kadın karşısında duran liseden üniversiteye bütün arkadaşlarını görünce şaşkına dönmüştü. Gözleri yavaştan dolmaya başlarken, liseden arkadaşı olan Meral'e sarıldı sıkı sıkı.

EMANET AİLE(DESTEK AŞK'LAR SERİSİ 1)(TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin