Özel Bölüm 2 - Part 1

57.1K 2.5K 53
                                    

"Oğluşum, sence hangisi daha güzel?" diye sordu Ahsen karnında yavaş yavaş büyüyen çıkıntıya bakarak. Bir elinde taba rengi mini bir elbise varken, diğer elinde gece mavisi uzun bir elbise tutuyordu. Ve gerçekten de oğlundan ona yol gösterecek bir yanıt bekliyordu.

"İsterseniz ben yardımcı olabilirim." dedi arkadan bir ses. Ahsen ağır adımlarla arkasına dönerken, bulduğu elbiseleri de elinde sımsıkı tutuyordu.

Bu akşam Hakan'ın iş arkadaşı lüks bir otelde büyük bir davet veriyordu ve davete elbette Hakan'ın eşi yani kendisi de davetliydi. Hakan sabah işe gittikten hemen sonra Ahsen de kendine uygun bir elbise bulmak için ayrılmıştı evden. İki mağaza gezmiş ve hiçbir şey beğenemeden çıkmıştı, bu üçüncü mağazasıydı onun. Artık o dördüncü ayında hamile bir kadındı ve Burcu'nun doğumundan sonra zar zor verdiği kiloları almaya başlamasıyla artık üzerinde denediği hiçbir elbiseyi kendine yakıştıramıyordu. Bu nedenden de akşam yapılacak davet için hâlâ bir elbisesi yoktu. Davete iğrenç bir görüntüyle gidip Hakan'ı rezil etmekten korkuyordu, gerçi biricik kocası onu her haliyle beğenirdi ama onun çevresinde dolanacak olan aptal kadınlara da en azından görüntüsü ve duruşuyla sağlam bir göz dağı vermeliydi. Zira Ahsen'e göre onun şirketinde çalışan, akşama kadar kocasının etrafında olan ve de bu akşam takıp takıştırıp davete gelecek her kadının böyle bir şeye kesinlikle ihtiyaçları vardı. Hamilelik Ahsen'i iyice kıskanç bir kadın haline getirmişti.

"Ben kendime uygun bir gece elbisesi arıyorum." dedi Ahsen. Satış elemanı genç kız onu baştan aşağıya süzdü. Az önce kendi kendine olan konuşmalarını duymuş ve gelen müşteri kadına oldukça tereddütlü yaklaşmıştı.

"Tabi, beğendiğiniz modelleri deneyin isterseniz." dedi ve tebessüm etti . Karşısında duran genç kadın eline aldığı elbiseleri sıkı sıkı tuttuğuna göre onları beğenmiş olmalı diye geçirdi içinden. "İsterseniz elinizdeki elbiselerin bedenlerini vereyim. " dediğinde Ahsen başını olumlu anlamda salladı. İki elbisenin de kendine uyan bedenini aldı ve denemek için kabine girdi. Henüz dördüncü ayındaydı, bebeği kendini belli ediyordu ancak hamile kıyafetleri giymek için de çok erkendi. Bu yüzden elbiselerin kendisine uymasını ümit ederek giyinmeye başladı.

İlk denediği elbise taba rengi hafif mini bir elbiseydi. Üzerinde elbiseyle kabinden çıkıp boy aynasından kendine baktı. Az önce elinde tuttuğu bu elbise gözüne harika görünmüştü ancak elinde durduğu kadar üzerinde de hoş durmuyordu işte. Üstelik çıkık karnı yüzünden elbisenin ön tarafı arkaya göre daha yukarıdaydı. Elbisenin rengini ise teniyle hiç bağdaştıramamıştı.

"Denediniz mi?" diyen kıza döndü Ahsen. Ve genç kızın bakışları karnında takıldı. Az önce siyah bol bir bluz giydiğinden hiç belli olmuyordu ancak dar elbiseden rahatlıkla anlaşılıyordu hamile olduğu.

"Diğerini deneyeyim." dedi Ahsen ve tekrardan kabine döndü. Az sonra çıktığında üzerinde uzun, gece mavisi bir elbise vardı. Bu elbise de başta gözüne çok güzel görünmüştü ama şimdi kendini süzdüğünde oğlu evlenen bir kaynanaya benziyordu. O daha genç hamile bir anneydi. Gördüğü ve hoşnut olamadığı görüntü karşısında yüzünü astı. Bu gidişle akşam pijamalarını giyip girecekti Hakan'ın koluna.

Satış elemanı kız karşısında ki kadının yüz ifadesine gizlice tebessüm etti.

"Bunu da mı beğenmediniz?" diye sorduğunda Ahsen başını evet anlamında salladı. Bu şekilde davete Hakan'ın annesi olarak katılırdı anca herhalde.

"Hamile misiniz?" diye sordu genç kız. Hamile olduğu önünde ki çıkıntısından fazlasıyla anlaşılıyordu ama yine de önerisini bunu sormadan ileri sürmemesi gerektiğini düşündü. Ahsen kıza baktı ve "Evet." dedi. Demek oğlu artık kendini gerçekten de belli ediyordu.

"O halde size bir elbise göstermek istiyorum." dedi genç kız ve arka tarafa gidip, kısa bir süre sonra elinde bordo renk bir elbiseyle geri döndü. "Bu model yeni geldi ve hemen tükendi, elimizde  yalnızca bir tane kaldı. Sizin bedeninize uygun aynı zamanda ön kısmı çok dar değil. Yani bebeğinizi rahatsız etmez." . Ahsen elbiseye tereddütle elini uzatırken, Hakan'ın kendisine bu renk tonunu çok yakıştırdığını hatırladı. Elbiseyi eline alıp göz ucuyla baktığında sırf rengi  ve kızı kırmamak için elbiseyi kesinlikle deneyecekti. Deneme kabinine girip geri döndüğünde satıcı kız onu hâlâ aynı yerde, boy aynasının yanında bekliyordu. Ahsen kendine baktı ve saatlerdir aradığı elbiseyi bulduğunu anladı. Elbise bordo renk uzun bir gece elbisesiydi. Kalın askıları olmakla birlikte tam göğüs kısmında V şeklinde hafif bir dekolte vardı. Sırtında ince iplerle çapraz detaylar yer alıyordu ve elbisenin bel altında çeşitli yerlerinde siyah dantel ayrıntılar vardı. Karnının iki yanında oluşan potluklar onu rahatsız etse de küçük bir tadilatla halledilebilirdi. Üstelik karın kısmı dar değil daha rahattı. Ahsen kesinlikle bu elbiseyi alacak ve bu elbise ile gecenin en şık kadınlarından biri olacaktı. Gülümseyerek kıza baktı, bakışlarında minnet dolu bir teşekkür vardı.

"Beğendiniz mi?"

"Çok beğendim." dedi Ahsen ve bakışlarını karnına çevirdi. "Oğlum sen de beğendin mi? Anne güzel oldu mu?" diye ciddiyetle sordu. Ahsen'in en sevdiği şeylerden biri kesinlikle içinde taşıdığı yavrusuyla konuşmaktı. Yeniden genç kıza baktığında aynı ciddiyetle "O da beğenmiş, babasının da beğeneceğini düşünüyormuş." diyerek satıcı kızın gözlerinin kocaman açılmasına neden oldu. Ama Ahsen bunu kendine hiç dert etmedi. Sonuçta o bebeği ile iletişim kurabiliyordu. Bebeği annesinin, o da bebeğinin ne düşündüğünü ve söylemek istediğini anlayabiliyorlardı. Üstelik ikinci bebeğinin erkek olması ona göre büyük şanstı. Çünkü kız çocukları daha çok babaya bağlı olurlardı ki kızı tam bir baba delisiydi ve erkek çocuklarıysa anneye düşkün olurlardı. Oğlu ilk 'anne' sözcüğünü söyleyecekti mesela. Tabi erkek annesi olmanın aşırı miktarda tatlı aşerme gibi sorunları olabiliyordu ama Ahsen bir tanecik oğlu için elbette buna katlanabilirdi.

"Bunu satın alıyorum." dedi ve tekrar aynada yer alan yansımasını süzdü. Bu akşam kocası ile aynı havayı soluyan kadınların hepsine öyle bir göz dağı verecekti ki, kimse bir daha kocasının gölgesine yaklaşmaya dahi cesaret edemeyecekti.

Arkadaşlar, aranızda yazdığı kitabını okumamı isteyen var mı? Yeni bir etkinlik, bu defa katılım çok basit. Bir hikaye yazıyor ve benim de okumamı istiyorsanız bana instagram üzerinden etkinliğe katıldığınızı belirten bir mesaj atmanız yeterli. Şansa göre iki kitap seçip okuyacak ve her bölüme tek tek yorum yazacağım. Bekliyorum merakla. (:

İkinci part çok yakında gelecek.

İnstagram » 99b_batur

Facebook grubu » Burcu Batur Hikayeleri

Öptüm :)

Çocuğumun Annesi Olur musun?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin