10.BÖLÜM

27.2K 1.3K 117
                                    

Evde canım sıkıldığı için Rüzgarla sahile gelmiştik ve yürüyorduk. Hava kararmıştı. Biraz yürüdükten sonra bir banka oturduk.

"Seninle hiç konuşamadık. Birsürü olay oldu. Eee anlat bakalım"
Dedi rüzgar.

"Ne anlatayım?"

"Ben yokken neler yaptığını"
Aklıma gelenlerle bakışlarımı ellerime indirdim.

"Tedavi gördüm uzun süre"
Dedim sadece onun duyabileceği kısık sesle. Tepkisini merak ettiğim için rüzgara baktım. Donmuş bir şekilde bana bakıyordu. Devam etme ihtiyacı duyup devam ettim.

"5 yıl kadar tedavi gördüm. Bu 5 yıl hep hastanede geçti. Arada bir sinir krizi geçiriyordum. İlaç falan kullandım."
Dedim. Rüzgarın bakışlarında hüzün ve acı vardı.

"Ama artık iyiyim"
Dedim gülümsemeye çalışarak. Birden sarılmasıyla afallasamda bende kollarımı kaldırıp sarıldım.

"B-ben özür dilerim. Bilseydim açmazdım bu konuları. Çektirdiğim tüm acılar için özür dilerim prensesim"
Son cümleyi kısık sesle söylemişti.

"Ama artık burdayım. Açtığım yaraları ben saracağım. Seni artık hiç bırakmam"
Diyip daha sıkı sarıldı. Dolan  gözlerimden yaşlar boşalmaya başlamıştı çoktan.

"Bırakmazsın değil mi?"
Dedim ağlarken.

"Bırakmam prensesim..."
Sarılmayı bırakıp yüzüme baktı. Baş parmağınla yaşlarımı sildi. Konuyu dağıtmak için

"Güzel kızsın. Sevgilin falan oldu mu?"
Diye sordu. Sanki biraz sinirlenmişti.

"Kendimi hep derslere verdim. Sevgili falan umrumda olmadı"
Dedim alayla. Sonra ciddileşip

"Sende yakışıklı çocuksun senin sevgilin oldu mu?"
Diye sordum. Başını olumsuz anlamda salladı.

"Benimde seni düşünmekten kızlara ayıracak pek vaktim olmadı"
Utançla gözlerimi kaçırdım. İyi bari o kızları dövmek için uğraşmayacağım. Birkaç dakika sessizlikten sonra sessizliği bozan Rüzgar olmuştu.

"Ezgi teyze dün bize geldi oturmaya"
Annem dün evde yoktu. Demek Rüzgarlara gitmiş. Başımı devam et dercesine salladım.

"Annemle konuşurken bayağı ağladı, Alya. Ezgi teyze sen onları affetmedin diye çok üzülüyor. Hatta benimle bile konuştu seni ikna edeyim diye. Daha fazla üzme onları,affet"
Dedi.

"Rüzgar, onlar yüzünden 5 yıl boyunca tedavi gördüm. Resmen gözleri önünde krizler geçirdim. Hiç mi üzülmediler?"

"Onlar yüzünden değil benim yüzümden, annemle babam yüzünden. Tüm suçu onları yıkma"
Dedi. Aslında düşününce haklıydı. Gökçe teyze ve alper amca böyle olsun istemişti.

"Bilmiyorum. Onları affetmek istiyorum. Sonra aklıma çocukluğum geliyor"
Dediğimde gözlerim dolmaya başlamıştı bile. Rüzgar elimi avucunun içine aldı.

"Affet onları. Yaralarını ben saracağım. Söz veriyorum. Sana kaybettiğin çocukluğunu geri getireceğim"
Gülümseyip kollarımı boynuna doladım. O da hemen kollarını belime doladı. Geri çekildim.

"Onları affedeceğim"
Dedim. Rüzgar gülümsedi. 

"Peki sen.... Hiç gerçek aileni merak etmiyor musun?"
Sorduğum soruyla Rüzgar'ın yüzü düştü.

"Beni yetimhaneye bırakanları neden merak edeyim?"

"Haklısın. Ama ben merak eder araştırırdım. Belki yetimhaneye bırakmalarının bir nedeni vardır?"

"Araştırmadım. Ama anneme sormuştum. Durumları iyi değilmiş ve beni bakamazlarmış ondan bırakmışlar. Annem ve babam gerçek ailemle birkaç kere görüşmüşler ve annemin söylediğine göre gerçek ailemin bir çocukları daha varmış. Yani kardeşim var. Ama bende büyük mü küçük mü? Ve ya kız mı erkek mi? bilmiyorum."
Dedi. Rüzgarın bir kardeşi olduğu için mutlu olmuştum.

"Iyi ya işte. Sen hep bir kardeşin olsun istemez miydin zaten?"
Başını olumlu anlamda salladı.

"Bul onu. Gerçek anne ve babanla görüşmek istemesen bile kardeşinle görüş. Çünkü kardeş bu dünyadaki en güzel şeylerden biri. Onun hiçbir suçu yok. Eminim ki o da senin gibi bir kardeşi olsun istemiştir"
Dedim. Bu düşünce rüzgarın aklına yatmış gibi gözüküyordu.

"Öyle mi dersin?"
Başımı olumlu anlamda salladım.

"Peki bakalım. Bulacağım onu"
Gülümsedim. Sohbet ederken telefonum çaldı. Aras arıyordu.

"Efendim aras"

"Abiciğim annem diyor ki geç oldu artık gelsin"

"Tamam. Gelirim birazdan"

"Tamam cimcimem. Görüşürüz"

"Görüşürüz"
Telefonu kapattıktan sonra rüzgara döndüm.

"Kalkalım mı artık?"

"Olur"
Oturduğumuz banktan kalkıp eve doğru yürümeye başladık. Eve geldiğimde annem ve aras salonda oturuyorlardı. Anlaşılan babam daha gelmemişti.

"Ben geldim"
Dedim.

"Hoşgeldin anneciğim"

"Hoşgeldin fıstığım"

Hoşbulduk deyip annemin yanına oturup ona sarıldım. Biraz şaşırsada hemen o da sarıldı. Geri çekilip yanaklarından öptüm.

"Ikinizede artık kırgın değilim. Affettim sizi"
Dedim.

"Tekrardan özür dileriz bitanem"
Başımı sallamakla yetindim. Çünkü konuşmaya devam etsem annem konuyu uzatacaktı. Arasın yanına geçip kollarımı beline doladım. O da hemen sarıldı. Babam gelene kadar hep birlikte televizyon izlemiştik. Babam gelince de yemek yedik. Babama da onları affettiğimi söyledim. Hep birlikte biraz sohbet etmiştik. Uykum gelmeye başlayınca odama çıkıp uyudum.

Merhabaa👋. Naber canımlar? Biraz kısa bir bölüm oldu. Üzgünüm. Kısa zamanda yeni bölüm gelecek.

Bu arada Kapak Tasarımımı yapan baykus83748 'a çok teşekkürler😊.

Görüşmek üzre😊👋.

Çocukluk AşkımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin