3 Ay Sonra
Heyecanla dudağımı ısırdım. Bugün bebeğimizin cinsiyetini öğrenmek için cümbür cemaat hastaneye gelmiştik. Hastalığı öğrendiğimiz günden beri onunla ilgili tek kelime etmemiştik. Her şey normalmiş gibi davranıyorduk. Diğer türlü olunca kendimi kötü hissediyordum. Rüzgar çok fazla üstüme düşmekten çekinse de ilgisini eksik etmiyordu. Sürekli beni rahat ettirmeye çalışıyordu. Ve ben bir kez daha ne kadar doğru kararlar aldığımı anlamıştım.
Fulya hoca odaya girince içerideki kalabalığa şaşkınlıkla baktı.
"Ufaklığın hayranları fazla galiba?"
Gülümseyerek yanıma gelirken gülüştük.
"Annemiz nasılmış bakalım?"
"İyiyim Allah'a şükür."
Tam cevap verecekken benim yerime Bora verdiğinde sinirle ona baktım.
"Annemiz diyor gerizekalı. Anne misin sen?"
Sude ona fırça atarken göz devirip Fulya hocaya döndüm.
"Ne hissediyorsunuz?"
"Vallahi ben büyük hissediyorum doktor hanım."
Bu sefer de Akın araya girmişti. Ebrar kolunu cimcikleyip onu susturduğunda gözler Rüzgar ve bana dönmüştü. Iddialı bir gülümsemeyle Rüzgar'a baktım.
"Erkek olacak gibi hissediyorum."
"Bende kız olacak gibi hissediyorum. Ki kız olacak zaten."
"Nerden biliyorsun oğlum, sipariş mi verdin kız olsun diye."
Abimin alaylı konuşmasıyla güldüm. Fulya hoca karnımda ulturason cihazını gezdirirken gülümseyip bize döndü.
"Odasını hazırlamaya başladınız mı?"
Başımı salladım. Ufak tefek hazırlıklara başlamıştık ama cinsiyetini bilmediğimizden kesin olarak bir şey almamıştık.
"Duvarların rengini maviye boyayabilirsiniz o halde. Erkek olacak!"
Rüzgar'a dönüp havalı bir bakış attım.
"Onu kız yapamıyor muyuz?"
Gülüp göz devirdim.
"Sen doktor kocasısın abi, kendine gel. Hiç mi bilmiyorsun?"
Rüzgar baygın bakışlarıyla Akın'a baktı.
"Alya bana evde doktorluk dersleri vermiyor heralde gerizekalı."
"Olsun, insan bir iki bir şey kapar ya. Sende iş yok yemin ederim."
Rüzgar göz devirirken gülümseyerek sedyede oturur pozisyona geldim.
"İddiayı kazandım Rüzgar bey, ne düşünüyorsunuz?"
Sırıtarak sorduğum soru bir hayli moralini bozmuştu.
"Şu takım işini iddiadan kaldırsak?"
Başımı iki yana salladım.
"Olmaz. Oğlum istediği takımı seçmekte özgür olacak."
"Hasta fenerli olan adamın oğlunun başka takım tutması da ne bileyim yaniii."
Anıl gevşek gevşek konuşurken gülüyorduk.
"Bak işte görüyor musun? Doğaya aykırı bu durum."
Tekrar başımı iki yana salladım. Fulya hoca bize elindeki ulturason fotoğrafını verirken gözlerim dolu dolu fotoğrafa baktım.
"Yanlız aynı babası."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluk Aşkım
Teen Fiction"Söz veriyorum. Kaybettiğin çocukluğunu sana geri getireceğim" ............... Çocukluk Aşkınla birlikte çocukluğunu kaybetmiş bir kız... Alya... Öldü sandığı aşkı birden geldiğinde sanki hiç gitmemiş gibi devam ettiler. Sanki hiç ayrılmamış gibi...