18.BÖLÜM

24.8K 1.1K 324
                                    

Multi: Alya ve Rüzgar

"Hadi anlat hadiiii!"

Ebrarın çığlıklarını umursamadan kendimi yatağa attım.

"Ay kuzu anlatsana hadi yaaa!"

Ebrarlara geleli 5 dakika olmuştu ve geldiğim gibi soru yağmuruna tutulmuştum. Ebrarlara gelirken yeliz teyzeyi annemlere gideceğini haber vermeyi unuttuğum için bir an endişelensemde ebrar onu da halletmişti. Gülümseyerek ve yavaş hareketlerle uzandığım yerden doğruldup oturur pozisyona geldim.Çalışma masasının önündeki döner koltuğuna oturmuş birşey demem için gözümün içine bakıyordu.

"Sevgiliyiz"
Dedim ve olası bir kulak zarı patlaması olayı için kulaklarımı tıkadım. Haklı çıkmıştım. Ebrar çığlığıyla ilk baş koltuktan düştü ve düştüğü için daha çok çığlık attı.

"OHAA! Kuzu ciddi misin?"

"Yok ebrar senin kulak zarımı patlatmandan zevk alıyorum"

Dedim göz devirip. Birden üstüme atlayıp sulu sulu öpmeye başladı.

"Ay çok mutlu olduuum"

"Taman ebrar yeteer"
Deyip ebrarı üstümden attım. Ikimizde nefes nefeseydik ve gülüyorduk. Kapının kırılırcasına çalmasıyla yerimizeden sıçradık.

"Ayy hırsız falan mı geldi?"
Dedi ebrar endişeyle.

"Hırsız gelse kapıyı mı çalar salak"
Dedim göz devirip.

"Ha doğru"

Ben önde ebrar arkada kırılmak üzere olan kapıya doğru gittik. Kapıyı açmamla akının yere düşmesi bir oldu. Direkt ayağa kalkıp elindeki beyzbol sopasıyla bize döndü.

"Ebrarın çığlığını duydum uçarak geldim bacılarım. Hani nerde katil? Bişey yaptı mı size? Şimdi bulurum ben namusuzu. Sen kim köpek benim kardeşlerime bişey yapacaksın?"

Diye bağırarak etrafta koşuşturmaya başladı. Ebrarla akının evleri yan yana olunca çok rahat duyuluyordu. Bizim evimiz karşı kaldırımın 3 ev ötesinde rüzgarın ise bize biraz daha uzaktı ama aynı sokaktaydık. Haliyle her taraftan ebrarın rihannaya taş çıkaracak oktavda olan minnoş(!) sesi duyuluyordu.

"Akın buraya gel. Katil falan yok"

Dedim

"Nasıl yani?"
Dedi aniden durup. Koltuğa oturduk.

"Dur ben söyleyeceğim"
Dedi heyecanla.

"Alyayla rüzgar sevgilii"
Diye cırladı. Akın da ebrarın kadar olmasa da aynı incelikte uzun bir çığlık attı. Akının o sesi neresinden çıkardığını merak ediyordum doğrusu. Akın çığlığını bitirip koltukta rahat bir pozisyona geçti ve mahalle kadını havasına bürünüp

"Hemen anlatıyorsun"

Dedi. Oflayıp anlatmaya başladım.

☆☆☆

"Nasıl yani çıkma teklifi falan etmedi mi?"

Dedi akın dudağının kenarında kalmış çekirdek kabuğuyla. Anlatırken olayın ortasında çok heyecanlı olacağını tahmin edip çekirdek çitlemeye başlamışlardı.

"Hayır"
Dedim çekirdek pakedine elimi daldırırken.

"Odun"
Dedi ebrar.

"Bende aynen öyle dedim"

"Al işte tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş. O öküz sen öküz böööylee öküz öküz yaşarsınız işte"
Dedi akın.

"Bunu hemen annemlere haber vermemiz lazım en başta gökçe teyzoş olmak üzere hepsi rahatlayacak"
Dedi ebrar ayağa kalkıp beni çekiştirirken.

Çocukluk AşkımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin