"Hadi oğlum, çağırdın bizi buraya ne diyeceksen de artık."Rüzgar sabırsızca konuştuğunda ona katılarak başımı salladım. Acil bir şey olduğunu söyleyip sabahın 8'inde bizi çağırmıştı gerizekalı Akın. Bugün haftasonu olmasına rağmen kalkıp gelmiştik.
"Birinin ölmesi dışında bir şey olmadıysa seni öldürürüm, Akın."
Uykulu bir şekilde konuştuğumda Akın ellerini eşofmanına silip yutkundu ve duruşunu dikleştirdi.
"Şimdi şöyle güzel kardeşlerim, bana bir haller oluyor."
Kaşlarımı kaldırıp devam etmesi için başımı salladım.
"Ben de bu konu hakkında bilgim olmadığı için sizin gibi bilir kişilere danışmak istedim."
"Eee Akın, çatlatma adamı."
"Şöyle söyleyeyim Rüzgarcığım, senin Alya'ya hissettiğin bir takım duygu selleri, midede kelebekler uçuşması, kalbinin pırpır çarp-"
"Kardeşim hadi da!"
"Ben Ebrar'a aşık oldum."
Hızla konuştuğunda sessizlik oluşmuştu.
Çok hızlı olmadı mı bu ya?
"Yok babannemin çiçekli donu!"
Rüzgar ile aynı anda konuştuğumuzda Akın göz devirdi.
"Sevgili olduğunuzu yeterince belli ettiniz şuan."
"Oğlum nasıl aşık oldun lan!"
Sorduğum saçma soruyla Akın bir kez daha göz devirdi.
"Ya aslında aşık olup olmadığımı bilmiyorum ama ona karşı hissettiğim duygular bir kardeşin bir kardeşe hissettiği duygulardan daha fazla."
Dudağımı büktüm.
"Dün aptal saptal ben aşık olmam diye geziyordun, ne oldu lan?"
Rüzgar alayla konuştuğunda güldüm.
"Şöyle yapalım, sen ne hissettiğini anlatmaya çalış biz ona göre söyleyelim."
Sıkıntılı bir biçimde nefes verdi.
"Sorun da bu zaten, anlatamıyorum."
"Geçmiş olsun kardeşim, anlatamıyorsan var bi bokluklar."
Rüzgar'ın dediğine istemsizce gülerken Akın başını sallayıp devam etti.
"Adını duyduğumda içimde kelebekler uçuşuyor, yüzüme bir gülümseme geliyor. Aklımda olan her şeyi unutuyorum. Ellerim titriyor, sanki hayattan kopuyorum onu görünce. Değişik, boktan bi his işte."
"Bir şey diyeyim mi?"
Akın merakla bana bakarken hafifçe tebessüm ettim.
"Bunlar aşk belirtileri..."
"Al işte, biliyordum ben böyle olacağını!"
Öfkeyle konuşup ayağa fırladı.
"Ne yapacağım şimdi?"
"Bir şey yapmayacaksın. Eğer gerçekten hislerin aşk boyutundaysa, zaten duramaz, gidip söylersin."
"Ne diyeceğim kıza? 'Şey Ebrar, ben sana kardeş ayağı göt ayağı yaptım ve sana aşık oldum. Sen de bana aşık olur musun?' mu diyeceğim?"
Sıkıntıyla ofladım. Akın'ın, Ebrar'a bu tür duygular hissetmesi bana göre normaldi. Çünkü grupta ne kadar sevgili varsa önceden birbirlerini kardeş olarak görüyordu. Ailelerimiz bizim birbirimize aşık olabilme ihtimalimizi göz ardı etmiş, bizi bu şekilde yetiştirmiştiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluk Aşkım
Teen Fiction"Söz veriyorum. Kaybettiğin çocukluğunu sana geri getireceğim" ............... Çocukluk Aşkınla birlikte çocukluğunu kaybetmiş bir kız... Alya... Öldü sandığı aşkı birden geldiğinde sanki hiç gitmemiş gibi devam ettiler. Sanki hiç ayrılmamış gibi...