"Alya! Ne oldu sana böyle?"Miray abla ve kızlar korkuyla yanıma gelince boğazımda birikmiş olan düğümü gidermek için yutkundum.
"Alya, bir şey olmuş. Ne oldu söyle kuzum. Yüzün bembeyaz, ellerin dizlerin kanıyor!"
Dedi Ebrar hızla yanıma çökerken. Asel ve Miray abla da elindeki poşetleri yere atıp hızla yanıma çöktüler. Aptal aptal onlara bakarken beynim işlevini kaybetmiş gibiydi.
"Abla iyi misin? Bizi duyuyor musun?"
Dedi endişeyle Asel. Yavaşça başımı sallarken gözlerimden yaşlar boşalmaya başladı.
"Gel kuzum, gel"
Miray abla başımı göğsüne yaslarken ona sarıldım ve hıçkırarak ağlamaya başladım.
Asel elimdeki mektubu alıp okuduğunda gözleri kocaman oldu.
"Ne? B kişisi geldi dimi? Sana bir şey yaptı mı?"
Dedi korkuyla Asel.
"Alya, o şerefsiz sana bir şey yaptı mı?"
Dedi hiddetle Ebrar. Ben daha çok ağlamaya başlarken Miray abla saçımı okşadı.
"Tamam bitanem, korkma biz yanındayız. Şimdi en başından sakince anlat bize, tamam mı?"
Dedi şevkatle. Başımı göğsünden çekip kısık sesimle anlatmaya başladım.
Kurduğu cümleler, konuşurkenki ses tonu, kulağıma üflediği nefesi, saçlarıma değen nefesi, elleri...
Hepsi o kadar iğrençti ki. Ülkemizde kadınlar bunun gibi o kadar çok olay yaşıyordu ki... Bunu kaldırmak çok zordu. Ve onlar bu acıyı yaşarken biz sadece seyirci kalıyorduk. Onlar bize yardım çığlıkları atarken, biz kulaklarımızı tıkıyorduk. Kurtulmak için uzattığı ellerini tutmuyorduk. Gerçekten, çok ama çok iğrençti...
"Hissettim abla, onun tüm her yerini hissettim. Öyle sıkı tuttu ki, sanki ölecekmişim gibi hissettim..."
Dedim elim boğazımdayken. Kızlar benimle birlikte ağlamış ve bana sarılmıştı.
"Gel, güzelim. Kalkalım yerden, eve gidelim. Yaralarına pansuman yapalım."
Hızla başımı iki yana salladım.
"Olmaz! Beni bu halde görmemeliler. Abim eve gitmiştir, Rüzgar zaten evde. Beni böyle görürlerse ortalığı ayağa kaldırırlar!"
Kızlar beni yerden kaldırırken dizlerimin üstüne düştüğüm için canım feci acımıştı.
"Bunu daha fazla saklayamayız. Polise falan gitmemiz gerekiyor. Mecburen herkese söyleyeceğiz."
Asel doğru söylüyordu. Ondan kaçarsam daha çok kovalayacaktı. Direnmeliydim.
"Ama bu halde görmesinler."
Dedim yalvarır gibi.
"Tamam kuzum. Duş alırsın, yaralarını temizleriz öyle söyleriz."
Dedi Ebrar. Yavaşça başımı salladım. Bir taksi çevirip Miray ablaların evinin adresini verdikten sonra içimdeki acıyla beraber yola çıktık.
☆☆☆
Miray ablalara geldiğimizde Asel beni koltuklardan birine oturturken Miray abla elindeki temiz kıyafetlerle ve pansuman malzemelerinle yanıma çöktü. Yavaşça yaramı temizlerken ağlamaya başladım.
Rüzgar geldikten sonra hayatımızda neredeyse hiç kötü olay olmamıştı. Tam çok mutluyum derken bu B kişisi hayatıma bir alev topu gibi düşmüş ortalığı yangın yerine çevirmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluk Aşkım
Teen Fiction"Söz veriyorum. Kaybettiğin çocukluğunu sana geri getireceğim" ............... Çocukluk Aşkınla birlikte çocukluğunu kaybetmiş bir kız... Alya... Öldü sandığı aşkı birden geldiğinde sanki hiç gitmemiş gibi devam ettiler. Sanki hiç ayrılmamış gibi...