8☇KÜTÜPHANE

151 71 0
                                    

●

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bana her şey anlamsız geliyordu. Her şeyden kasıt Ethem ve Rana'nın Coetus'u bilmemesi. İki gün önce kafedeki konuştuğumuz muhabbeti aklıma gelmemesi için çok uğraşmıştım ama beynime sinsice sızıp büyük kısmını işgal ediyordu. Bizim sınıftan olan birisini bilmiyordular.

Cümlenin saçmalığına bakar mısınız? O kadar kızla tanışma faslı geçmişti ya da ne bileyim derse giriyordu. Tamam, sınıfta dikkat çeken bir kız değildi; derse katılmaz, sınıftakilerle sohbet etmez, hep kendi halinde olan bir kızdı. Bazen derslere girmez, o gün okula gelmediği günlerde olurdu ama bu onların Coetus'u tanımamasına engel değildi.

İşte bu nokta da aklım almıyordu. Neyse... Yakın zamanda kokusu çıkardı. 

Aklım bunlarla meşgulken sonunda Rana ve Ethem'le buluştuğumuz ortak alana gelmiştim. Ama beni şaşırtan bir manzara vardı. Genellikle buluşma alanına ilk gelen ben olurdum ama bu sefer Rana ve Ethem çoktan gelmişti. İkinci şaşırdığım manzara ise Ethem ve Rana kedi, köpek gibi birbirlerine girmeden durmazdı ama bu sefer sakince bir şeyi tartışıyor gibi gelmişti.

Kaşlarım çatık onlara doğru ilerlerken Ethem, kafasını sağa çevirmesiyle beni gördü ve Rana'ya bir şey söyleyip onun susmasını sağladı. Maalesef aramızda mesafe olunca ne dediğini duymamış, dudak okuyamadığım için anlamamıştım.

Hararetli hararetli konuşan çift ben yanlarına gidince sus pus olmuş, pür dikkat bana bakıyordular. İkisini de göz göze geldim ama hiçbirinde tık yoktu. İşin garip yanı birbirleriyle atışmak için bir faaliyette de bulunmuyordular.

Hâlâ öylece durmuş bana dik dik bakarken hiçbir harekette bulunmayınca tepem attı. "Ne bakıyorsunuz öyle?" diye bağırarak sordum.

Sanki birileri onu ayakta uyutmuşta uyandıran benmişim gibi irkilip gözlerini kırpıştırdılar. İlk tepki Rana'dan geldi. Zira bağırmama rağmen ikisinden biri bir harekette bulunmasaydı heykel olduklarına inanıp orayı terk edecektim.

"Asıl sen niye bağırıyorsun?" diye bana bağırarak karşı geldi Rana.

İkisine garip garip baktım. "Siz iyi misiniz?" Sanki bedenlerindeki onlar değilmiş gibi ikisininde omuzlarından tutup silktim. "Ethem? Rana?"

Sanki az önceki durgun olan ben değilmişim gibi Rana koluma girdi. "İyiyiz tabi ki. Şuan pazartesi sendromu yaşıyoruz. Değil mi Ethem?"

Ethem de diğer koluma girip beni ortalarına aldılar ve yürümeye başladık. "Öyle öyle. Hadi hızlanın okula geç kalacağız." diyerek daha hızlı yürütmeye çalıştı beni.

"Sendromunuzun bugün mü olacağı tuttu?"

Ethem bu dediğime hayretler içinde baktı. "Başka hangi gün olacaktı Cankut? Pazartesi sendromu diyoruz. Başka bir günü değil."

Ölü BedenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin