Kimsenin görmediği bir kızı tek siz görseydiniz neler olurdu? Hele ki bu kızın özel güçleri olsaydı?
Herkes buna şizofreni belirtisi olarak görse de Cankut öyle düşünmüyordu. Birden bire zamansız hayatına dahil olan bu kızın bir amacı olduğunu, ka...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
●
Coetus'un evinden az önce ayrılıp ani kararlar değişikliği ile Coetus'ta benimle birlikte gideceği yere kadar geliyordu.
Daha fazla Coetus'un evinde durarak rahatsızlık vermek istemediğim için yarım saat daha hep beraber goy goy yaptıktan sonra kalkma kararı aldım. Zaten Corvus'un yakın zamanda dönüşmesi olduğu için evde kalmaktan başka çaresi yoktu. Şaka gibi! Adam resmen kargaya dönüşecek diye evden ayrılıyordum. Coetus ise aklına aniden gelen işi ile belirli yola kadar bana eşlik edebileceğini söylemişti.
Bu yüzden yan yana ilerliyorduk. Onların evinde geçirdiğim zaman da Coetus'a Corvus'la ilişkisinin ne olduğunu sorabilme cesaretini kendimde bulmuştum. Normalde insanların pek böyle bir konularını merak etmez, sormazdım ancak Coetus istisnaydı. Onunkisini cidden merak etmiştim.
O zaman sorduğum soruya Coetus'un ne cevap vereceğini Corvus'un dikkat ettiğini hatta susup ona bakarak kendi cevap vermeyeceğini anlamıştım. Corvus'un bu hareketi beni meraklandırmıştı. Coetus ise sakince 'arkadaşız ama sandığından daha ötesi' diye benim sorumu yanıtlamıştı. Buna dayanarak onların öz be öz kardeş olmadıklarını anlamıştım ama Coetus bana daha öncelerinde kardeşiz demişti. Aslında bu kelimeyi bana direkt olarak demese de dediği cümlelerden kardeş olduklarını çıkarmıştım.
Coetus'un verdiği cevapla Corvus'un suratının asması beni şüpheye düşürmüştü. Corvus'un bu izlenimi bana istediği cevabın o olmadığını gösteriyordu. Eğer arkadaş olmak istemiyorsa... Ne yani? Corvus, Coetus'a aşık mıydı? Yok artık!
Bana sanki Corvus'un istediği bu gibiydi. Hatta Corvus'un isteksizce 'aynen öyle' diye onaylaması işi iyice garipleştirse de içimde tuttum.
Sana ne Cankut! Seni ne ilgilendirir.
Kendime içimden son noktayı koymak istesemde Coetus'la yan yana, yalnızken giderken bu soruyu ona çok sormak istiyordum. Bu yüzden daha fazla ağzımı tutamadım.
"Coetus?" diye ilk önce seslendim.
Coetus ağzından sadece 'hı' diyerek sormak istediğim şeyi sormamı beklerken hala karşıya bakmaya devam ediyordu.
"Hani sen Coetus'la arkadaşız dedin ya." dedim biraz kısık ve tereddütlü sesimle. Bunu söylememle Coetus'un dikkati çektiği için bana bakmaya başlamıştı, devamını merak eder gibi bakıyordu.
"Düzeltiyorum." diyerek ciddi konuştu Coetus. "Corvus benim arkadaştan da öte, hatta kardeşim bile diyebilirim. Arkadaş basit kalabilir." diye sanki çok büyük hata yapmışım da onu düzeltiyormuş gibiydi.
