25☇SORU

84 27 0
                                    

●

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Niye daha önce ben seninle buluşmak için can atarken değilde şimdi buluşmak istiyorsun Coetus?

Sanki her şey tersine dönmüştü. Ben okula Coetus'u görürüm, sohbet ederiz diye yırtınırken peşinden o kadar çok koşarken Coetus istemiyordu. Onu yakaladığım zaman ağzından sadece iki- üç kelam zor çıkarken ve bunun için ben çabalarken şimdi Coetus çabalamaya çalışıyordu. Bende bu sefer tam tersi buluşmak istemiyordum. Ama bir yandan da buluşmak istiyordum. Belki bazı şeyleri açığa kavuşturur, merak ettiklerimi cevap verir umuduyla giderken her zaman sonu hüsran oluyordu. Hatta buluşma sonrası kafamda daha çok soru işaretleri olduğunu söyleyebilirdim. Bu yüzden artık sıkılmıştım.

Şimdiki buluşmaya gelirsek yine her zamanki gibi olacaktı. Ben merak ettiklerimi sorarken o cevap vermeyecekti. Gerçi şimdi o buluşmak istiyordu ve sebebini bilmiyordum. Ama bu benim için yinede etkili olmadı. Onunla falan buluşmak istemiyordum. Yine kafamı karıştırmasını, her seferinde olağanüstü şeylerle karşılaşmak istemiyordum. Ben artık Coetus'u hayatımda istemiyordum.

Bu düşünceyle çok garip oldum. Coetus'un hayatında yer edinmek için çabalarken şimdi hiçbir yerimin olmasını istemiyordum. Bu benim salaklığımdı. İlk başlarda Coetus'a yakın olma sebebim yüz ifadesinde anlaşılacağı üzere bir şeyler yaşamıştı ve ben buna yardımcı olmak istiyordum ve de gizemli tavırları dikkatimi çekmişti o zaman. Kısacası benim insanları gereğinden fazla düşündüğümden ve biraz saf olmamdan kaynaklanıyordu. Bu illa Coetus olacak diye bir şart yoktu, o zaman başka birisi gelse -kız, erkek fark etmez- yine ona da yardım etmeye çalışırdım.

Elimde tuttuğum telefonumun ekranında Coetus'un son attığı mesaj açık dururken ne yapacağımı karar veremiyordum. İçimde ki iyi taraf 'belki sorularının cevabını bulabilirsin' derken kötü tarafım 'boş ver, yine aklını sulandıracak' diyordu. Ve ben kötü tarafımın dediğine uyarak Coetus'un tarif ettiği yerin ters istikametine doğru gitmeye başladım. Telefonumu tekrar cebime koymuşken yine titredi. Elime alıp kilit ekranından mesajı okuduğumda yine Coetus mesaj atmıştı.

Coetus:

Cankut, gitme. (12.07)

Konuşalım. (12.08)

Konuşalım, konuşalım diyorsunda benim istediğime göre konuşmuyorduk.

Benim gittiğimi görebilecek kadar nerede diye etrafıma bakarken nerede olduğunu görememiştim. Aslında fark ettim de Coetus genellikle kalabalık olmayan, sakin bir yerde buluşmayı tercih ederdi. Ama şu an buluşmak istediği yer kriterlerini karşılamıyordu. Çünkü genellikle hastane ortamından sıkılan hastalar ya da insanlar orada biraz hava alalım, yürüyüş yapalım diyerek gittikleri yerdi.

Ölü BedenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin