Lütfen bölüme başlamadan önce yıldıza dokununuz.
herdem6060 beni takip etmeyi unutmayınız.
Ana sayfamda instagram linkim vardır. nerimanvurgunkitaplari instagram hesabını takip ederseniz çok eğleneceğinize inanıyorum.
İYİ OKUMALAR SİZLERİ SEVİYORUM.
Buse, eve geldiğinden beri ağlıyordu. Kızların yanında olmak istememişti. Gerçi şuan Cenkay'dan başka kimseyi istemiyordu. Şimdi bile telefon açıp, hadi çık gel ve şu içimdeki acıları bitir dememek için kendini zor tutuyordu. Biliyordu işte iç yangınını ondan başkası bitiremezdi.
Mantığının gururlu ol sakın affetme, güven olmadan aşk olmaz diye basbas bağırmaları ile kalbinin aşkta gurur olmaz herkes hata yapar o da çok üzgün sözleri içinde kavga halindeydi. Benliğindeki, beynindeki, kalbindeki bütün duygular Cenkay derken onu nasıl unutacaktı bilmiyordu. Tek bildiği çok kırgın olduğu ve bunu hak etmediğiydi. Aslında tek bildiğin çok özlediğin ve çok sevdiğin olmalı diyen kalp sesiyle daha çok sarsıldı. Onsuz yaşamak, nefes almak bile yük gelmeye başlamıştı. Unutacaktı başka çaresi yoktu. Yoksa bu içindeki sancılardan öleceğini hissediyordu.
Kızlarımız sabaha karşı ancak uyuyabilmişlerdi. Ecem kendini o kadar kırgın hissediyordu ki artık intikam istediğinden bile emin değildi. Kızların da desteğini yanına almıştı ama kendi neden vazgeçmek istiyordu.
"Allah'ım bana yaptığı yarına kalsa bile yanına kalmasın ne olur..." O gece ağlayarak tek duası bu olmuştu. Cihat farkında olarak ya da olmayarak aslında en büyük beddualardan birini almıştı. Eee Hz. Ali boşuna dememiş;
*Bir kadının gözleri, bir erkeğin zulmünden dolayı yaş dökerse melekler attığı her adımda o adama lanetler yağdırır.
Ertesi gün Cenkay bütün bedeni ağrıyarak uyandığında dün geceyi düşündü. Uyanıyordu Buse, kalkıyordu Buse.... Nasıl yapacaktı. Yeniden nasıl birleşeceklerdi. Artık hiçbir fikri yoktu ne yapacağını bilmiyordu. Yavaş yavaş hayatını düzene sokma zamanı gelmişti. İlk iş ailesiyle arasını düzeltip, uzun süredir ilgilenmediği işlerini yola sokacaktı. Bu süre zarfında belki Buse'de biraz düşünür diye uzak kalmaya karar verdi. Tabi bu hiçbir şey yapmayacağı anlamına gelmiyordu. Ecem'in söylediklerini düşündü. Kadın kadının dilinden anlar ve de yakın arkadaşı birde böyle deneyelim diye karar verdi.
Bu Pazar sabahına en mutlu başlayan kuşkusuz Ali Buğra'ydı. Uzun zamandır uyumadığı kadar çok uyumuş, huzurlu uyanmıştı. Yatarken nasıl Merve hayaliyle yattıysa uyandığında da Merve'yleydi. Yüreği sökülürcesine heyecan duyması kendini bile şaşırtıyordu. Bugün babasını arayıp, Merve'den bahsedecekti. Çünkü uzatmak istemiyordu. O Merve'nin yokluğunun acısını dibine kadar yaşamıştı. Olabilecek en yakın zamanda ona sarılıp, uyuduğu onunla uyandığı sabahlara kavuşmak istiyordu.
Hafif bir baş ağrısıyla akşam alkolü ne kadar çok kaçırdığını anımsadı. Sonra gülümsedi. Bugün Ecem'e bir hediye alacaktı. Güzeller güzeli baldızı sayesinde sevdiğine kavuşmuştu. Hem de hiçbir plana, projeye gerek kalmadan kader işte diye düşündü.
Komodinin üstündeki telefonu eline aldı. Çok uzun zamandır kayıtlı olmasına rağmen bir defa bile ne aramaya nede mesaj atmaya cesaret edemediği "Canımın Yarısı" yazan telefona sanki Merve'ye bakar gibi bakıyordu. Whatsapp'da ki resmine uzun uzun baktıktan sonra mesajını yazdı. Yüzünde gülücükler saçarak duşa girdi. Hemen sevdiğine gidecek, kokusunu içine çekecekti.
Kızlar ise öğlene kadar uyumuşlar her zaman ki gibi en erken kalkan Merve olmuştu. Üç yıldır olduğu gibi ilk aklına gelen yine yakışıklı sevdiğiydi ama bu sefer farklıydı. Şimdi imkansız aşkı Ali Buğra değil, sevgilisi Ali Buğra'ydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YÜREĞİME KAN DAMLAR Güzel Seven Kadınlar Serisi 1 (Bitti)
General FictionBuse, ıssız bir yolda karşılaştığı uzun boylu simsiyah gömleğinin içinde muhteşem gözüken adamın sert bakışlarının onu etkilemesini istemiyordu. Hem de ilk konuşmalarında azarlanmayı beklemiyordu. Adama sana ne demek istese de onun yardımına ihtiyac...