36.Bölüm - Git

24.1K 1.6K 272
                                    

Medya : Sezen Aksu - Git 

Lütfen bölüme başlamadan önce yıldıza dokununuz.

herdem6060 beni takip etmeyi unutmayınız.

Ana sayfamda instagram linkim vardır. nerimanvurgunkitaplari instagram hesabını takip ederseniz çok eğleneceğinize inanıyorum.

İYİ OKUMALAR SİZLERİ SEVİYORUM.

Birbirlerine sarılmış, sessizce konuşmadan döktükleri gözyaşları biraz dinince Cenkay bir cesaret saçlarını öperek konuşmaya devam etti. Belki kendini affettiremeyecekti ama en azından içindekileri söyleyecekti.

"Ne olur susma gülüşüne kurban olduğum, sen bizim aşkımızın cinayetini işledin de. Sen sevgimizin katilisin pişman olup dönmüşsün ne fayda de... Ben seni sevmekten başka ne yaptım da, bana güvenmedin de... Canımı iste vereyim ama ağlama, susma ne olur?  Senden sonra ben kavruldum. Nere gideceğimi bilemedim, kayboldum."

Buse'nin ağlaması tekrar hıçkırıklara dönünce kendini duvarlara vurmamak için zor tuttu ve yumruklarını sıktı. Dişleri yerinden sökülecek hala gelmişti. Güzel gözlüsü tek kelime etmedikçe onu nasıl yaktığının farkında değil miydi?

"Git," tek kelime bir insanın kalbine bıçaklar sokar mıydı? Sokmuştu işte, korktuğu olmuştu. Buse onunla konuşmak bile istemiyor git diyordu. Haklıydı hem de sonuna kadar haklıydı da, gel bunu Cenkay'ın yüreğine anlat... Yavaşça yanından kalktı. Yastığa saçılmış saçlarına kafasını gömdü. Kokulusundan uzun bir öpücük kondurduktan sonra sessizce;

"Özür dilerim," dedi ve arkasını döndü. Odanın kapısına geldiğinde bir türlü dışarı çıkamıyordu. Eli kapının kolunda kaldı. Bedeni ne kadar dışarı çıkmaya çalışırsa, kalbi o kadar Buse'nin yanında kalıyordu. Kalbi bu ayrılık vaktine dayanabilecek miydi bilinmez ama hızlı bir nefesten sonra dışarı attı kendini...

Cenkay'ı ilk fark eden Ali Buğra olmuştu çünkü herkes bir yerlerde uyuklamaya başlamıştı. Buse'yle işlerin yolunda gitmediği Cenkay'ın halinden belliydi.

"Hadi biraz dışarı çıkıp, hava alalım." Ali Buğra'nın yönlendirmesiyle hiç konuşmadan hastanenin bahçesine çıktılar... Cenkay'ın derin derin nefes alarak hala kendine gelmeye çalıştığını gördüğünden sessizce bekledi. Ali Buğra;

"İşler yolunda gitmedi ha..." Cenkay, arkadaşının yüzüne baktı. Konuşmaya gücü yoktu. O kalbini de bedenini de Buse'nin yanında bırakmıştı. Kafasını sağa sola salladı.

"Hiç konuşmadı benimle, keşke bana bağırıp, çağırsaydı. Keşke bana nasıl güvenmezsin, ne yaptım sana deseydi. Belki yaptıklarım yüzünden özür dilemeye yüzüm olurdu. O kadar konuştum sadece git dedi."

"Al benden de o kadar günlerdir aynı şeyi düşünüyorum. Kızsa bağırsa bende iki kelime söylerim en azından orta yol bulmaya çalışırım. Merve'nin sessiz kabullenişi beni daha çok uçurumlardan aşağı itiyor. Karşısında ne diyeceğimi bilemez halde elim ayağım bağlı kalıyorum."

"Bu sülalenin kızları böyle sanırım, susarak ceza kesiyorlar." Cenkay en sonunda gülümseyerek cevap vermişti.

"Gamze konusunda ne yapacaksın?" İşte Cenkay'ın tekrar kan beynine sıçradı. Gerilmekten ve kendini sıkmaktan yüzündeki damarlar atmaya başladı.

"Ona öyle bir şey yapacağım ki ne mesleğini yapabilecek ne de bu şehirde yaşamaya yüzü olacak. Yalnız sakin olmalıyım iyice araştırmalı ve bütün pisliklerini belgeler ile ortaya çıkarmalıyım. Onunla ilgili duyduklarım doğruysa bunları Cumhuriyet Savcısı olarak Ahmet kapatıyor olsa gerek... Şuan bir kaşık suda boğsam kılım bile kıpırdamaz, biliyor musun? Sadece anlayamadığım neden bu kadar yıl sonra böyle bir şey yaptı."

YÜREĞİME KAN DAMLAR Güzel Seven Kadınlar Serisi 1 (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin