Bölüm Şarkısı: Can Kazaz- Bir Ben Kalsam
Bölüm 47: Yağız'la bir bütün olduğumuzda da aşk vardı.
*_*_*_*_*_*_*_*_*_*_*_
Burnumu çekip baktım suratına. Kollarının arasında olduğuma inanamazken kulaklarım duyduklarını inkar ediyordu. Ne demişti o az önce?
"Nasıl yani, sahte miydi her şey?"
"Evet sahteydi." ondan bir adım uzaklaşıp şaşkınca baktım suratına. Kesin dalga geçiyordu. "Evlenmeyecektin yani?"
"Evlenmeyecektim." elimi ağzıma kapatırken gözyaşlarımı silip üzüntümü dindirmeye çalıştım.
Ben delirmiştim acıdan. Kafayı yemenin ucundan dönmüştüm ben sahte miydi şimdi her şey?
Boşuna mı çekmiştim o kadar acıyı. Allah'ım sen sabır ver öldüreceğim ben bu adamı!
"Yağız dalga mı geçiyorsun?"
"Hayır güzelim dalga geçmiyorum." Gülümsüyordu bir de. Başlayacağım güzeline ya şaka mıydı tüm olanlar?
Elimi kaldırıp sinirle geçirdim göğsüne, omzuna, yüzüne.
"Aptal, aptalsın sen, aptal! Nasıl üzüldüm biliyor musun!? Günlerdir neler çekiyorum biliyor musun? Madem vazgeçecektin neden üzdün beni neden son ana kadar bekledin neden ya neden?" ellerimi tutmasına izin vermedim.
Delirecektim ya, onu kaybedeceğim diye hissettiğim acının haddi hesabı yoktu. Hastalıktan değil üzüntüden ölecektim. Geçmiş karşıma tüm olanlar sahteydi diyordu şimdi.
"Ecrin sakin ol. Sakin ol bir konuşacağız tamam."
"Ne konuşacağız ne kaldı ki konuşacak Yağız? Aptal bir haber yüzünden mi yaşadım ben o kadar şeyi. Ciddi misin sen?" beni kendine çekerken onu kırmamaya çalışsam da saçma sapan bir sebeple böyle bir numara yapmasına deli oluyordum.
"Özür dilerim yemin ederim düşünemedim. O an sadece Kübra'nın başındaki dertten kurtarılması için ufak bir yalandı, sonra bilmiyorum. Yemin ederim Ecrin seni sevmekten asla vazgeçmedim." ağlayarak sarıldım ona. İkimizi de koltuğa sürüklerken neye uğradığımı şaşırmıştım.
Tüm olanlar bir hiç uğruna mıydı şimdi yani?
"Ben çok üzüldüm Yağız. Seni de üzdüm biliyorum ama yemin ederim bununla yaşamak kolay değildi. Kimsenin elini tutmadığını bilmek yanında kimse olmaması ne bileyim hala beni bekliyorsun diye düşündüm hep. Hep sana tutundum.." saçlarımı okşarken hem gülümsüyor hem de dolu dolu gözlerle suratıma bakıyordu.
"9 yıl az değil ne yapıyor, nerede, nasıl, iyi mi, ya başına bir şey geldiyse, düşünmekten kafayı yiyordum. Günlerce evinizin kapısında oturdum belki gelirsin diye, gelmedin Ecrin. Gelemezdin anlıyorum ama ben çok bekledim seni."
Elimi yanağına uzatıp okşarken devam etti konuşmaya. Sakalları uzundu fazlasıyla halbuki o kadar da kısa tut demiştim.
"Sen gelmeyince istediğin gibi derslere yöneldim çok çalıştım, hayalinde ikimiz birlikte tıp okuyacaktık sen olmasan da okudum pes etmedim. Ben yanımda hep boş bir sandalye bıraktım senin için. Günün birinde çıkar da gelirsin diye." istemsizce gülümserken elini hafifçe yanağımda gezdirdi.
"O kadar umutluydum ki döneceğinden Arın her gelmeyecek dediğinde kavga ettik. Herkes Ecrin sıkılır gider isterse döner isterse ölsen bulamazsın dedi. Senin yokluğun günden güne öldürdü beni zaten kimse bilmiyor bunu. Ama çıktın geldin işte her şeyi yoluna koyamaz mıyız? Ben seni çok özledim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BÖĞÜRTLEN
ChickLitBöğürtlen dikenler arasında yetişen nadide bir meyvedir. Dikenler arasından türlü zorluklarla sahip olursunuz onun lezzetine. İnsan umut ettikçe yaşardı. Ecrin'in tek dayanağı umuduydu. Ama öyle bir gün geldi ki... "Herkes benden umudu kestiğinde b...