Yazılmış Zaman

30

        Sırada Pulya seferi vardı. Macaristan'ın en uzak yeriydi. Kuşatmamızı başarıyla tamamladıktan sonra Moldovya Seferi gerçekleşti ve bu sene son bir sefer daha vardı.

        945'te* Karaboğdan'a gittik. Boğdan voyvodası** Petro Rares isyan edip vergi ödemedi. Haddini bildirmek üzere Süleyman, ömrünün en kısa seferlerinden birine gitti.

        Prut Nehri'ne geldik. Vezir Damat Lütfi Paşa köprü yapmak için işe koyuldu. Her defasında köprü yıkıldı. Zaman kaybını önlemek için, "Yeter, Lütfi Paşa." dedi padişah. "Görevi başmimara bırak."

        Lütfi Paşa şaşırdı. Oysa o sefere gelmemişti. "Hünkârım, korkarım o aramızda yok."

        "Sinan'ı diyorum, paşa. Bunu da başarırsa onu başmimar yapacağım."

        O sıra dışarıda köprü üzerine düşünüyordum. "Sinan Paşa," dedi Damat Çelebi. "Hünkârımız görevi sana devretti. Haydi işe koyul!"

        Beklediğim gerçek oldu. Padişah ara ara çadırdan çıkıp müdahâle eden var mı diye baktı. Bir tür sınav gibiydi.

        Hemen adı geçen suyun üstüne bir güzel köprünün yapımına başladım. On günde yüksek bir köprü yaptım. İslâm ordusu ile bütün canlıların şâhı, sevinçle geçtiler...**

                                                                                         ***

        Prut ve Dinyester nehirleri arasında kalan yerleşimi kuşattık. Suceva da ele geçirilince padişah yeni voyvoda seçti. O da, Petro'nun kardeşi Stefan Lacusta'ydı.

        İstanbul'a dönünce tam evime gidecektim ki bir yeniçeri "Sinan Paşa," dedi. "Padişah seni çağırıyor."

        Divanda vezir, paşalar yerlerini almış, beni bekliyordu. Geldiğimde duyduğum şey kulaklarımı çınlattı.

        "Gel, Sinan Paşa." dedi Sultan Süleyman. "Başarılarından ötürü sana bir hediyem var. Getirin." dedi. Arkadan siyah bir kürk getirdiler. Sırtıma koydular.

        "Ve bu başarılarınla, yılların tecrübeleriyle yeterli olduğunu düşünüp seni başmimar yapıyorum."

        Başta inanamadım ama... hayalime ulaştım! Daha çok yolum var diye düşünürken bunun olması, insanlara faydamın dokunması için çok zamanım var anlamına geliyordu.

* 944 de olabilir. M.S. 1538kastediliyor. 

** Eflâk-Boğdan beyleri.

*** Tezkiretü'l Bünyan ve Tezkiretü'l Ebniye.