Biri tarafından çok sevilmek insana güç verir. Birini sevmek ise seven insana cesaret verir.
Kabuslarımı mutlulukla, endişe ve korkularımı sevgiyle değiştirdi Rüzgar.Hayatım boyunca ona minnettar kalacaktım. Kaç gündür ne iş, nede uyku, uyuyordu sırf o kadını bulmak için belki yüzüm güler umuduyla gözümün içine bakıyordu. O gün Rüzgar'la konuştuktan sonra evimde kalacağımı söylesemde kendi bildiği doğrulardan şaşmadan beni tekrar kendi evine götürmüştü. Neymiş gözü arkada kalacakmış sanki bugüne kadar o varmış gibi davranıyordu.
Hayatımdaki erkekler mi öyleydi, yoksa bütün erkekler böylemidir.
Abim benim evde tek kalmamam için yurda yerleştirmişti .Rüzgar'ında abimden hiçbir farkı yoktu bu yüzden benim tek başıma kalmamam için zorlada olsa tekrar kendi evine götürdü.
Aslında onun yanında kalkmak çok güzeldi ama yinede bekar bir kızla, bekar bir erkeğin, aynı evde kalmalarını tazvik etmediğim için biraz rahatsızlık duyuyordum yoksa başka bir sorun yoktu.
Rüzgar yine bilgisayar başında o kadını araştırırken bende akşam yemeği için bir şeyler hazırlamaya çalışıyordum ki.
Zil sesiyle mutfaktan çıkıp kapıyı açmaya gittiğimde her zaman olduğu gibi Rüzgar kapıyı açmama müsaade etmiyordu.Rüzgar kapıyı açtığında gelenlerin bizimkiler olduğunu anladım. Tunç, Kerem, Dilara ve tabikide Ada dördü birden içeriye girdiklerinde
Ada ve Dilara tebessüm eşliğinde ."İnşallah bir şey yapmamışsın?"
Dediler. Onlara dudak büktüğüm sırada çoktan yanıma gelerek ikisi de aynı anda bana sarıldılar.Aslında Rüzgar'ın evinde kaldığımda beri hepsiyle arkadaş olmuştum tabi Ada'da onlarla çok güzel vakit geçirdiğinden dolayı Dilara'yla konuşup hep beraber geliyorlardı.
Gerçekten kız olduğum için utanıyordum ama hiçbir zaman bana yemek yapmayı kimse öğretmemiştiki
Zaten abimde yaptığı için hiç öğrenmek aklımın ucundan bile geçmezdi ama şimdi çok pişmanım keşke abime banada öğretmesini isteseydim.Kızlara başımı olumsuz anlamda sallayıp .Diğerlerine sesim gitmesin diye kısık sesle.
"Aslında yapmaya çalışıyordum ama pek becerdim sayılmaz " dediğimde. Ada yanaklarımdan sulu bir öpücük kondurup.
"Hadi gene iyisin. Misgibi yemeklerle beraber geldik " dedikten sonra mutfağa gidip kızların getirdiklerini masaya yerleştirdikten sonra erkekleride çağırıp akşam yemeğine başladık.
Gırgır şamatayla karnımızı doyurduktan sonra erkekler salona ben kızlarla masayı toparlayıp. Kahve yapmak için hazırlanacağım sırada Ada müsaade etmedi.
" Hişt fıstığım sen şöyle bir gerile bakalım. Ben yaparım " dediğinde .Ona minnetle başımı olumlu anlamda salladıktan sonra bedenimi sandalyenin üzerine devirdim. Ada kahveleri yaparken Dilara'yla kısa bir sohbet ettik.
Ada kahveleri hazırladıktan sonra salona geçerken erkeklerin sessizce filim izlediğini fark ettiğimizde çok şaşırdım.
Dilara sevdiği adamın kanatları altına girdi,
Ada'da kahveleri ikram etmeye başlayınca, bende boş yer varmı diye baktığım sırada Rüzgar eliyle yanındaki boşluğa vurarak kaşıyla bana otur işareti yaptı ona tebessüm ederek yavaş adımlarla onun yanındaki boşluğa oturduğum an yavaş bir okadarda etkileyici bir hareketle başını bana doğru eğerek sessiz bir şekilde mırıldandı." Benim sende gördüğüm sende değilsin .Bambaşka biri ve bunu birileri daha görecek diye ödüm kopuyor. " dediğinde.
Söyledikleriyle tüylerim diken, diken, olsada ne ima ettiğini anlamadığım için bakışımı onun gözlerine kaldırıp.