23 bölüm Bıçaklamak

255 28 0
                                    

Bu nasıl bir şey böyle yoksa bende mi herkes gibi mutlu olacaktım. Annem, ve babamın, ölümünden sonra bir daha hiç mutlu olmayacağımı sanarken hiç hesapta olmayan bir anda hayatım değişip mutlumu olacaktım.

Bu saatten sonra anladığım tek şey vardı benide mutlu eden birileri varmış bunu dün gece en güzel bir şekilde anlamıştım. Ve bundan sonra  beni en güzel bir şekilde mutlu edeceğini biliyordum. Ailemden sonra ilk defa birinin
yanında mutlu oluyordum ve bu kişi Rüzgar bey olduğu için dahada mutlu oluyordum. Bunun en güzel yanı o da bana karşı boş değildi . 

Bana sevdiğini söylememiş olabilirdi ama en güzel bir şekilde dile getirmişti.
    (..... ALIN YAZIM... ) dedi.
Bu her geç kız için çok anlam ifade ediyordu. Beni sevdiğini söyleyeceği günü sabırsızlıkla bekliyeceğim. Bana karşı boş olmadığını biliyorum ya... Artık gerisi mutlaka gelirdi.
Bundan sonra her şeyi zamana bırakacağım ben nasıl mutlu olmak istiyorsam, en az o da benim kadar mutlu olmayı hak ediyordu.

Bu saatten sonra ikimizinde hayatları farklı olacaktı.
Dün geceyi düşünmekten kendimi bir türlü alı koyamıyordum.
okadar çok güzeldiki Rüzgar
bir anda hayatımın en güzel köşesine yer edindi. Abim askere gidince diğer yanım eksik olmuştu ama Rüzgar o eksikliği çok güzel bir şekilde doldurdu.

Bana o kadar güzel bir an yaşattıki aklıma geldikçe
Tebessüm ediyordum. Ben onun sırtında en az yarım saat  binanın tepesinde haykırarak bağırdım. Şimdi  düşünüyorum da yaptığım okadar  çocukçaydı ki hatırladıkça hem seviniyor,hemde utanıyordum.

Onun yanındayken zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım . Sabaha karşı beni eve bırakmasına rağmen hiç bir şekilde gözüme uyku girmiyordu.

Saat öğlenin ikisi olmasına rağmen salondaki koltukta aynı pozisyonda oturmuş düşünmekten neredeyse kafayı yecektim.

Kendimi biraz toparladıktan sonra odama gidip üzerimdekilerden kurtulduğum gibi banyoya girerek duş akıbinin suyunu açtığım gibi bedenimi suyun altında bıraktım. Ilık su vücudumdan aktıkça gevşetmeye başladı.

Bir süre sonra suyun altından çıkarak bornozumu giydiğim gibi odama geri döndüğüm sırada telefonumun melodi sesi gelince telefonumu salonda sehpanın üzerinde olduğunu anladığım zaman telefonuma bakmak için odayana giderek tam uzanıp elime alacağım zaman gözlerim ekrandaki ismi görünce açmaktan vazgeçtim.

Dün akşamdan beri en az yüz kere aramıştı. Ona kızgın olduğum için onun kalbini kırmak istemediğimden açmıyordum.

Bu güne kadar çok atışmalarımız olmuştu ama ona asla küsmemiştim.
Ben sadece ona bir nevi caza gibi bir şey vermek istiyordum aslında.
Bir daha tanımadığı bir kişiye hiçbir şeklinde zarar vermeyeceğini anlasın diye konuşmuyordum.

Telefon sustuktan sonra odama geri dönerek üzerimi değiştirdikten sonra mutfağa gidip kendime bir tostla kahve hazırlayarak salona geri döndüm. Bedenimi koltuğa atarak hazırladığım tost la kahvemi yemeye başladığım sırada dış kapının açılma sesini duydum.

Birden tedirginleşmeye başladım. Kim olabilirdiki ayak seslerini duymaya başladığım sırada ayaklanarak saklanmak istediğim anda Ada'nın kapının önünde belirince derin bir nefes almama neden oldu.

Ada da yedek anahtarımın  olduğunu nasıl unutmuş olabilirdim ki. Ada çekingen bir hareketle bana doğru gelmeye başlayınca. İçimdeki kötü kızı yaratan aslında ona ne küs, nede kırgınlığım kalmıştı, ama biraz naz yaparak Ada'ya gününü göstermek gerekiyordu. Nede olsa onun eseriydim, beni anlayacağına emindim.   
 
En azında birdaha böyle bir hataya düşmemesi için sadece bir nevi uyarı niyetiyle ona kırgın gibi davranmak olacağını düşündüm tam olarak yanıma geldiğinde.

Her şeyinle ilkimsin Tamamlandı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin