Güçlü Kadınlar Serisi 1; CELLAT

Ş. H. 2: Bölüm 17. (Yılbaşı özel)

Bölümü daha geç yayınlamayı düşünüyordum fakat hem yeni yıl hemde 2 gün önce yani 28.12.2018 tarihinde doldurduğumuz ikinci yıl şerefine erken geldi bölüm.

Bu arada Finale az kaldığını da belirtmek isterim. okuyan beğenen ve yorum yapan herkese çok teşekkür ederim. İYİ Kİ VARSINIZ ❤

🎗🎗🎗

Masadan sakince kalkıp çıkışa doğru ilerledim. Çevremde olan biten ile ilgilenmiyor sadece önüme bakıyordum. Arkamdan beni takip eden ikiden fazla adım sesinin de pek tabii farkındaydım.

Kapının önünde bekleyen siyah camları filmli minibüsü gördüğümde gözlerimi devirmeden edemedim. Benim adımlarımla kayarak açılan kapının ardından arkamdaki adım sesleri hızlandı ve o an ağızıma kapanan bez birbirini takip etti. Nefesimi tuttuğumun anlaşılmaması için göğsümü nefes alıyormuş gibi hareket ettirip ellerimi ağızımdaki güçlü ellere çıkardım bir dakikalık bir direnişin sonunda sanki tüm güç bedenimden çekiliyormuş gibi yere yığılacakken arkamdaki kişi elini şişkin karnıma sarıp beni arabaya taşını.

Bindirildiğim arabada arka koltuğa beni yatırdıklarını anlamıştım. Bayılmış gibi yaptığım için ellerim boşlukta sallanır. Adamlar kendi arasında rahatça konuşabiliyorlardı.

"Abi şu hamile kadından mı korkarak üç araba dolusu adamla buraya geldik."

"Görünüş her zaman yanıltıcı olabilir Adil. Ben hiç karşılaşmadım ama patronun hali malum karşılaşmak pekte Akla yatkın bir fikir gibi gelmiyor açıkçası."

"Ama şuan elimizde ve mışıl mışıl uyuyor kadın. Bilmiyorum hamile ve savunmasız bir kadına bunu yapmak doğru gelmiyor."

"Yaptığın işin farkında mısın oğlum sen? İnsan öldürüyoruz biz bu işin neresi doğru sence."

Karşıdan cevap gelmeyince uzunca bir süre sessiz kaldılar. Gözümü aralayıp baktığımda karşı koltuğumda otura üç adamın ikisi camlardan dışarıyı diğeri ise telefonuyla uğraşıyordu. Bakışlarımı dışarı çevirir çevirmez kapalı gözlerimi devirdim.

Beykoz istikametine gidiyorduk. Sanırım bu fazla klişe. Gözlerimi kapatıp dinlemeye devam ettim.

"Akşamki Fener maçına ne diyorsun abi be. Ne maçtı ama."

"Oğlum kime yenildiğinizin farkında mısın? Ne maçından bahsediyorsun sen."

"Ne alakası var abi sadece canları topla oynamak istemediğinden öyle yoksa var ya!"

"He Serdar senin dediğinden."

"Eee ama sende her şeyi kestirip atıyorsun be abi. Valla bundan sonra işe falan çıkmayacağım seninle."

"Benim asabımı bozma seni bir işe çıkartırım, köprü altlarında sürünürsün."

"Kalbimi kırıyorsun ama."

Yattığım pozisyonun bebeğime zarar vereceğini bildiğim için daha fazla baygın numarası yapamayacağıma kara verdim ve adamlara dönüp gözlerimi açtım. Hareket edişim ile bana dönen bakışlar açıkgözlerim ile buluşunca yerlerinden hemen dikleştiler.

"Beyler hamile bir kadını sırt üstü yatırmamalısınız. Çok ayıp size hiç yakıştıramadım."

"Lan hani bayıltmıştın kadını."

"Bayılmıştı abi sende gördün."

Cık cıklayarak yattığım yerden doğrulup oturur pozisyona geçtim. Karşımdakiler her an bir şey yapacakmışım gibi tetikteydiler.