“Sedef, sen misin?”
"Benim, Kenan!"
Derin bir nefes alan Kenan, etrafına bakınarak burnundan solurcasına tısladı.
“Ne sırrından bahsediyorsun?”
“Aynı yerde bekliyorum! Ne sırrından bahsettiğimi öğrenmek için, seni orada göreceğim!”
Telefon kapanmıştı. Kenan, telefonu cebine yerleştirirken etrafına bakındı. Bu kadın çok oluyordu. Buna haddini bildirmenin vakti gelmiş diye düşünerek salona doğru yürüdü. O sırada Gaye’nin merdivenlerden indiğini gördü. Bekledi.
“Hazır mısın?”
Kenan, karşısında duran kadının yüzüne adapte olup:
“Neye hazır mıyım?” diye sordu. Gaye’nin yüzünde bir tebessüm belirdi; demek daha Bünyamin’in öldüğünden haberi yoktu, duysa kötü olur ve üzülürdü. Çünkü o da, Bünyamin’i çok eskiden beri tanıyor ve kendilerine yakın biliyordu. O on beş yaşlarındayken babasının yanına girmişti Bünyamin, oldukça yakın olmuşlardı ve ağabey kardeş konumuna kadar gelmişlerdi. Kenan, Bünyamin’in öldüğünü ona söyleyemezdi. Babasından duysa daha iyi olur diye düşünürken Gaye, biraz daha ona yaklaşıp:
“Partiye…” dedi.
“Şu doğum günü partisi mi?”
“Evet canım!”
Kenan, etrafına bakındı. Sonra fısıltılı bir sesle:
“Burada bana canım cicim demezsen, iyi olur!” dedi. Gaye, onun sıkıntısını anlamıştı. Başını sallayıp:
“Anlaştık! Hazırlan da çıkalım!” dedi. Derin bir nefes alan Kenan:
“Çok önemli bir işim var. Sedef aradı ve benim sırrımı bildiğini söyledi. Benim bilmediğim ve onun bildiği sır ne ola ki? Bunu öğrenmek için, onunla buluşmaya gitmeliyim!” deyince Gaye’nin gözleri, yuvalarından fırlayacakmış gibi irileşti. Yutkunup:
“Şey…” dedikten ve Kenan’ın:
“Ne?” diye sorusunu işittikten sonra:
“O… Bizi biliyor Kenan!” der demez Kenan, yerinden sıçrayarak irkildi.
“Nerden biliyor?”
“Anlamış olmalı! Çünkü beni, babama ispiyonlamakla tehdit etti. Seni de tehdit edecektir. Bu yüzden çağırmış olmalı!”
Kenan, hafifçe başını salladıktan sonra etrafına bakındı. Gaye, iri gözlerle Kenan’ı izlerken Hamdi’nin yukarıdan inişi, ikisi için de bir sürpriz oldu. Gaye biraz uzaklaşırken Kenan, kendini toparlamaya çalıştı. Hamdi, aşağı indiğinde ve ikisini gördüğünde şaşırmadı. O odadan çıkarken Gaye de aşağı iniyordu. Konuşulanları kısmen duymuştu. Onların karşısında durup:
“Sedef sizi tehdit mi ediyor?” diye sorunca Kenan ve Gaye, irkilerek bakıştı. Hamdi, önce Kenan’a sonra da kızına bakarak ortamdaki gerginliklerden çıkarımlarda bulunmaya çalışıyordu.
“Aranızdaki yakınlaşmadan haberim var.”
Masasına oturmuş ve ikisini karşısına almıştı Hamdi; ikisi, süt dökmüş kedi gibi uysal bir şekilde başlarını öne eğerken Hamdi, sırtını koltuğa yaslayarak ikisinden birinin izahatta bulunmasını bekliyordu. Bekleyişini görsele dökmek için önce kızına, sonra da Kenan’a bakıp gözlerini süzdü. Kenan, derin bir nefes alıp:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYATIMIN GAYESİ
AventuraGaye'nin dilinden; "Tam her şey düzeldi, hayatım güzel oldu ve artık mutluyum derken, aslında her şeyin koca bir yalandan ibaret olduğunu öğrendim. İnandığım aşk, aşık olduğum adam ve sığındığım limanın basit bir aldatmaca olduğu, yüzüme bir şamar g...
