BÖLÜM 11

27.9K 1.4K 817
                                    

Egemen KURT

Dizlerimin üzerindeyken çaresizce karşımdaki ufaklığımı izledim.

Her yeri kanlar içindeydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Her yeri kanlar içindeydi. Benim bakmaya kıyamadığım ufaklığıma neler yapmıştılar böyle?

Ulan dünya ahtım olsun bunu yapanların hepsinden bunun hesabını soracağım! Eğer hepsinin götünden kan almazsam benim adım da Egemen Kurt değil!

"E-egemen." Gülce'nin güçsüz çıkan sesi ile kendime geldim.

Hızla doğruldum ve onun yanına gittim. yaklaştığımda irkilince yüreğimde derin bir yana açıldı. Beni ilk gördüğünde bile vermediği tepkiyi şimdi vermesi çok canımı acıttı. Benim yüzümden!

"Korkma Gülce. Bak geldim, güvendesin. Seni almaya geldim." Dediğimde kafasını sallayarak önüne eğdi.

Hızla uzanıp ayaklarını çözdüm. Teline her değdiğimde titrediğini görmek yüreğimdeki yangını daha da ateşlendirdi.

Ayakları serbest kalınca arkasına döndüm ve ellerini de çözdüm.

"Gülce şimdi seni kucağıma alacağım. Korkma tamam mı?" Dediğimde bakışları beni buldu.

Gözlerinde korku ve tedirginlik olsa da uysal bir şekilde başını salladı. Daha fazla düşünüp kendini korkutmasına müsaade etmeden hızla eğildim ve kucağıma aldım.

Bedeni kuş gibiydi. Zaten hafifti ama sanki şu geçen 38 saatte daha da hafiflemişti.

Burnuma kanın karıştığı kokusu gelince dişlerimi sıktım. Gül gibi kokan kız benim yüzümden kan kokuyordu!

Daha fazla düşünmeden bu lanet yerden çıkmak için hareketlendim. Buradan çıktığımda çocukların adamları kapıda topladığını gördüm.

Tam konuşacakken Gülce titremeye başladı. Ona baktığımda adamlara baktığını gördüm.

"Gülce sakin ol sana artık zarar veremezler." Desem de fayda etmedi.

Ağzından kaçan hıçkırıktan sonra kollarımda yığılıp kaldı. Korkuyla bedenim gelirken;

"Gülce." Dedim ama cevap alamadım.

Onu sarstım ama yine bir şey değişmedi. Daha fazla oyalanmamak için adamlarıma dönüp;

"Bu şerefsizleri burada tutacaksınız. Benden haber gelene kadar bağlayın ve bekleyin. Kesinlikle dokunmayacaksınız!" Dedikten sonra arabaya yöneldim.

Arkama bakmadan;

"Burak sen benimle gel." Diye bağırdım.

Çok geçmeden ben kucağımda Gülce ile arka koltuğa yerleştim ve yola çıktık.

DilhunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin