Bölüm +18 sahne vardır. Başladığı ve bittiği yeri belirttim.
İyi okumalar...
Pamir ÜNAL
Kollarımdaki karımın kıpırdanmasıyla uykumdan uyandım.
Gözlerimi açarken yüzümdeki gülümsemeye engel olamadım. Sonunda her şeyiyle benimdi bu kadın. Artık korkmadan, saklanmadan her an yanımda tutabileceğim.
Başımı çevirip göğsüme sığınmış kadınımı seyretmeye başladım. Uyurken o kadar masum oluyor ki bakmalara doyamıyorum.
Sahi ne kadardır seviyorum bu kadını? Ne kadardır bu halde olmayı hayal ediyorum? Daha minicik bir bebekken başımın en güzel belası olacağını biliyordum.
Daha o zamandan beni kendine meftun edeceğinden emindim. Kara prensesim beni yanılmamış ve tam da düşündüğüm gibi olmuştu.
Hala daha tamamen benim olduğuna inanmakta güçlük çekiyorum. Seval'i uzaktan severken en çok hayalini kurduğum şeydi soy adımı alması.
Çok şükür ki olmuştu, hayal ederken bile çekindiğim şey sonunda olmuştu.
Gözüme vuran ışıkla başımı kaldırdım. Ağaçların ardından kızıllaşmaya başlayan göğü görünce gülümsedim.
Bundan sonraki her günüme kadınımla uyanacaktım. Bir de minik bebeğimizle. Elimi usulca Seval'in karnına koyduğumda huzurla gözlerimi yumdum.
Orada bizim parçamız vardı. Hayalini bile kuramadığım şey gerçek olmuştu. Sevdiğim kadının bedeninde aşkımızın meyvesi büyüyordu.
"İnşallah kız olursun babacığım." Usulca fısıldadığımda Seval kıpırdandı.
Onu uyandırmak istemesem de bacağını erkekliğime dayadığı için tüm bedenim bir anda uyandı.
Dün gece Seval çok yorulduğu için onu rahat bırakmış ve kollarımda uyutmuştum. Erkekliğim bu durumdan hiç memnun olmasa da güzelime kıyamamıştım.
Ama şimdi karımı sevmek için hiçbir engelim yoktu.
Başımı Seval'in boynuna gömdüm ve mis gibi kokusunu içime çektim. Tüm hücrelerim onun kokusuna bulanırken nabzının attığı yere uzun bir öpücük kondurdum.
Dudaklarım sanki teninin müptelasıymışçasına benden bağımsız öpücüklerine devam ederken karnının üzerindeki elim de göğüslerine doğru tırmanışa geçti.
Kadınıma dokunduğum an tüm uzuvlarımın üzerindeki hakimiyetimi kaybediyorum. Tenine özlem geçen hücrelerim beni takmadan özlemi gidermek için kendi başına hareket ediyordu.
Dudaklarım kulağının arkasına değdiğinde Seval;
"Pamir." Diye inleyerek kaçmaya çalıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dilhun
General Fiction"Neden böyle yapıyorsun Egemen?" Derken sesim ağlamaklı çıkmıştı. Gözlerim dolu dolu olsa da inatla kendimi tutuyorum. Ağlamayacağım! Egemen bana döndüğünde, kahve gözlerinde gördüğüm kararlılık canımı acıttı. "Anlamıyorsun değil mi Gülce?" "Anlamı...