Seval KURT
Dakikalardır şok olmuş bir şekilde doktorun çıkarken arkasından kapattığı kapıya bakıyorum.
Doktor az önce bana;
"İkiniz de iyisiniz?" Demişti.
Kimden bahsettiğini sorduğumdaysa;
"Bebek iyi endişelenmeyin. Biraz dinlenin." Demiş ve odadan çıkmıştı.
Hala daha dediklerini idrak edemezken, beynime en ihtiyacım olduğu anda beni yarı yolda bırakmıştı. Sanki durmuştu ve içinde tek bir ses bile yoktu.
Ne düşünebiliyor ne de mantık yürütebiliyordum.
Boş boş baktığım kapı açıldığında irkildim. Gülce bembeyaz bir yüzle içeri girdiğinde göz göze geldik.
Bakışlarında telaş, endişe ve korku vardı. O an dışarıdakilerin de haberinin olduğunu anladım.
Abimin ve Pamir'in bildiği gerçeği bir şimşek gibi beynime indiğinde nefesim kesildi. Sonunda tepki vermeye başlayan bedenim nefes almakta güçlük çekmeye başlayınca Gülce hızla yanıma geldi.
"Seval iyi misin?" Derken elimi tutmuş telaşla bana bakıyordu.
Ona cevap vermek istesem de düzgün nefes alamadığım için konuşamadım.
"Doktoru çağıracağım." Deyip ayağa kalkacağı an sıkıca elini tuttum.
Bakışları bana döndüğünde başımı iki yana salladım.
"Tamam çağırmıyorum ama sakin ol ve nefes al." Dediğini yapmaya başladım.
Ciğerlerimi derin ve düzenli nefes almaya zorladığımda yanmaya başladılar. Anlık acı yüzünden gözlerim dolsa da sonunda beni rahatlatacak derin nefesi almayı başardım.
"G-Gülce biliyor musunuz?" Dediğimde sorduğum şeyi anlamış olacak ki başını salladı.
"A-abim." Derken korkuyla titredim.
Verebileceği tepkileri düşünürken bedenim gerilmeye başladı.
"Ne Egemen ne de Pamir abi tepki vermedi. İkisi de donmuş bir şekilde kapının önünde dikiliyorlar. Doktor içeri girebilirsiniz dediğinde ikisi de hareket etmedi." Duyduklarımı sindirmem zaman aldı.
Abimin vereceği tepkiden korkar iken, Pamir'in tepkisiz kalması da canımı sıkmıştı. Belki de bir bebek istemiyordu ve bu haber onu telaşlandırmıştı.
"Seval nasıl oldu bu?" Gülce'nin şaşkın ses tonu ile ona döndüm.
Kocaman açtığı gözleriyle bir bana bir de karnıma bakıyordu. O an orada bir bebek olduğu gerçeğiyle karşı karşıya kaldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dilhun
General Fiction"Neden böyle yapıyorsun Egemen?" Derken sesim ağlamaklı çıkmıştı. Gözlerim dolu dolu olsa da inatla kendimi tutuyorum. Ağlamayacağım! Egemen bana döndüğünde, kahve gözlerinde gördüğüm kararlılık canımı acıttı. "Anlamıyorsun değil mi Gülce?" "Anlamı...