Gülce TURAN
Seval'in sıklaşan hırıltılı nefesleri kulağıma doldukça korkum çoğaldı. Yakalanmaktan çok Seval'e bir şey olmasından korkarken gözlerimi kısıp etrafımı bir kez daha taradım.
Lanet olasıca karanlık yüzünden hiçbir şey gözükmüyordu!
"Gülce beni bırak sen kaç." Seval'in zorla kurduğu cümle ile ona döndüm.
İki büklüm olmuş nefes almak için çabalıyordu.
"Saçmalama Seval! Sen sadece nefes al ve benimle kal, bir yolunu bulacağım." Seval sözümü dinleyip nefesini yoluna koymaya çalışırken düşünmeye başladım.
Egemen'in beni sakladığı gibi ağaca çıkmak geldi aklıma ama Seval bu haldeyken ve üzerimizde bu elbiseler varken imkansızdı.
Silah seslerini duymak için dikkatimi toparladığımda hala daha devam ettiklerini anladım. İlk andaki kadar çok gelmese de hala ses geliyordu.
"Seval iki dakikalığına flaşı yakacağım ve etrafımızda ne var bakacağım." Dediğimde beni onayladı.
Hızla telefonumun flaşını yaktım ve etrafımıza göz atmaya başladım. İleride gördüğüm yaprak birikintileri ile umudum tekrar alevlendi.
"Seval biraz daha iyi misin?" Onu kontrol ederken flaşı kapattım.
"Biraz daha toparladım." Sesinin iyi geldiğini anladığımda korkum azaldı.
"Tamam hadi gel benimle." Deyip elinden tuttum ve ileride ki yapraklara yöneldim.
"Ne yapacağız?"
"Şu ileride yapraklar var onların altına saklanalım." Dediğimde o da hızlandı.
Yaprakların yanına geldiğimizde hızla onları kenara çektim. Altı hafif çamurdu ama yapacak bir şey yok.
"Hadi." Seval gelip uzandı.
Onun üzerini örttükten sonra yanına yattım, elbisem çok açık renk olduğu için dikkat çekmesin diye üzerime altımızdaki çamurdan sürdüm ve yaprakları kapattım.
"Gülce kurtulacak mıyız?" Seval'in kısık ve titrek sesini duyunca ağlamak istedim.
En az onun kadar korkuyordum ama güçlü durmaya çalışıyordum. Seval zaten korktuğu için benim dik durmam lazımdı.
"Elbette ki kurtulacağız." Sesimin umutlu çıkması için çok uğraştım.
Seval bir daha konuşmayınca ürkütücü bir sessizlik oluştu. Bu sessizliği dağıtmak istesem de duyulma ihtimalimiz yüzünden sustum.
Hayvanların çıkardığı sesler yüzünden korkum artmaya başladı. Gözlerimi sıkıca yumup Egemen'i düşünmeye başladım.
Baloda beni dansa kaldırışı aklıma geldiğinde yüzümde istemsiz bir gülümseme oluştu. Onun yanındayken bu denli rahat ve kendim olmak çok güzeldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dilhun
General Fiction"Neden böyle yapıyorsun Egemen?" Derken sesim ağlamaklı çıkmıştı. Gözlerim dolu dolu olsa da inatla kendimi tutuyorum. Ağlamayacağım! Egemen bana döndüğünde, kahve gözlerinde gördüğüm kararlılık canımı acıttı. "Anlamıyorsun değil mi Gülce?" "Anlamı...