İşten çıkmadan önce yapmış olduğum birkaç logoyu mail olarak Ahmet beylerin şirketine göndermiştim. Başım sinirden feci şekilde ağrırken, çantamı ve kabanımı alıp odadan çıkmıştım. Koridorda Derya hanımla karşılaştığımda durmamı işaret etmişti.
"Yasemin bugün çok iyi idare ettin. Seni tebrik ederim. Kardeşim sana bayılmış."dediğinde ben kadına nasıl baktıysam eklemek zorunda kalmıştı.
"Yani demek istediğim seni başarılı bulmuş."
"Teşekkür ederim."diyebilmiştim. Numaramı verdiği için ona bir parça sinirliydim ama bir şey diyecekte değildim.
Asansöre bindiğimizde cevaben sadece gülümsemişti. Diğer mesai arkadaşlarımla sohbet ediyor, patron olmasına rağmen kibirli davranmıyordu. Asansör durduğunda herkes inmiş, ben en sona kalmıştım. Hızla çıkıp taksi çağıracaktım çünkü arabamda sorun olduğu için birkaç gündür bakımdaydı. Babam yenisini vermeyi teklif etse de istememiştim, çünkü arabamı seviyordum ve bekleyebileceğimi biliyordum.
"Yasemin biz seni evine bırakabiliriz istersen taksi bekleme buralarda şimdi."diyen Derya hanım ve eşini gördüğümde minnettar bir şekilde gülümsemiştim.
Arabanın camını açmış, yanımda duruyor benden cevap bekliyorlardı.
"Teşekkür ederim Derya hanım çok naziksiniz. Ama evden önce bir yere uğrayacaktım ve yürüme mesafesi kadar kısa. Düşündüğünüz için teşekkürler, iyi akşamlar."diyerek yürümeye başlamıştım. Aslında bir yere gidecek değildim ama yürümek istemiş, birazda onlara yük olmak istememiştim.
Ellerim cebimde öylece kaldırımda yürüyordum ve yan tarafımdan arabalar geçiyordu. Az ilerde park ve banklar vardı. Oturmayı düşünmüş, biraz hava alıp kendimi dinlemenin daha iyi olacağını düşünmüştüm.
Olduğum yer hem arabalar hemde yayalar için oldukça işlek bir yerdi. Kalabalık insanların sesleri, çocukların gülüşüp eğlenmeleri, arabaların korna sesleri kulağıma geliyordu.
Az ilerimde bir kadın ve kocası olduğunu düşündüğüm adam tartışıyordu. Normalde adetim değildir asla bakıp dinlemem ama adam kadına durmadan hakaretler yağdırıyordu. Kadının aşağılanması içimi acıtmıştı ve durup onları izlemeye başlamıştım.
Kolundan tutup sarstığını gördüğümde oturduğum yerde kıpırdanmış, gidip 'ne yapıyorsun sen' dememek için kendimle mücadele ediyordum. Daha sonra adamın kadına vurduğunu görmüştüm.
Evet, evet resmen kadına vurmuştu pislik herif!!
Bende filmler tabii o anda kopmuştu. Affedemeyeceğim şeylerden biri de kadına şiddetti, hatta şiddetin hiç bir türlüsünü affetmem mümkün değildi. Bir sinirle yanlarına gidip adamın elini tuttuğumda önce şaşırmış, afallamıştı.
"Ne yapıyorsunuz beyefendi?"demiştim dişlerimin arasından. Kadına kaldırdığı eli havada, benimde elim onun elinin üzerinde kalmıştı.
Kadın fırsattan istifade kendini toparlamıştı ve o da bana şaşkın ama minnettar şekilde bakıyordu. Kimse bu adama dur dememişti ama ben kayıtsız kalamamıştım ve ne olursa olsun hiçbir kadın, hatta hiçbir canlı şiddeti hak etmiyordu. Sadece fiziksel şiddetlede bitmiyordu tabii, şiddetin hiçbir türlüsü bana göre normal değildi.
"Sende kimsin be? Sanane benim ne yaptığımdan!"diye kükreyen hayvan herife tiksinerek bakmıştım. Elimi hızla itmişti ve biraz sarsılmama neden olmuştu.
"Oldu ya tabi gücün kadına yetiyor diye ona istediğin gibi vurma hakkını sana kim veriyor Allah aşkına?"diye bağırmıştım sinirle ki üzerime yürümeye başlamıştı. Gözlerindeki ateşin bana zarar vermek için can attığı aşikar olsa da içimdeki feminist yönüm iyice artmış, hormonlarım korkudan çok adrenalin salgılıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİ AŞKA İNANDIR
RomantikDüğün gününde terk edilen bir kadındı o. Yasemin DEMİRCİ.. Hayalleri, duyguları, hissettikleri, hissedecekleri, kaderi ve belki de her şeyi değişecekti o gün. Değişti de... Yaşadığı en büyük acısını tek başına atlatmasına sebep olan sevdiği kadının...