39.bölüm

9.7K 489 557
                                    

      
Sizleri seviyorum canlarım, keyifli okumalarınız olsun 😍❤️


Video; Ufuk Beydemir/ Ay Tenli Kadın..



Ayın gökyüzünde salınışı gibi zihninizde salınır ya; aşk. Öyle parıldar, öyle masum olur. Sadece sizin gökyüzünüze aittir. Sadece sizin için parıldar. Derin bir anlamı olur her gece kendini hissettirişinin. Bir gece hüzünle sarar her bir yanınızı, bir gece mutluluktan bulutlara çıkarır.





       Doğrulup adımı fısıldayana kadar her şey normal giderken, adımı dudaklarından duyduğum an gözyaşlarım istemsizce akmaya başlamıştı.

Odada kimlerin olduğunu, ne olduğunu, kimin ne diyeceğini unutup, birden ona koşup sarılmış, canını yaktığım için geri çekilip, koluna başımı yaslamıştım.

"Yasemin! Sen nasıl.. öğrendin?"diyen Nazlı'nın sesi kadar gözleri de şaşkındı.

     Çınar'a sarılmış öylece dururken herkesi unutmuş olduğum için birden yerimde doğrulmak zorunda kalmıştım. Annesi ve babası olduğunu tahmin ettiğim bir adamda odada dururken, bizim şu halimiz oldukça utanç vericiydi. Ama hem ona duyduğum özlem, hemde adımın dudaklarından dökülüşü; her şeyin ve her kesin gözümde silinmesine neden olmuştu. Ona karşı çekilmiş ve farkında olmadan ona sarılmak, dokunmak istemiştim.

      Utancımdan başımı kaldıramadığım için kimlerin ne bakışla beni izlediklerini görecek durumda değildim. Çınar'ın keyifle sırıtışını fark ettiğimde, gözlerimi devirmiştim.

"Ben bilmediğini bilmiyordum Yasemin'in, özür dilerim Çınar."diyen Deren beni kurtarmaya çalışıyor, dikkatlerin onda toplanmasına neden oluyordu.

"Demek gelin hanım sensin."diyen sesin nereden geldiğini ararken odada bir kişinin daha olduğunu görmemenin verdiği şaşkınlıkla kalakalmıştım.

      Yaşlıca bir kadın odanın bir köşesinde oturuyor, bize dikkatle bakıyordu. Başında tıpkı Çınar'ın annesinde olduğu gibi başörtü vardı. Kadının yüzünde dövmeyi andıran bir şey vardı ve gözleri siyahlara bürünmüş kadar karaydı. Kadının ürkütücü bir havası vardı. Gözleri karşındakini minicik edene kadar küçümseyecek yapıya sahip bir şekilde bakıyordu.

      Üstümde bakılmadık bir yer bırakmadıktan sonra tekrar gözlerime bakmıştı. Kadının kim olduğunu bilmiyordum ama ondan hoşlandığımı söyleyemezdim. Bende hissettirdikleri güzel şeyler değildi.

"Evet, hala kız arkadaşım. Bilmediği için, beni merak edip gelmiş. Şimdi dinlensinler, daha sonra tanışırsınız."dedikten sonra Çınar ayağa kalkmak için oldukça çaba sarf ettiğinde, hepimiz yardım etmek istemiştik ama kimseyi kendine dokundurtmamıştı.

"Ben halledebilirim. Anne sen arkadaşlarıma odalarını hazırla. Ben Yasemin'le birazdan gelirim. Nazlı sende mutfağa gidip bir şeyler hazırlar mısın?"dedikten sonra babasına dönüp konuşmuştu.

"Baba izninle."diyerek başıyla selam verip, babasının başıyla onay vermesiyle anlamadığım bir anlaşma yapmış gibiydiler.

     Babasının bize gururla baktığını görebiliyordum. Sanki yıllardır Çınar'ın yanında birinin olmasını bekliyormuş gibiydi. Belki de oğlunun sevgisini yüreğinde hissetmiş olabilirdi.

BENİ AŞKA İNANDIR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin