Sizden aldığım cevaplardan yola çıkarak bir şeyler yaptım. Umarım beğenirsin.
S/A Mikaelson, Klaus Mikaelson'ın ikiz kız kardeşi. Onun gibi köken bir melezsin ama seni ondan ayıran çok başka bir özelliğin daha var. Sen artı olaraktan geleceği görme yeteneğine de sahipsin. Bu özelliğini sevsen de bazen hiç de hoş olmuyordu. Mesela birinin öleceğini bir önceki günden kulağına çalınan ölüm melodisinden anlayabiliyordun.
Bir gün New Orleans'taki evinizdeyken bir rüya görmüştün. Masmavi gözler, siyah saçlar, keskin çene hatları ve kan gölü. Uyandığında hafızana kazınan simgelerdi bunlar. Görme yetinle alakalı olduğunu anlamıştın. Zaten bu rüyayı yıllardır belli aralıklarla görüyordun ama ne anlama geldiğini bilmiyordun. Rebekah'ya anlattığında o kişinin senin sonsuz aşkın olacağından bahsediyordu. Freya ise bunun her şeyin işareti olabileceğini söyleyip Rebekah'nın senin beynini yıkanmasına izin vermiyordu.
Üzerindeki pijamaları değiştirmeden gözlerini ovuştura ovuştura aşağı indin. Aşağıda Klaus, Elijah, Hayley ve Marcel bir şeyler konuşuyorlardı, pek ilgilenmedin. Koşarak kucağına atlayan Hope ile diğerlerine günaydın diyip mutfağa girdin. Kol, kendine ekmek arası yapmış yerken sen de hem kendine hem de Hope'ye bir şeyler hazırladın ve oturdunuz.
"Dışarıda ne oluyor, Kol?"
"Bilmiyorum ki. Sadece Mystic Falls'a gitmekten falan bahsediyorlardı."
"Mystic Falls mu? İlginç."
Hope'nin yemesine yardım ederken yanaklarına öpücükler bıraktın.
"Baba bir şey karıştırıyor sanırım, ha?"
Hope ne dediğini anlamamış sadece sana gülücükler yollarken Kol da Hope ve seni güldürmeye başlamıştı. Birinin seni çağırdığını duyana kadar bu böyle devam etmişti. Ayağa kalkmış, Hope ile Kol'u ardında bırakıp mutfaktan çıkmıştın. Dışarıdaki kalabalığa Freya ve Rebekah'nın da katıldığını fark ettin. Bir de herkes normalken senin pijamalarla takılman vardı.
"Evet, dinliyorum."-sen
Klaus yanına gelip elini omzuna attı.
"Şöyle ki ikizim felaketler üst üste geliyor."'Kl
"Oh ne güzel! Yine boş durmayacağız anlaşılan."-sen
"Maalesef, kardeşim."-E
"E noldu peki?"-sen
"Şehirdeki cadılar, kurtlar ve vampirler birbirlerine girmişler. Birçok yerde kan dökülüyor."-E
"Ayrıca Mikael'ın da dirildiğini duyduk."-R
Dehşetle Klaus'a baktın. Doğru olduğunu teyit etmek için kafasını salladı. Gözlerini sabırla kapadın ve derin bir nefes aldın.
"Cadılarla ben ve Vincent ilgileneceğiz. Ayrıca Kol da Davina ile görüşecek."-Freya
"Vampirleri de ben, Elijah ve Rebekah halledeceğiz. Beni dinlerler. Bir de kökenlerle bir olduğumuzu görürlerse sakinleşirler diye düşünüyorum."-Marcel
"Sadece umut ediyoruz tabi."-R
"Ben de Jackson'la kurtları dize getiririm. Beni kendilerinden biri olarak görmeleri gerekiyor. Bunu sağlayacağım."-Hayley
"O zaman sen ve ben de Mikael olayıyla ilgileneceğiz, doğru mu?"-sen
Klaus'a bakarak söylediğin sözler üzerine ikizin sana gülümsedi. Yüzündeki bu ifadeyi biliyordun, kesinlikle yolculuğa çıkacaktınız.
"Her zamanki gibi haklısın, S/A. Biz Mystic Falls'a gidip Salvatorelerden bize ait olanı alacağız."-Kl
"Salvatoreler de kim?"-sen
ŞİMDİ OKUDUĞUN
IAN SOMERHALDER İLE HAYAL ET
FanfictionMaviş gözlü aşkımız Ian ile vakit geçirmek istiyorsanız sizi kitabıma bekliyorum. Bu arada Ian'ı Damon olarak da göreceksiniz çoğu kez. İçeride çok güzel Damon Salvatore<3 serilerimiz var, okumadan geçmeyin :) Önemli! Benden habersiz kopyalanması v...