B.8

412 32 10
                                    


Odaya girdim. Elindeki şişeyi kafaya dikmişti. Yavaşça yatağa yaklaştım. Yanına dikiş ipi vardı. İğne ve ipi elime aldım. 

-Tamam hazır mısın ? 

-Sadece yap gitsin dedi. İğneyi derisine batırdığım da beni canım acıdı. Onunki de acıyordu. Titreyen dudağından fark ediyordum ama ne bağırdı, nede bir tepki verdi. Elimi hızla tuttum ve dikmeyi bitirdim. Sargı bezini aldı. 

-Sarıyorum dediğimde kafa salladı. Kolunu sardım. Kolunu sardığımda işim bitmişti. Ne yapacağımı bilemeden bir saniye orada oturup kaldım. 

-Ne yapacaksın Kang'ı ? dedi yavaşça yerimden kalkarken. 

-Öldüreceğim dedim. Son 3 ayımı onun için para biriktirmeye harcamıştım. Sayısız telefon çalmıştım. Hatta Min Ho ile beraber bir araba bile çalmıştık. Sonunda onlara gelmiştim çünkü Kang'ı bana getirebilecek biri varsa oda onlardı. 

-Kang konusunda söz veremem. Adamı daha önce gören olmadı. Hakkında hiç bir şey bilinmiyor. Sadece adamları tanınıyor. Onlar bile Kang'ı görmemiş 

-Onu araştırmışsın. Bende araştırdım Jiyong. Biliyorum ama siz beni ne kadar ona yaklaştırırsanız o kadar iyi. Sizi tehlikeye atacak bir şey yapmam. Bana sadece ufakta olsa bir yol açın. Ölsem de onun canını almadan ölemem dedim ve odadan çıktım. Aşağı indiğimde herkese veda ettim ve dışarı çıktım. Yarın tekrar gelecektim. Zaten her türlü dışarıda yatacaktım. Bu yüzden uzaklaşmama gerek yoktu. Deponun merdivenlerine oturdum ve kafamı merdivenlerin kenarına yasladım. 3 aydır dışarıdaydım. Kiraya verecek parayı da biriktirmek istediğim için evden çıkmıştım. Zaten bir eve ihtiyacım yoktu. Ji Hyuk olmadan önemsizdi her şey. Bütün gece uyumadığım için uykum vardı. Gözlerimi kapattım. 


-JİYONG---

-O kız ne yapıyor orada ?  dediğimde Seunghyun yanıma gelip ufak camdan baktı.

-Uyuyor 

-Hyung dedim ama doğruyu söylüyordu. Uyuyordu. Hepimiz tüm gün ayakta olduğu için berbat bir haldeydik. Ji Eun ile uğraşacak halim yoktu. 

-Hava -3 derece dedi Bom. Seunghyun'a yaslandığında oda dışarı bakıyordu. 

-Onu içeri alalım 

-Nerede yatacak ki ? dedi Jennie

-Bir kişi tek yatıyor dedi Dae ve herkes bana döndü. 

-Ne yani bir kızla aynı oda da mı kalıyım ? dedim sinirle. Herkes suratıma baktı. 

-Kanepede yatar diye ekledim odamı kimseyle paylaşmazdım. Seunghyun'da Bom'la çıkmadan önce odasını tek kullanıyordu. Banane

-İyi tamam kanepe de yatar Ri onu içeri davet et dedi Seunghyun. Ri dışarı çıkarken pencere döndüm tekrardan. 


Jİ EUN

-Nuna diye seslendiğinde Ji Hyuk diyerek kalktım ve etrafıma bakındım. Ri'yi gördüğümde korkuyla kendimi merdivenin korumalıklarına yapıştırdım. 

-Hey dedim yanıma oturdu. 

-Kalacak bir yerin yok mu ? dediğinde yavaşça kafamı salladım ve karşıdaki boş araziye baktım. Eliyle omzumu dürttü. 

-İçeri gelebilirsin. Kanepede yatman konusunda anlaştık. Yanii dedi uzatarak. Kafamı iki yana salladım. 

-Gerek yok kimseye yük olmak istemiyorum

-Nuna içeri de 17 kişi kalıyoruz. Yani sorun yok. Hem kanepede yatacaksın dedi ona baktım. Uykusuz gözüküyordu. Kanlı üzerini hala değiştirmemişti. 

-Sorun yok gerçekten nuna. Hadi gel. Seni bu havada burada bırakamayız dedi ve ayağa kalkıp elini uzattığında tuttum ve beni oturduğum yerden kaldırdı. Gülümsedim ve peşinden içeri girdim. İçeri girdiğimde Jiyong merdivenlerden çıkıyordu. Kızlar ise çoktan üzerine üniforma geçirmişti. 4'ü de karşıma dizildi. 

-Unnie biz okula gidiyoruz. Geldiğimizde görüşürüz dediler ve hepsi çıktı. Herkes çoktan ayaklanmıştı. Jin Wo ve Seung Yoon kapıya doğru gitti. 

-Dikkatli olun dedi Taeyang onlara ikisi de onayladıktan sonra çıktı. Hepsi merdivenleri çıktığında salondaki kanepeye oturdum. Bir kaç dakika sonra aşağı Dara indi. Elinde bir yorgan ve yastık vardı. 

-Al bakalım. Üşüme burada. Yat biraz dinlen 

-Teşekkür ederim dedim bana bakıp gülümsedi ve tekrar yukarıya çıktığında kendimi kanepeye attım. Tanrım sonunda yumuşak bir yerde yatmak güzeldi. Sonunda çatısı olan bir yerde yatmak güzeldi. 





ÇETEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin