ÇETE

B.89

Medya bizim üçlü 💕

Arabayı park ettik ve aşağı inerken elbiseyi çekiştirdim. Haru kendine uzun elbie almıştı tabi rahattı. Bu siyah elbiseyi almam için bana dakikalarca dil döktü. Geç kalmasaydık bunu asla kabul etmezdim ama uzun tatilimizde bunalıp kestirdiğim saçlarımla gayet güzel duruyordu.

-Evet girelim

-Girelim dedi Haru ve büyük salona girdik. Salon beklediğimden de kalabalıktı. Bu kadar tanıdıkları olduğunu bilmiyordum. Salona en son girenler olduğumuz için olsa gerek herkes bize dönmüştü diye düşünürken sebebin bu değil tam yemin töreninin ortasına denk geldiğimiz için olduğunu anladım. Üçümuz şok halinde hala kapıda dikilirken tüm salonda o halde üçümüze bakıyordu. Hyorin bu garip sessizliği bozmam için kolunu mideme kadar soktu. Elimi havaya kaldırdım ve gülümsemeye çalıştım.

-Selam.. şey biz geldik

-Senin yapacağın işe sokayım ben dedi sessizce Hyorin.

-Yah gelemezsiniz sanıyordum dedi Bom ve Seunghyun'u orada bırakıp kırmızı halıda bize doğru yürüdü ve hepimize bir anda sarıldı.

-Unnie.. anladım biraz delilik var da neden oradan iniyorsun hem de yemin ederken? diye fısıldadım. Bizden ayrılıp şaşkınlıkla suratımıza baktı.

-Ah doğru ben geri gideyim. Kızlar şurada dedi bize 4lüyü gösterip

-Şu yemini edip geliyorum dediğinde rezil olmuş bir şekilde kafamızı eğip kızların yanına geçtik. Kendimize strateji belirlemiştik. Jiyong'dan kaç. Tamam ben belirlemiştim çünkü yüzüne bakarsam ya her şeyi bir anda öterdim ya da ağlamaya başlardım. Zaten Seunghyun yemin ederken hüngür hüngür ağlamaya başlamıştım. İkisi dans ederken herkes yanımıza gelmişti. Hepsini hızlıca öpüp Jiyong gelmeden ortalıktan tüymüştüm. Lavabodan çıkıp kenardan bizimkilerin olduğu yere baktım. Jiyong gelmişti. Bae Hyorin'i dansa kaldırmış ve Haru ile çocuklarda garip bir sessizlikle dans edenleri izliyordu.

-Yani gizliden gizliden birini mi kesiyoruz yoksaaaa biriyle aynı ortamda mı olmak istemiyoruz ? Ah şu romantik dans ortamından kaçmak istemekte bir olasılık dediğinde kafamı kaldırdım. Uzun boylu herifin tekiydi.

-Hepsinden biraz biraz dediğimde güldü

-Ben Joon Gi

-Ji Eun desim uzattığı elini tutarken. Ri bu sırada Haru'yu dansa kaldırıyordu. Baya bir cesaret toplaması gerekmiş gibiydi.

-Eğer dans ortamından kaçma isteğin hem kestiğin hemde aynı ortamda olmak istemediğin adamsa sana yardım edebilirim

-Nasıl? Dediğimde elini bana uzattı.

-Benimle dans eder misiniz hanımefendi ?

-Aslında bu pek iyi fikir değil

-Hadiii ama şurada ablam var ve biriyle dans etmediğini görürse bu sefer beni öldürür. Beni düğünlere bu yüzden getiriyorda dediğinde kahkaha attım. Aslinda bu fikir Jiyong'u benden biraz uzak tutardı.

-Sadece bir dans

-Kesinlikle dediğinde elini tuttum ve piste doğru çıktık. Elini belime koyduğunda bende omzuna koydum.

-Yani bir kız arıyorsun?

-Ablam arıyor. Asla gay olduğumu kabul etmiyor dediğimde ağzım beş karış açık kaldı.

-Bu kadar şaşırma dediğinde kendimi toparladım.

-Hayır ona şaşırmadım. Sadece bütün yakışıklı erkekler gay mi olmalı ? Diyerek toparlamaya çalıştığımda güldü. Jiyong Jenni'yi dansa kaldırıyordu.