Akaashi Keiji

1.3K 76 53
                                    

-Akashi Keiji ile yılbaşı-

"Bana yardım etmeyi düşünüyor musun?" Mutfaktan başını çıkartarak koltukta oturup voleybol maçlarını inceleyen kocana baktın.

"Birazdan gelirim."

"Bir yıl sonra herhalde!" Kendi kendine söylenerek yeniden bütün vücudunu mutfağa çevirdin. (bu konu hakkında kötü bir esprim olurdu ama kitabı terk etmenizi istemiyorum)

"O kadar tembel birisi değilim." Vücudunu doğrulttu ve elini ensesine götürüp biraz masaj yaptıktan sonra mutfağa senin söylenmenden birkaç dakika sonra girdi.

"Evet değilsin ama bazen olabiliyorsun. Mesela voleybol maçını inceledikten sonra gözlerinden uyku akıyor." Hafifçe gülümsedin ve kocana yaklaşıp parmak ucuna çıkarak onun yanağına ufak bir öpücük kondurdun.

"Sana Bokuto'yu yemeğe çağırmayalım demiştim. Ona nasıl yemek yetiştirmeyi düşünüyorsun?"

"Mükemmel eşini fazla hafife alıyorsun," hadi itiraf edelim, ne kadar mükemmel olursan ol, Bokuto gibi birisini doyurmak için mutant olmak gerekiyor. "Doymazsa evden atarız."

Ama asla sorun odaklı birisi olmadın.

"Beyninden nelerin geçtiğini bazen anlamıyorum."

"En azından senin gibi etrafa boş gözlerle bakmıyorum." Yüzüne bir gülümseme oturttun ve patatesleri soymaya başladın. "Sanki dünyaya gelme nedenini hala anlayamamış gibi bakıyorsun. Ben neredeyim? Buraya nasıl geldim? Etrafımdaki insanlar kim? gibi."

Akaashi bu dediğine güldü ve ellerini yıkayarak sana yardım etmeye koyuldu.

Bir kaç saat sonra mutfaktaki işleriniz bitmişti. Yorgunlukla kendinizi oturma odanızdaki koltuğa attınız. Bu yorgunluğunuzun daha vücuttan atmanıza izin vermeyen Bokuto, siz daha onun Bokuto olduğunu bilmiyorsunuz, zile alacaklı gibi basmaya başlamıştı.

Derin bir nefes vererek Akaashi'nin göğsünden kalktın ve yüzünün önüne gelen saçını arkaya atarak kapıyı açmak üzere hole doğru yürümeye başladın. "Arkandan atlı mı geliyor, ne bu acele Bokuto?"

"Hayır ama at getirdim, nasıl?" Bokuto'nun şaka yaptığını düşünüyordun. Tabii ki arkadan bir kişneme sesi gelene kadar. Gözlerini sonuna kadar açarak Bokuto'nun arkasına baktın.

"Onun burada ne işi var?!"

"Ne? Yılbaşında at keseriz diye düşünüyordum? Kötü mü etmişim?" Gözlerini büyüterek sana bakan baykuşu arkanda bırakarak oturma odasına geri döndün. "Atları sevdiğini sanıyordum!"

"Evde değil!"

"Ama evde daha güzellerdir!"

"Hiç sanmıyorum!"

-Eğer Bokuto'nun işi çıktığı için gelemeseydi-

"Az daha yılbaşında bizi rahat bırakmayacak bir baykuş evimize geliyordu." Derin bir nefes verdikten sonra konuşan Akaashi'yi kollarının arasına aldın.

"Öyle düşünme, eminim daha eğlenceli geçebilirdi."

"Ama bu kadar sakin olmazdık ya da bu kadar rahat." Kocanın siyah saçlarını okşamaya başladın. Bir yandan da onu dinliyordun.

"Bu konuda haklısın ama herkesin senin kadar sakin olamayacağını anlaman gerekiyor artık." Saçlarına bir öpücük kondurdun.

"Ya da Bokuto'nun herkesin onun kadar heyecanlı ve enerji sahibi olmadığını anlaması gerekiyor."

"Of, yeter be! Bokuto da, Bokuto... Yılbaşımı o baykuşu konuşarak geçiremem Akaashi Keiji." Oturduğun yerde dikleştiğin için kollarında yatan bebeğin düzeni bozulmuştu. Seni geri aşağıya çekerek yatmanı sağladı.

"O zaman saçımı okşamaya devam et."

imagine haikyuuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin