soft universe

777 22 19
                                        

-Sen bir katilsin.-
—Yumuşak Evren—
—-Sugawara Koushi—-

Gözleri... İmkansızdı ama kıpkırmızıydı. Elleri yumuşacıktı ama birisi eğer o ellerin kendisinin üzerinde gezindiğini hissederse taş kesilirdi. Hayatı; siyah, beyaz görürdü ve başkalarının da bu şekilde görmesinde bir sakınca bulmazdı.

Onu sokaklarda, sabahları göremezdiniz. O, avlanmak için günün en güzel saatini beklerdi. Sabahları normal bir insanın hayatını yaşayarak saklanırdı. Hiçbir zaman vakit geçirmek için bir eve veya eğlenmek için herhangi bir materyale ihtiyaç duymadı ama günün birisinde sevilmeye ihtiyaç duydu.

Gözleri ilk kez Sugawara Koushi'nin üstüne dikildiği zaman kaldı öylece. Nasıl birisiydi o ki kendisi gibi duygusuz olan bir insanın kalbine bütün bu duyguları yaşatmıştı. İşte o zaman dünyayı tüm renkleriyle gördü ya da sadece Sugawara'yı... Onunla konuşabilmek için çok asosyaldi ama ne zaman onunla göz göze gelse içinde kendisine karşı bir inanç doğuyordu.

O, geceleri aynı kişi olmaya devam etti. Her gece çığlıkları dinlemeye ve bundan zevk almayla devam etti. Belki de sabahları giydiği kıyafetlerin rengini değiştirmişti ama geceleri hala aynı siyahın tonu hakimdi bedeninde. Gözlerinde hala aynı ifadesiz bakış dolanıyordu. Elleri hala eskisi vicdansızdı.

'''

Saçların yüzüne vurmaya devam ederken yaralı gencin peşinden koşmaya devam ediyordun. Gözlerin adeta bir şahin keskinliğinde onun üzerinde buluşuyordu. 'Bu kadar şey bilirken kaçamaz.' Aklından geçirdin. Onu kıstırmak üzere başka bir yola geçtin. Hıçkırıklarının sesi, duyamayacağın kadar alçaldı ama bunun tek nedeni, senden kaçan çocuğun seni atlattığını sanmış olmasıydı ama sen, onu bu kadar fazla şey bilirken bırakamazdın.

Birinci kattan atlayarak onun önünü kestin. Hızlı bir şekilde silahını kaldırıp onda doğrulttun. "Sana kaçmamanı söyledim." Titreyerek bir kaç adım geriledi. "B-ben özür dilerim! Gerçekten kimseye söylemeyeceğim." çaresizce ellerini kendisine siper ediyor ve senden affedilme bekliyordu.

"Şşş, çok ses çıkartma. Her an herkes gelebilir." Ona gülümseyerek göz kırptın. Siper ettiği ellerini indirdi ve temkinli bir şekilde sana bakmaya başladı. "Seni neden bırakmalıyım? Beni herhangi bir caddede görebilirsin, garip davranırsın ve insanlar şüphelenmeye başlar."

ha yani 100 km maraton koşusu yapar gibi koşmanız sorun değil.
ALOO
BU SAYFANIN ADMINI YOK MU YA
S2S VAR S2S

Yeniden konuşmak için ağzını açmıştı ama daha fazla bahane alamazdın. Acımasızca tetiği çektin ve onu vurdun. Titreyen bedeni yere düştüğü zaman sokağın başında duran ve şaşkınlıkla düşen bedene bakan gümüş saçlıyı gördün. "Kardeşim!"

Sugawara'nın kardeşini mi öldürdün?

′°′

Pekala yıllar geçmişti ve Koushi, kardeşini ondan aldığın için günden güne içindeki nefreti daha da büyütüyordu. Senden intikam alabilmek için kendi kendini eğitiyordu.

ebabil, s2 tuttuk.

Gerçekten iyi bir duruma gelmişti ama sen de yerinde saymıyordun. Koushi için üzülmüştün, onun hep daha farklı olduğunu düşünmüştün ama her an ecelin olabilme kapasitesine sahip birisi için duygu beslemek istemedin. Zaten liseden sonra onu bir daha görmedin ama adını çok duydun.

Açıkçası endişeleniyordun. Onunla yüz yüze gelmekten, karşılaşacağın yeni Sugawara'dan ürküyordun. Eskiden onu tanımadığın için onun hakkında bazı araştırmalar yapmak zorunda kalmıştın ve bunlar, pek de öğrenmeyo tercih edeceğin türden değildi. En azından kardeşinden nefret etmesini falan diledin ama ne zaman bunu düşünsen sen, onu fark edip kaçtıktan sonra gözlerinde bulunan saf üzüntüyü unutamıyordun.

O zaman çok saf gelmişti sana göre ama zaman geçtikçe onun adını bu tür işlerde daha çok duymaya başladın. Artık düzenli olarak takıldığı yerler vardı, duyduğuna göre etrafında kimseye ihtiyacı yoktu ve kendisini çok geliştirmişti. Bazı teçhizat gelirlerinin yolunu kesmişti, çoğu kişinin işini bozmuştu. O, çok değişmişti. Kesinlikle sana acımayacaktı.

hadi bir kırk yıl da bunun devamını bekleyelim.
yazar çıldırdı
bam
bam
bam

imagine haikyuuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin