"Çukurun güneşi"

67.Bölüm

Akın ağır yaralanmıştı hemen hastaneye kaldırdılar,ameliyata aldılar Güneş'te diğerleri ile birlikte ameliyathanenin önünde bekliyordu.
Güneş bi an ayağa kalktı.

Yamaç:Ne oldu Güneş?
Güneş:Babam,babam kaldı.
Yamaç:Yoksa o da mı?
Güneş:Onun'da sandalyesinin altında bomba vardı.
Yamaç:Tamam,tamam Güneş sen sakin ol tamam mı haledicez.

Yamaç hemen Yasmin'i alıp Emmi'nin yanına gittiler.
Onlar gittikten 2 saat sonra ameliyathaneden doktor çıktı.

Ayşe:Ne oldu doktor bey oğlum iyi mi?
Doktor:Bilinci yerinde fakat son 48 saat kritik.
Güneş:Peki görebilir miyiz?
Doktor:Evet görebilirsiniz.
Ayşe:Ben birinci görmek istiyorum lütfen.

Ayşe yerinde duramıyordu hem ağlıyor hem de Akın'ın yanına girmişti.

Sonra Karaca sonra Sultan hepsi sıra sıra girmişti Akın'ın yanına,Güneş kalmıştı bi tek.

Güneş odanın kapısının önüne geldi ve göz yaşlarını tutmaya çabalıyordu,sıkıca kapadı gözlerini ve açtı.
Kapının kolunu tuttu ve açtı. Akın hemen kafasını o tarafa çevirdi ve Güneşi görünce gülümsedi.

Akın:*gülümser* Güneş..sen iyi misin,sana birşey olmadı dimi?

Güneş yatağının yanında duran tek kişilik koltuğa oturdu ve Akın'ın elini tuttu.
Güneş hiç birşey söylemedi kafasını Akın'ın eline yasladı ve göz yaşlarını serbest bıraktı.

Akın:Güneş?

Akın'ın eline Güneş'in göz yaşları akmıştı.

Güneş:Korktum..seni kaybederim diye.

Akın Güneş in elini bıraktı ve saçını okşadı.

Bir süre sessiz kaldılar. Güneş kafasını kaldırdı,göz yaşlarını sildi ve gülümsedi.

Güneş:Sen iyisin dimi?
Akın:İyim,iyim.

Güneş:Bir şeye ihtiyacın var mı?
Akın:Yok..
Güneş:*gülümser ve Akın'ın elini öper*
Akın:*gülümser* Aslında var.
Güneş:Ne istiyorsun söyle hemen yaparım yada getiririm.
Akın:hmm...Buram'da yara varda en çok orası ağrıyor *dudağının kenarını gösterir*

Güneş hafifçe güler.

Güneş:eeee...
Akın:Bana dediler ki bir tek sen acısını alırsın.
Güneş:Öyle mii?*gülümser*
Akın:Evet.

Güneş ayağa kalktı ve Akın'a doğru yaklaştı ve dudağının kenarını hafifçe öptü ve geri çekildi.

Güneş:Şimdi nasıl?
Akın:Geçti valla *gülümser*

İkiside gülerler.

Güneş Akın'ın elini tutup tekrar öper.

Güneş:Benim gitmem gerek..babamın yanınada gitmem gerek söz veriyorum senin yanına gelicem yine tamam mı?
Akın:Beni merak etme Güneş..
Güneş:*hafifçe gülümser ve Akın'ın gözlerinin içine bakar* Seni seviyorum.
Akın:Bende seni seviyorum. *gülümser*

Güneş odadan çıktı ve Sultana babasının yanına gideceği hakkında söylemek istedi.

Güneş:Sultan anne ben babamı görmeye gidiyorum sonra hemen gelirim tamam mı?
Sultan:Tamam kızım sen git babanla ilgilen biz buradayız.

Güneş hafifçe gülümsedi ve gitti.

Emmi gayet iyidi fakat hastalığı daha da kötüye ilerliyordu,Güneş onu eve götürüp yemek hazırlamıştı fakat oturma odasına gittiğinde babası yoktu ve dış kapı ağızına kadar açıktı.
Güneş hemen çıktı ve Emmi'yi aramaya başladı.
Etrafa Emmi'yi gören var mı diye soruştururken onu Çukurun bi başka kahvenin önünde ayakta durduğunu ve etrafa bakındığını görüp hemen koştu yanına.

Güneş:Baba,senin ne işin var burada?Sana sıcacık yemek hazırladım.
Emmi:Kızım işim var sonra yerim.
Güneş:Ama baba olmaz böyle hadi gel evimize gidelim.

Güneş Emmi'yi kolundan tuttu fakat Emmi çekildi.

Emmi:Bırak kızım,istemiyorum dedim ya.
Güneş:ama-

Diğer taraftan Aliço geldi.

Emmi:Aliço,neredesin sen her yerde seni aradım.
Güneş:Aliço,ne oluyor ?
Emmi:Yok birşey kızım hadi sen git..hadi,hadi
Güneş:Ya ne oluyo baba.
Emmi:Git kızım benim Aliço ile bir işim var hadi.
Güneş:off..*aliço'ya bakar* Aliço babam sana emanet.
Aliço:Tamam,tamam Emmi bana emanet.

Güneş onların yanından uzaklaştı ve  evine gitti üstünü değiştirdi,hastaneye gidecekti fakat araba yoktu diğer çocuklardan onu götürmesini istese olmazdı onların işi vardı patlayan yerleri düzenliyorlardı.

Yürümekten bir şey olmaz diyerek tek başına ilerledi.

Hastane ne uzak nede yakındı 'Koçovalıların hastanesi' sadece biraz Çukurun dışındaydı. Güneş tek başına yürürken bir araba durdu yanına ama o aldırmadan ilerlemeye devam etti.

Feyza:Güneş!

Güneş adını duyduğu an arkasını döndü ve Feyza'yı gördü,Feyza gülümsüyordu ve Güneşin yanına gitti.

Feyza:Nereye Güneş,böyle tek başına?Senin için tehlikeli değil mi?
Güneş:Yok ya ne tehlikesi...sizin burada ne işiniz var Feyza hanım?
Feyza:Şey ben buradan araba ile geçiyordum da...seni gördüm. Seni gideceğin yere bırakalım mı?
Güneş:Yok ben giderim zaten yaklaştım.
Feyza:Olmaz Güneş..hadi gel..kırma beni. *gülümser ve Güneşi kolundan tutar*
Güneş:Tamam o zaman.

Feyza ile Güneş arabanın arka koltuğuna oturdular.

Feyza:Nereye gidiyorsun?
Güneş:Hastaneye..
Feyza:Birisine birşey mi oldu?
Güneş:Akın yaralandı.
Feyza:Akın...öyle mi..tamam gidelim.

Güneş hastanenin yerini söyledi ve şöför arabayı sürmeye başladı,kısa süre içinde hastaneye geldiler Güneş inmeden önce Feyza'ya baktı.

Güneş:Teşekkür ederim Feyza hanım.
Feyza:Ne demek canım *gülümser*
Güneş:*hafifçe gülümser ve arabadan iner*

Güneş hastaneye girerken Feyza'nın arkasından konuşur.

Güneş:Bu ne samimiyet ya? Canım,cicim...

Güneş diğerlerin yanına gitti ve Akın'ın durumunu sordu.

Güneş:Akın iyi mi?
Yamaç:İyi,iyi doktor demin herşeyin iyi olduğunu söyledi *gülümser*

Güneş'te çok mutlu olur ve Yamaç'a sarılır.

Feyza:İyi olduğuna sevindim...Akın'ın.
Güneş:Feyza hanım?
Feyza:Bende gelmişken bir geçmiş olsun demek istedim.
Güneş:Evet buyurun.
Sultan:Hayır olmaz..Akın şu an uyuyor.
Feyza:Öyle mi?Peki sonra gelirim.

Feyza tam arkasını dönüp gidecekken yine onlara karşı döner.

Feyza:Güneş sadece ikimiz kantinde sohbet edelim mi?Önemli birşey söylemek istiyorum.
Güneş:*yamaç'a ve sultana baktı sonra bakışlarını Feyza'ya çevirdi*
Feyza:Uzun sürmeyecek...
Güneş:T-tamam.

İkisi birlikte kantine inerler. Feyza bir masaya oturur Güneş'te çay almaya gider.

Çayları getirdikten sonra masaya koyar ve oturur.

Güneş:Söyleyeceğiniz önemli şey nedir?
Feyza:Sana iki sorum var Güneş..Akın hakkında...sen iyi bir kızsın seni üzülmeni istemem. 

Güneş:Neden üzülecekmişim ki?
Feyza:Akın'ı gerçekten seviyor musun?
Güneş:Evet seviyorum...Peki bu beni üzecek şey ile ne alaka anlamadım?

Feyza:Akın...geçmişte çok kötü şeyler yaptı...Güneş...
Güneş:Ne yapmış?
Feyza:Bunu söylemek bana düşmez...ona sor.
Güneş:Feyza hanım...anlamıyorum..
Feyza:Elinde kimin kanı olduğunu sor...
Güneş:Ne?
Feyza:Ben gidiyorum çay için teşekkür ederim *gülümser ve gider*

...
Okuduğunuz için teşekkür ederim 😊