43.Bölüm

801 29 6
                                    

Herşey yolundaymış gibi bir de Erdenetler çıkmıştı. Akın bazen anlatıyordu Güneşe neler yaptıklarını sonuçta Yamaç amcasına yardım ediyordu,sık sık görüşüyordular zaten ikiside barışmışlardı da. Arada Güneş Koçovalıların evine akşam yemeği için gidiyordu bazen Akın'da Güneşin evine akşam yemeği için gidiyordu. Koçovalıların evi her zamanki gibi gergin olsa da bazen kahvede bile buluşuyorlardı,başka yerlere de gidiyorlardı ama bu vakitler pek zaman olmuyordu buluşmak için. Akın Yamaça yardım etiğinden beri çok zaman ayıramıyordu Güneşe ama elinden geleni yapıyordu buluşmaları için ,Güneşte Yamacın yanındaydı ona güveniyordu.

Güneş Çukura inmişti.Muhittin abi'nin dükkanın önüne oturdu ve Akını bekledi,bu gün buluşmaları gerekiyordu.

Akın'ın biraz işi vardı onu hemen halledip gelecekti yanına...öyle demişti Güneşe.

Akın Remzi ile buluşacaktı sinirlerini bozuyordu bu vakitler. Tehdit ediyordu,hep arıyordu Akını. Akın'da artık ne istediğini öğrenmek için buluşacaktı. Bir terk edilmiş binaya girdi ve Remzi'yı etrafa bakınırken gördü. Yavaşça arkasından geldi ve omuzundan tutup duvara yasladı ve elindeki bıçağı boynuna dayadı.

Akın:Ne oldu lan?Remzi?Atıp tutuyordun.
Remzi:Beni yanlış anladın.
Akın:Ne?Neyi yanlış anladım?
Remzi:Ceza evinden çıktım kimsem yok....Çukura gittim Metinler kovdu-

Rıza konuşurken bi taraftan Cumali'nin sesi gelmişti.

Cumali:Akın!

Akın hemen elindeki bıçağı Remzi'nin boynundan çekip arka cebine koymuştu. Cumali onları bulmuştu.

Akın:Amca?

Cumali bi Akın bi Remzi'ye baktı.

Cumali:Ne oluyor lan burda?
Remzi:Abi ben-
Akın:*elini remzinin omuzuna koydu*Metin abiler de almamış Çukura. Beni aradı buraya çağırdı...benim yerime içeride yattı ya....zor durumda kalmış,biraz sinirliydi arkadaş.Ben de ağızının payını verirken....
Remzi:Abi benim cebinde 4 lira para var. Biraz destek için-
Cumali:Bana ne lan!Kafana sıkmadığımıza dua etmiyorsun para mı istiyorsun lan!
Remzi:Abi....ben çaresizlikten.
Cemali:Başlama lan çaresizliğine!Senin garip bi anan var onada çok şükür bakıyoruz. Senden daha iyi evlatlık yapan var lan ona!Sen ne konuşuyorsun?!

Remzi Akın'a bakar sonra bakışlarını yine Cumali'ye çevirir.

Remzi:Abi....benim-
Akın:Ben anladım *elini cebine sokup cüzdanını çıkarır*Ben anladım amca onun ne istediğini.Remzi *cüzdanındaki parayı çıkartıp remzinin eline verir* Al sen bunları...tamam mı?Çukurdan çıkılacak dedik...çık.
Remzi:....Tamam...kusura bakmayın...ben giderim.

Remzi gider ve Akın,Cumali ile kalır.

Cemali:Akın bir dahakine haberim olsun.
Akın:Amca ben-
Cemali:Akın....haberim olsun.
Akın:Peki.

Akın'da artık Çukura inmişti Muhittin abinin dükkanın önünde oturan Güneşi görüp gülümsedi. Ona doğru gitti,yanına gelince yanağından hızlıca öptü.

Güneş:*bi an korktu* Ay Akın!Sen miydin?
Akın:Başka birisini mi bekliyordun?
Güneş:*hafifçe güler* saçmalama tabi seni bekliyorum. Nerde kaldın sen? *akın'a yaklaşır* Yamaç abim mi?

Akın'da acaba yalan söylese mi yada doğruyu mu söylese diye düşünüyordu.

Güneş:Hmm anladım.
Akın:Neyi?
Güneş:Yamaç abim değil dimi?
Akın:Değil....sen nasıl-
Güneş:Anlarım canım...
Akın:*gülümser* Tamam canım.
Güneş:Söyle...kiminleydin?
Akın:Remzi...
Güneş:Remzi mı?
Akın:Evet....hapise benim yüzümden girdi ya...neyse uzun mesele.
Güneş:Tamam.
Akın:Eeee ne yapıyoruz?Nereye gidelim?
Güneş:Bence-

Güneşin sözünü Akın'ım telefonu çalıp keser.

Akın:Bunu açmam gerek Güneş...hemen geliyorum.
Güneş:Tamam.

Akın telefon ile konuşmak için Güneş'ten uzaklaşır.
Bir kaç saniye sonra Güneşin yanına gelir.

Akın:Güneş benim gitmem gerek.
Güneş:*üzgünce bakar* Nereye?
Akın:Yamaç amcam...
Güneş:Ama bu gün-
Akın:Biliyorum,biliyorum bunu telafi edicem tamam mı Güneşim?
Güneş:....offf tamam.
Akın*gülümser ve güneşin yanağından öper* Seni seviyorum *gider*

Güneş:Bende...

Güneş'te gökyüzü kararıncaya kadar tek başına takılır. Aliço'nun yanına gider ama o da evinde yoktu,daha geç olmadan eve gitmeye karar verir.
Çukurun dışındaydı Güneş....yasaktı onlar için ama onun umurunda değildi,ona hiç kimse birşey yapamazdı,silahı belindeydi,dövüşmede becerikliydi de...korkmuyordu. Çukura az kala etrafını arabalar sarmıştı.

Arabalardan birisinin kapısı açıldı ve içinde yaşlı ama çok yaşlı olmayan...babası yaşında birisi çıktı,Güneşe yaklaştı ve elini uzatı.

Cengiz:Merhaba Güneş....hanım? *hafifçe güler* ben Cengiz Erdenet.

....
Okuduğunuz için teşekkür ederim💕

"Çukurun güneşi"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin