"Küçücükken Annem ile Babam hep kavga ederlerdi." Dudağımı büktüm ve Akına baktım. "Biz çocuklarımıza bunu yapmayalım." Şimdi kaşlarımı kaldırdım. "Çocuklarımıza?" Akın sırıtıp montunu giyindi. Nereye şimdi ya?
"Yiyecek bişeyler almaya gidiyorum.. Canın özel bişey istiyor mu?" Hafifçe güldüm ve başımı salladım. Hamile olduğumu öğrenince her gün aynı soruyu soruyordu. Canın bişey çekti mi? Sana turşu getireyim mi? Deli oğlan.
Ailesine nasıl söyleyeceğimizi de düşündük. Baya bi düşündük. Tam olara iki gün.. henüz bir sonuça gelemedik. Her şey çok hızlı gelişti ve şimdi bu haberi salarsak herkes şaşırır. Şaşırmak daha güzel kelimeydi.
Akın alnıma bir öpücük bıraktı ve gözlerime bakarak gülümsedi. "Hemen geliyorum." Kapıyı arkasından çekince mutfağa geçip kahvaltılıkları topladım. Domatesler ziyan olmasın diye son parçaları ağızıma attım sonrada tabağı yıkadım. Kapıda bir tıklama duyunca gözlerimi devirdim. Anahtarını unuttu.
"Akın artık şu anahtar–"
"Sevgilim!"
Karşımda Kulkanı görünce kapıyı kapatmak istedim ama o benden daha hızlı davranıp ayağıyla kapının kapanmasına engel oldu. Elini beyaz kapıyı koyup bana yaklaştı. "Aşkitom! Noldu sana böyle ya?" Elini yanağıma koyunca bir adım geriye attım ve elini yüzümden çarptım. "Ölmek mi istiyorsun, gerizekalı?" Kulkan sırıtıp başını salladı. "Ölmek o kadar da kötü değil aslında.. Neyse! Seni almaya geldim, hadi! Cemil bekliyor." Asla. Asla oraya dönmen. Cesetimi çiğner ama beni bu evden çıkaramaz.
Kulkan dudağını ısırdı ve kollarını kavuşturdu.
"Tabi.. kolay gelmezsin ama şiddete ne gerek var dimi sevgilim?" Gözlerimi kıstım ve sadece karnımdaki bebeği düşündüm. "Şu senin şeyin var ya.. Akın." Tırnaklarımı avuçlarıma bastırdım. Akını bana karşı kullanmak istiyor. Şerefsizlikte gerçekten on numaraydı. "Dedesine ne yaptığını biliyor musun?" Gözlerimi devirip başımı salladım. "Biliyorum. Bununla mı Akını gözümde küçültecektin? Cengiz amca haklıymış ya.. Senden bir bok olmaz."
Dişlerini sıkıp beni boğazımdan tutup duvara yapıştırdı. Ne yaptığını fark edince elini benden ayrıdı. "Konuş sen konuş.." Titreyen eli yumruğa döndü. "Eğer benimle gelmezsen.. Akınımızın sırrını herkese anlatırım. Babasına, amcalarına, bütün mahalleye işte!" Kaşlarımı çattım. "Sana kim inanır ki?" Kulkan sırıtıp gözlerini memnunca kapattı.
"Bana değil ama.. buna inanırlar."
Cebinden CD çıkarıp gergin bir nefes verdi.
"Hadi ama sevgilim! Bak akşam sahneye çıkman lazım!"
Yutkundum. Akına bunu yapamam. Zaten sevilmeyi hak etmediğini sanıyordu şimdi de onu gerçekten bırakırsalar ölmekten beter olur. Bir daha bu cehennemi yaşarsa kötüyü bırak, meyus bir yola düşer.
"Bahar kapı neden açık gülü-?"
Akına baktığımda sinirini gözlerinde okuyabildim. Elindeki poşetleri yere bırakıp Kulkanı yakasından tuttu. "Ne işin var senin burda lan?" Gözlerimi kapattım ve şimdi yaptığıma inanamıyordum. Akını Kulkandan ayırdım. "Sen Bahara dua et lan.." Kulkan kahkaha atıp gözlerini devirdi.
"Gidelim mi Baharcım?"
Akın yine Kulkana yürümek istediğinde onu göğsünden geriye ittim. "Bi sakin ol Akın! Sakin ol.." iki adamın arasında kaldım. Biri çocuğumun babası, öbürü de gençliğimin katili.
"Kulkanla gidiyorum." Akını ironik bir gülüş attı ve beni kolumdan tuttu ama ben buna izin vermedim.
"Bahar..! Sinirlerimi zorlama!"
Kulkana sıkık dişlerle baktım ve başımla kapıya işaret ettim. "Git, geliyorum." Kulkan Akına göz kırptı sonra da bizi yalnız bıraktı.
"Ne yaptı sana hı? Öldürürüm onu sen hiç merak etme–!"
Akını kendime çekip dudaklarımızı birleştirdim ve sımsıkıca vücuduna sarıldım. "Seni kullandı.." Akın başını sallayarak gözlerime baktı. "Çözeriz. Sıkıntı yok hemen çözeriz, bana bişey yapamaz Çukur arkamda!" Gözlerim yaşlarla dolmaya başlayınca Akın yüzümü ellerine aldı. "Sıkıntı bu zaten.. Dedene kurduğun pusuyu biliyor ve herkese anlatmakla tehdit etti." Bu cümleden sonra Akının teni bembeyaz oldu.
"Tamam.. Bana ne, anlatsın. Sizi asla o adamım eline bırakmam." Eli karnıma değince yanağıma bir yaş düştü.
"Akın.. Onca zaman dayandım. Biraz daha dayanırım. Sen sadece bir an önce bir çözüm bul."
Gözleri dolunca başını salamaya başladı.
"Bahar–"
"Seni seviyorum Akın."
