61.

554 47 0
                                    

Arabamda oturup Celasunla Baharın hasteneye dalmasını izliyordum. Kucağında üç yaşlarımda bir çocuk. Sinirden direksiyonu sıkıyordum. Kız bana trip atıyordu ama kendisi benden sonra iyi eğlenmiş.
Benim çocuğumu istemedi ama başkasının çocuğunu zevkle doğurdu. Bu kadın için yapmadığım kalmadı lan! Böyle nankörlük görmedim-

Hemen arabadan inip kapıyı sertçe çarptım. Hastanenin etrafında duranlar şaşkınca benim tarafa döndüler ama ben hiç umursamadım. Sinirim tepemdeydi. Sağ gözüm seğiriyordu ve bu hep patlamadam önce oluyordu.

Hastaneye girdiğimde Baharı bir doktorla konuşurken gördüm ve onu hedefe alıp yürümeye başladım. Ben buna miye bu kadar alındım bende bilmiyorum, sonuçta evliyim. Karım var. Bahardan ayrılalı baya oldu ve haklı da. İlişkimizin son zamanlarda iyi bir adam olmadım, ama ben onu kurtardım. Kulkanın elinden ben onu kurtardım.
Özgürlüğünü, hayatındaki her başarıyı benim sayemde! Öyle mi?

"Akın-!"

Celasunun elini göğsümde hissedince durmak zorunda kaldım. Sakinleşmek için gözlerimi kapattım ve titrek bir nefes aldım, yoksa gerçekten acımadan çarpardım bir tane.

"Celasun, çekil."

"Ne yapacaksın lan? Baharla çocuğunun önünde kavga mı edeceksin? Kendine gel lan!"

Bütün vücudum gerilince, Celasunun elini kapıp kendimden yok ettim. Ne kadar kızgınsamda Celasun haklıydı. Çocuğunun önünde olmazdı.

"Bak sinirini anlıyorum- Bahar bunu senden gizlememeliydi."

Başımı onaylayarak salladım. Haklı benim yani. Celasunda benim tarafta. Gözlerim Baharın elindeki kıza yapıştı. Kahverengi saçları vardı ve yüzü ateştem kıp kırmızıydı.

"Senden bu şekilde intikam alması yanlıştı ama bak şimdi burda."

İntikam mı? Ne intikamı? Bu çocuğun intikamla ne alakası var? Çatık kaşlarla Celasunu yana itip Bahara biraz daha yanaştım, o beni hala fark etmemişti, doktorla konuşuyordu. Ama kucağındaki kız beni fark etti.

Yüzünü bana çevirimce kalbimin ağırlaşmasını resmen hissettim. Sinirim uçup gitmişti ve hüzüne yer bıraktı. Küçük kız bana hafifçe gülümseyip başımı annesinin omuzuna yasladı. Dudaklarımın titremesini bir türlü durduramadım, bunun gerçek olduğuna inanamıyordum.
Minicik bir aynaya bakıyordum sanki.
Bu benim- ben Baba mıyım? Benim kızım mı oldu?

Bahar mini beni doktora uzattı ve ikisi bir odada kaybolunca bana döndü. Kesin Celasuna bakmak istedi ama beni karşımda bulunca yüzü kireçten daha beyaz oldu.

"Ben yeğenime bakayım.."

Celasun doktorun girdiği odaya kaçtı ve bizi baş başa bıraktı böylece. Çok şey demek istedim. Niye? Neden? Nasıl? Ama bir ağzımdan sadece bir cümle çıktı..

"Benim- Bizim kızımız mı?"

Baharım ela gözleri yaşlarla dolunca başımı sallamaya başladım. Üç yıl bunu nasıl bendem gizler? Üstelik bana aldırdığını söyledi! Düpe düz yalan söyledi, benden intikam almak istedi.

"Neden.. Neden? Ben bu çocuğu istedim Bahar, hala istiyorum–"

"Beni istemedin ama."

Açık ağızla eski sevgilimin karşısında dura kaldım. Ne diyeceğimi bilmiyordum. Haklıydı. Songülü istedim ama me yaptığını öğrenenince o kadar pişman oldum ki. Bahara nasıl davrandığımı, onu o evde bırakıp Songüle gittiğimi- zamanı geri alabilsem her şeyi başka yapardım.

"İstedim Bahar. Seni o kadar çok sevdim ama–"

"Ama Songülü daha çok sevdin."

Kollarını kavuşturup o keskin ifadeyi taktı yüzüne. Sanki her an beni öldürebilcek gibi baktı bana.

"Sen bana yakan söyledin, benden bu şekilde intikam almak istedin Bahar."

"Çünkü sen benim canımı yaktın Akın–"

"İsteyerek değil!"

"Ya ne fark eder?"

"Fark eder! Fark eder ben denerdim– değişirdim ama sen bana bu şansı vermedin bile."

Bahar başını salladı ve gözlerimi kaçırdı. Hala haklı olduğunu sanıyor muydu gerçekten? Benim çocuğumu benden saklamak nedir ya?

"Anne!"

Celasun kızımla beraber bize doğru gelince Bahar hemen onu ellerine aldı. Yanaşmak istediğimde elini kaldırıp beni durdurdu.

"Kızım.. Daha acıyor mu karnın?"

Kız memnunca başımı hayır yerine salladı ve annesinin yanağıma kocaman bir öpücük kondu. İçim gitti bu senaryoyu izleyince- Kızımın ilk üç yıllarını kaçırdım. İlk kelimesini, ilk yürüyüşünü, ilk ağlamasını, ilk düşüşünü - her şeyi kaçırdım.

"Aşkım, bak bu.. Baba."

Baharın dediğini anlayınca kaşlarım şoktan kalktı. Bunu yapacağını sanmamıştım. Gözümde yaşlar birikince Baharda duygulandı.

"Baba mı?"

"Evet aşkım, baba. Babaya adını söyle bi."

"Derin!"

Kızım ismini bağırımca boğazımdan hafif bir gülüş kaçtı. Anlamı hemen anladım. Denizin derinliği kadar mistik olsun diye.

"Babaya gitmek ister misin?"

Derin başıyla onaylayınca yutkundum. Kızımı ilk defa kucağıma almak üzereydim ve açıkcası çok gergindim. Ya bişey olursa? Ya istemeden acıtırsam?
Bahar Derini ellerime verimce hemen rahatladım ama.

Kokusu hemen burnumu sardı ve gözlerimi kapatmamı sağladı.

"Babaam"

"Kızım.."

MEYUSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin