"Sos istiyor musun? Kafamı evet anlamında salladım. Barış'ı hastaneden çıkardıktan sonra Bora'nın evine geçmiştik. İki gündür burada kalıyordum ve gitmeme izin vermiyordu. Şimdi de bana makarna yapıyordu. Bora bana her şeyi en baştan anlatmıştı. Ve şimdi ben de size anlatacağım.
Bora ve Destina sevgililermiş. Bana birbirlerini sevip sevmediklerini söylemedi. Şu an sadece beni sevdiği ekledi bu kısımda. Destina kendini hep iyi göstermiş Bora'ya. Bir süre sonra ise gerçek yüzü ortaya çıkmış. Destina sürekli insanlara kötü davranıyormuş ve kötülük yapıyormuş. Bora bunun nedeninin ailesi olduğunu söyledi. Destina'nın ailesi sürekli sorun yaşamışlar. Anne ve babası çok kez ayrılma eşiğine gelmişler. Destina hep sevgisiz büyümüş. Asıl bomba şu ki Destina'nın babası annesini aldatmasına rağmen boşanmamışlar. O kötü bir kız değildi. Sadece sevgisiz yaşamıştı ve kötülük yaparak güçlü kalmaya çalışıyordu. Bora Destina'dan ayrılmayı düşünüyormuş. Çünkü bir süre sonra ona acıdığı için onunla beraber olduğunu fark etmiş. Yaptığı kötülüklerse cabası. Destina bunu fark ettiğinde hamile olduğunu söylemiş. Bora'nın sarhoş olduğu bir gün hamile kaldığını iddia etmiş. Bora önce inanmak istememiş ancak araya aileler de girince evlilik fikri gündeme gelmiş. Benim saf sevgilimi bir oyuna sürüklemiş o şeytan. Meğersem o bebek Doruk'tanmış. Destina Bora'nın ondan uzaklaştığını fark edince Doruk'a yaklaşmaya başlamış ve çocuğu resmen baştan çıkarmış. Bora onları bastığında önce kendini göstermemiş. Odaya girmeden konuşmalarını dinlemiş. Konuşmalarından aslında bebeğin Doruk'tan olduğunu anlamış. Ve Destina bebeği düşürdüğü için Doruk'tan yardım istemiş! Ne demek istediğimi anladınız değil mi? Onu kullanıp tekrar hamile kalmak istemiş! Ona Doruk'u affedip affetmediğini sorduğumda Destina'nın onu kandırdığını bildiğini ama yine de olanlardan sonra onunla konuşamayacağını söyledi. Ona Destina'yla birlikte olup olmadığını sorduğumda onu hiçbir şeye zorlamadığını hatta Destina'nın onu zorladığını söyledi. Ah yine çok konuştum! Romantik anlarımıza daha çok zaman ayırmak isterim.
Makarnamızı yerken televizyonun karşısına oturduk. Ve sohbet etmeye devam ettik. Makarna harikaydı bu arada!
"Ellerine sağlık canım. Çok güzel olmuş!" Gülümsedi. "Bu gidişle senin eve yerleşeceğim."
"Ciddi misin sen?" 'Sence ciddi miyim?' der gibi baktım. Dudak büzdü.
"Ben yarın eve mi geçsem ya? Senin tişörtlerinle yatıyorum iki gündür."
"Şikayetçi misin bu durumdan?"
"Sen bu aralar biraz triplisin sanki?" Gülümseyip boş tabağı orta masaya bıraktı.
"O yüzden demedim sevgilim. Eğer sorun olacaksa senin kıyafetlerinin bir kısmı bende kalsın." Gözlerimi kırpıştırdım. Bu...Bu çok güzel bir şeydi. Seni seviyorum demenin farklı yolları olur ya hani. İşte bu da o yollardan biriydi. Elimdeki tabağı Bora'nın tabağının yanına bıraktım. Sonra Bora'ya sırnaştım.
"Ya sen nasıl bir insansın? Ben ne yaptım da seni kazandım?" Saçlarımı okşadı.
"Asıl ben ne iyilik yaptım da Tanrı seni bana verdi?" Gülümsedim. "Film izleyelim mi?"
"Olur." Bora televizyonun film paketini açtı ve filmleri incelemeye başladık.
"Ne izleyelim?"
"Şöyle gerilimli, korkulu bir şeyler olsun." Kafa sallayıp korku filmleri klasörüne girdi. Ben de mısır patlatmak için mutfağa gittim. İki gündür evdeki tüm malzemelerin yerini öğrenmiştim. Kısa bir süre sonra elimde koca bir kase patlamış mısırla salona girdim. Bora hala film seçememişti.
"Nilay sana bir şey sormak istiyorum." Bir yandan da filmlere bakıyordu.
"Sor canım." Yerime tekrar otururken bir saniyeliğini yüzüme baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çünkü Sen Benimsin
Romance"Bak anlamadıysan eğer tekrar söyleyeyim. Sen bensin. Ve seni sevdiğim günden beri bana aitsin. Seni bırakamam, kaybedemem. Senden asla uzaklaşamam. Çünkü sen benim içinsin. Çünkü sen benimsin. Bu asla değişmez. Bu bir kaide. Benim kaidem. Hiç bir i...