"Sevgilim." Sustuğunda dudaklarını saçlarıma bastırdı. "Gitmem gerek." Kafamı hızlıca iki yana salladım.
"Gitmeni istemiyorum." Beni dinlemeden ayağa kalktı ve beni de ellerimden tutup ayağa kaldırdı.
"Geleceğim." Beni sarmalayıp göğsüne bastırdı.
"Bu bir hitap mı? Yoksa bir vaat mi?" Gülümsedi."Her ikisi de." Ondan ayrıldığımda yüzümü detaylıca inceledi. Sonra da dudaklarıma kısa bir öpücük kondurdu. Ellerimi yavaşça bıraktığında arkasını dönüp yürümeye başladı.
"Gitme!" Arkasına bakmadan yürümeye devam etti. "Lütfen." Gözyaşlarım çoktan akmaya başlamıştı yanaklarımdan. Sanki etrafımdaki aydınlığı da yanında götürüyordu. Benden uzaklaştıkça daha da kararıyordu etrafım. Hiçbir şey yapmadan gitti. Öylece bırakıp gitti.
Gözlerimi açtığımda gerçekten de ağladığımı fark ettim. Gözyaşlarım gördüğüm şeyin bir rüya olduğunu anlamamda beni oldukça zorlamıştı. Son bir haftadır rüyama giriyordu. Olay ne olursa olsun sonu aynı bitiyordu. Her seferinde bana arkasını dönüp yanımdaki aydınlığı götürüp gidiyordu. Gözyaşlarımı sildim. Saatin uyanmak için çok erken olduğunu fark ettim. Hafta sonu bu kadar erken uyanmak istemiyordum. Beni bugün için mutlu eden tek şey annemin gelecek olmasıydı. Yatakta birkaç tur attıktan sonra uyuyamayacağımı fark edip kendimi bir çırpıda yataktan attım. Hava yavaş yavaş aydınlanıyordu ve gökyüzü eşsiz bir güzellikteydi. Pencerimi açıp derin bir nefes aldım. Bir yandan da cıvıl cıvıl kuş sesleri gıdıklıyordu kulağımı. Bu havada yapılacak en iyi şey balkonda oturup bir şeyler yazmaktı. Küçük defterimi alıp balkonun en rahat köşesine yerleştim. Fonda bir müziğe ihtiyacım olduğunu fark ettim ve o güzel melodilerin kulaklarıma dökülmesine izin verdim. Bir yandan da şarkının o anlamlı sözlerini not alıyordum kendimce.
Zor günler birden biter mi?
Aşık sevdaya küser mi hiç?
Bir yol var senden geçer mi?
Kendinden bir yol çizer misin?
Zaten gerçekler hayal kadar güzel mi?
Çok istersem dertlerim sahiden biter mi?
Kaybettim kabul, incinmez gurur.
Hatalar ancak ölmekle son bulur.
Hiç bilmez gibi attım kendimi.
Yanlış yaptıysam öğrenmek içindi.Gülümsedim. Şarkı sözlerini not almak bana o sözlerini yazan kişinin gözlerinden bakabilme imkanı veriyor gibi hissettiriyordu. Çok istersem dertlerim sahiden biter miydi ki? Kendi kendime not almaya devam ettim. Yazmaya ihtiyacım vardı.
Yenilebilirsiniz. Defalarca yenilebilirsiniz. Hatta ölebilirsiniz de. Ancak öyle bir kuvvet vardır ki sizi hayata tekrar tekrar bağlayan. Size yeni bir hayat bahşeden bir kuvvetten bahsediyorum. Olmazları olduran, yüzünüzü güldüren, sizi delicesine kurtulmak istediğiniz hayata bağlayan bir kuvvet. Umut. Kimse kalmadığında hatta kör bir kuyunun dibinde yalnızlıktan ve mutsuzluktan geberip gideceğimi düşündüğüm zamanlarda umudun ellerinden tutundum. Her yerde her zaman vardır o. Bir kuşun kanat çırpışında bulursunuz bazen. Bazen de yeni açılmış bir çiçekte. Güneşin doğuşunda hissedersiniz umudu iliklerinize kadar. Şanslıysanız bir gülüşte, bir dokunuşta, bir bakışta, bir insanda vardır umut. Benim umudum bana mezar oldu. Üzerime koca bir bina gibi çöktü. Enkazın altında kalakaldım. Kırıntılarda aradığım umudu kocaman beton yığınlarının arasından süzülüp gelen küçük ışıkta buldum. Zor günler birden bitmez belki. Ama ben o küçücük ışığın büyüyüp beni içine alıp kurtaracağını biliyorum. Kaybettim kabul. Ama sadece şimdilik.
Defteri yavaşça kapattım. Umudum hala vardı. Her şeyin daha güzel olacağına inanıyordum hala. O gün uzun bir aradan sonra ismini duyunca kalbimin atışından anladım. Ritmik giden kalp atışlarım iki saniyeliğine hızlanıp ritmini kaybetmişti. Onu hatırlamama gerek yoktu. Çünkü zaten onu unutamamıştım. Kendime bunu itiraf ettiğimden beri rüyalarıma gelmesi de bundandı. Bilinçaltım 'sen onu asla unutamazsın' diye haykırıyordu bana. Ama bilinçaltımla savaşabileceğimi biliyordum. Rüyalarımla başa çıkabilirdim. Onu unutmayı değil onu hatırlamamayı deneyecektim. Balkondaki köşemde yavaşça kıpırdanıp telefonuma uzandım. Ve kendime yeni bir şarkı açtım. Kendi kendime mırıldanıyordum o güzel sözleri.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çünkü Sen Benimsin
Romance"Bak anlamadıysan eğer tekrar söyleyeyim. Sen bensin. Ve seni sevdiğim günden beri bana aitsin. Seni bırakamam, kaybedemem. Senden asla uzaklaşamam. Çünkü sen benim içinsin. Çünkü sen benimsin. Bu asla değişmez. Bu bir kaide. Benim kaidem. Hiç bir i...