Bölüm 12 | Canımın Yarısı / PART - 1
Derler ki; ayrılıklar iki türlü de yakar insanı, ailesinden ayrı kalan zemheride kalmış gibi yanar, sevgilisinden ayrı kalan ayazda kalmış gibi yanar...
Peki ya bu durumda benim yangınım nasıl olacak? Zemheride kalmış gibi mi yoksa ayazda kalmış gibi mi? Ben hiçbir zaman ailemin sevgisini hissetmedim, hiçbir zaman evlatları olmadım, hiçbir zaman yüzlerine güldükleri biri dahi olmadım. Çok tuhaf değil mi? Annem ve babamdan ayrı kalacağım, hiç tanımadığım bilmediğim bir ailenin içinde yaşamıma devam edeceğim ama içimde o zemherinin küçücük yakıcılığını dahi içimde hissetmiyorum, hissedemiyorum! Nedense ayda yılda bir görebildiğim teyzelerimden ayrılmak bile ayazda kalmış gibi içimi yakarken, annem ve babamdan ayrılmak neden bu kadar çok yakmıyordu? Bu kadar mı nefret etmiştim onlardan bu kadar mı sevmiyordum onları yoksa? Normal miydi peki? Bir insanın kendisini doğuran annesini sevmemesi normal miydi? Kendisinin oluşmasında katkısı olan babasını sevmemesi normal miydi? Yoksa anormal olan ben değil de onlar mıydı? Sahi bu durumda kimdi normal olan ya da anormal olan? Kimdi suçlu ya da kimdi mağdur olan? Bazen çok düşünüyorum;
Ben çok mu kötü evlattım da annem ve babamın bana işkence yapmasını hak ettim?
Çok mu berbat bir evlattım ki annem ve babam bana dünyayı dar etmişti?
Çok mu kötü insandım ki küçücük, iğne deliği kadar mutluluğu bana çok gördüler?
Sahi nasıl bir evlattım acaba onların gözünde ki annem hep bana, bize nefret kokan sesiyle 'Sizi doğuracağıma taş doğursaydım!' dedi.
Ya da nasıl bir evlattım, evlattık ki sürekli bizi döverdi, beni kilere kilitlerdi, farelerden ve karanlıktan korkmama rağmen beni oradan çıkarmazdı, fare ısırdığı hâlde, korku ve yardım çığlığımı duyduğu hâlde beni umursamadı, yanıma dahi gelmedi?
Bazen tüm bu sorularıma cevap almak istediğim için annemin karşısına dikilesim ve omuzlarından tutup vücudunu şiddetli bir şekilde sarsarak
'Neden?'
'Neden beni sevmedin?'
'Neden bana işkence ettin?'
'Neden minicik bir mutluluğu dahi bana çok gördün?'
'Neden beni yok saydın?'
'Neden mutsuz olmam için elinden gelen her şeyi yaptın?'
Zihnimden geçen tüm bu soruları sorduktan sonra, kanayan kalbimin ağrısıyla;
Niye böyle anne?
Niye böyle!
Kimse gülmesin mi
Hazen' in yüzüne.
Sen beni doğurup,
Anne olamayan kadınsın.
Bütün iyiliğe engel olup,
Hayatıma mâl olansın.
Ne istedin çocuk yüreğimden!
Eksik ettin tüm sevginden.
Bana reva değil miydi mutluluk,
Mahrum ettin anneliğinden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hülle
Fiction générale|YETİŞKİN İÇERİK| "Her son bir başlangıçtır, her başlangıç bir sondur!" hayatımın özeti bu cümlede. Her insanın dönüm noktası vardır benim dönüm noktam ise sonumun başladığı gün oldu. 'Tamam işte, tüm hayatım bitti! Her şey mahvoldu; tıpkı hayatım...