Bölüm 50| Yürekten Mahrum Kalmak - Part 1

82 9 0
                                    


Bölüm 50| Yürekten Mahrum Kalmak - Part 1


Mesud'un düğün hazırlıklarını son gaz devam ettirmiştik, elimizden gelenin en iyisini yaparak güzel bir düğün çıkarmıştık ortaya. Ceyda ve Hacer'in yanı sıra Sezen yüzünden yaşanan tatsızlık sonunda tatlıya bağlanmış ve o gece herkes gittikten sonra Mesud'tan öğrendiğimiz kadarıyla, Sultan'ın aklı başına gelsin diye Maya Hanım'ın aklıyla böyle bir şey yapmış. Aslında amacı yüzük atmak falan değilmiş, Maya Hanım bu tatsızlıkların ve Ceyda ile Hacer'in tatsızlık çıkarmalarının devam edeceğinin farkında olarak bir de Sezen'in de sinsilik yaptığını da es geçmeyerek Sultan'ın aklının başına gelmesinin yanı sıra, bir daha başkalarının dolduruşuna gelip de haklıya haksız muamele yapmaması için Mesud'a böyle bir yöntemi uygulamasını söylemiş. Sultan ne kadar akıllı olsa da temiz bir kalbi olduğu için hemen dolduruşa gelebilen biriydi ki bunu defalarca kez de ben oradayken görmüştüm, kimi zaman Sezen'in dolduruşuna geliyor kimi zaman da başka kuzeninin dolduruşuna gelip diğerleri ile arasını bozuyordu tabi daha sonrasında işin iç yüzünü çözüyordu ama iş işten geçmiş oluyordu, Maya Hanım'da bu yüzden aklını başına getirebilmek için aralarındaki ilişkinin bitmesi gerektiğini ona söyleyerek herkesin içinde ayrılık meselesini gündeme getirmesini istemiş.

Tabi Mesud hem Ceyda'ya ayar verip hem de Sultan'a hatasını hatırlatınca, Sultan'ın aklı başına gelmiş ve yukarı çıktığında uzun uzun konuşmuş. Mesud bilerek o sözleri söyleyerek Sultan'a ne kadar ciddi olduğunu da göstermek istemiş, gelecekte herhangi bir olay karşısında bu olayı düşünmesini sağlamak maksadıyla o sözleri sarf etmiş ve yaptığına da hepimiz hak vererek bir şey dememiştik. Bu olaya daha doğrusu Maya Hanım'ın yaptığına en çok şaşıranlardan biri de halamdı, tüm buluşmalar boyunca hiç sesini çıkarmaması ve sadece sessizce oturması ona karşı olumlu olan hisleri olumsuza çevirdiği sırada öğrendiği bu bilgi ile duyguları olumluya dönmüştü. Açıkçası bende halam gibiydim, Sırma ve Oya'yı bu kadar koruduktan sonra beni korumaması ve sanki gerçekten ben suçluymuşum gibi davranması üzmüştü ama bu yaptığı ve daha sonra Sultan'dan öğrendiğimiz minik bilgi ile -düğün için ne Ceyda ne Hacer ne de Sezen alış veriş yapabilecek bunun yanı sıra kuaföre gitmeleri de olmayacak ve tabiki uzunca bir süre alışveriş yapmalarına da yasak gelmiş- hepimizin içi rahatlamış ve ona karşı olan olumsuz duygularımız silinmişti. Bana davranışları yüzünden Seyran yengem ve Ofelya, Sultan'a karşı hâlâ tepkili ve soğuk olsalar da ben ona sıcak davranıyordum. Bir yıl boyunca bana en çok destek olan kişilerden biriydi, bunu unutup da hemen bir olayda silip atamazdım ya üstelik aklı başına gelip özür diledikten sonra kötü davranmak diğerlerinden farkımın kalmayacağını gösteriyordu.

Ama buradan bir ders çıkarmıştım, ona karşı ne kadar nefret veya kin beslemesem de çok da yakın olamayacağımı anladım. Evet derdine koşarım, hastalansa yanında olurum ama artık onunla özelimi paylaşmam, artık ona dost gibi davranmam benim için sadece bir elti ve arkadaş olur o kadar. Dost ile arkadaş arasındaki farkı herkes bilir, dost her daim yanında olan arkadaş ise arada bir yanında olandır, o da sadece benim o kadar olacak artık ki dostumun da düşmanımın da kim olduğunu gayet farkına vardım.

Benim ablamdan, ağabeyimden başka dostum olamaz ya da eşimden başka dostum olamaz onun dışında diğer insanlar ancak bana arkadaş olabilir. Her insanın dosta ihtiyacı olduğunun kanısındayım lâkin her insan dost olamaz ki bunun da örneklerini bizzat görüyorsun. Ben Sultan'ı önce arkadaş olarak gördüm sonra dost kategorisine oturtmak isterken aslında bir başkasının etkisinde kalarak benim dostum kategorisine giremeyeceğini göstermiş oldu.

HülleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin