Medya: Elhamra Sarayı
Müzik Videosu: Memories of the Alhambra
Bölüm 45 | Te Casarías Conmigo? - Part 1
Madrid Barajas Uluslararası Havalimanı pistine uçak iniş yapmıştı, kısa süreli bir uçuşun ardından İspanya sınırları içindeydik, birazdan pasaport işlemlerini hallettikten sonra bizi alacak olan araç ile kalacağımız otele gideceğiz. Bir güzel dinlendikten sonra belki kendimizi Madrid sokaklarına atarız belki atmayız artık orasını otele gittikten sonra karar vereceğiz.
Ben önde Enfal arkamdan gelirken daha doğrusu benim düşmemem için beni yönlendirirken uçaktan iniş yapıp bizi havaalanına götürecek ring otobüse bindik, orta sıralarda oturuyorduk ve Kenan Hoca ile Ramazan hemen arkamızda sinsi Ezgi ve Furkan ise hemen önümüzdelerdi ama Enfal onları takmayarak sürekli yanağıma veya boynuma öpücük konduruyordu ve ben bundan hoşnut bir biçimde daha çok öpmesi için yanağımı ona uzatıyordum.
"Cilveleşmenizi otele saklasanız nasıl olur? Olan var olmayan var sonuçta." diyen Ramazan ile utandım ve başımı Enfal'in boynuna sokuşturdum.
"Cilveleşen çiftleri engelleyeceğine olması için çabala kardeşim. Böyle engelleyerek ahlarını alıyorsun sonra neden benim yok diyorsun, tabi olmaz." diyerek dalga geçercesine konuştuğunda Kenan Hoca kahkaha attı.
Ramazan bir şey diyemeden zaten havaalanına giriş yaptık ve pasaport işlemleri için sıraya geçtik, işlemlerimizi tamamladıktan sonra valizlerimi banttan almak üzere hızlı adımlarla banta ilerledik. Bazı rol arkadaşlarımız bizden çok sonra sıraya girdiği için onların işlemleri geç sürdü biz kendi işlemlerimizi hallettikten sonra bekleme alanında onları beklerken birbirimize sarılmış bir sürü fotoğraf çekiyorduk. Herkes eşyalarını alıp tamamlanınca hep birlikte bizi bekleyen Uber'e bindik ve otele geçtik, otelin içine girer girmez yüzüme ve vücuduma vuran klimanın serin havası ile rahatladım dışarı o kadar sıcaktı ki terden resmen kıyafetim üzerime yapışmıştı, bu serin hava bir lütuftu!
Kenan Hoca herkese odalarının anahtarını dağıttıktan sonra yerleşip içlerinden birinin aşağı inmesini söyledi, yani odalarda iki kişi kalındığı için iki kişiden biri aşağı Kenan Hoca'nın yanına inecekti ve onun vereceği brifingi dinleyen kişi oda arkadaşına anlatacaktı. Enfal ile birlikte çıkıp bavulları odaya koyduktan sonra o benim yerime aşağı indi bende bu esnada valizdeki kıyafetlerimizi dolaba koydum, valizden alıp koymak cidden uğraştırıcı ve benim uğraşmak gibi bir niyetim yok.
Bavullarla işim bittiği sırada banyoya geçmek için kendime kıyafet çıkardım tam da kıyafet denilemez Enfal'in tişörtlerinden biri ile alt iç çamaşırım ve tabiki olmazsa olmazlarım duş jelim ile şampuanım. Yatağın üzerine elimdekileri koyduktan sonra çalan telefonuma bakmak üzere koltuğun üzerine attığım çantama ilerledim, telefonu çıkardığımda arayan numaraya baktığım da tanıdık bir numara değildi Uğur olma ihtimalini düşünerek aramayı yanıtlamadım. Yeterince usandırmıştı hayır babaannen sana o kadar kızı rahat bırak diyor sen neden hâlâ beni sık boğaz ediyorsun ki?
Telefonu yatağın üzerine yeni atmıştım ki bu defa bildirim sesi geldi mesaj sesi yankılandığı için mesaj geldiğini anladım ve merak ederek mesajın içine girmeden yazılanları okumaya başladım, mesajı okur okumaz hemen numarayı çevirdim.
"Abla iyi misin?" dedim telaşlı bir şekilde.
Nasıl telaşlanmam ki?
Gasp etmişler ve telefonu gitmiş elinden Allah'tan telefonu Apple'nin bir telefonuydu da telefonun yerini bulabiliyor veya çalındı bildirimi yapabiliyordu, telefonun özelliği sayesinde satmak isteyen kişi de satamıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hülle
Ficción General|YETİŞKİN İÇERİK| "Her son bir başlangıçtır, her başlangıç bir sondur!" hayatımın özeti bu cümlede. Her insanın dönüm noktası vardır benim dönüm noktam ise sonumun başladığı gün oldu. 'Tamam işte, tüm hayatım bitti! Her şey mahvoldu; tıpkı hayatım...