Keyifli okumalar dilerim.
*************
Yine sarayın hummalı bir gününde saat öğleyi gösteriyordu. Herkes işinin başındayken prens Theon da odasında görevine devam ediyordu.
Layne odanın bir köşesinde ayakta dikilirken Theon masasında meclise yeni girecek kişilerin atamasını yapıyordu.
Kapı çalındı ve bir kadın prensin öğle yemeğini getirdi. Yemek tepsisi masaya koyulduktan sonra Theon kaptaki yemeklere baktı, hepsi sebze yemeğiydi.
"Et nerede?" diye sordu Theon.
"Kral hazretlerinin emriyle mutfak masraflarını kısıldı," dedi kadın.
"Çıkabilirsin."
Kadın dışarı çıktıktan sonra Theon yemeklerle göz göze geldi ve kaşlarını yukarı doğru kaldırdı. "Savaş için bütçe ayırıyor."
"Ben de öyle düşünüyorum efendim."
"Saray mutfağına bile kısıtlama getirdiyse büyük bir savaş kapımızda demektir."
"Kral hazretleri sizinle bu konu hakkında hiç konuşmadı mı?"
"Benimle bu tür konuları konuşacağını mı sanıyorsun? Tüm zamanını o kuşçu züppe ile geçiriyor."
"Yakında haberimiz olur."
Theon elini kaldırdı ve eliyle havayı ileri doğru itti. "Kaldırın, yemeyeceğim."
Layne tepsiyi kaldırdı ve dışarıya teslim ettikten sonra Theon dilekçeleri incelemeye geri döndü. Bir tanesini seçti, havaya kaldırıp Layne'e gösterdi ve "Bakın, burada kimin dilekçesi var?"
"Kimin?"
"Sayon," dedi Theon ve kâğıdı tekrardan kendine doğru çevirdi. "Kararını vermiş."
"Efendim, gerçekten meclise girmesine izin verecek misiniz?"
"Onunla iyi anlaştığını düşünüyordum, malum pek sık görüşüyorsunuz."
"Onun hakkında tam olarak ne düşünmem gerektiğini bilmiyorum. Sayon çözülmesi zor biri, aklından neler geçtiğini kestirmek çoğu zaman imkânsız."
"Bana işe yarar ve donanımlı adamlar lazım, Sayon da bunu birçok konuda fazlasıyla karşılıyor."
"Yine de hislerim ona çok da fazla güvenmememiz konusunda beni uyarıyor."
"Layne, onu koynuma alacak değilim. Eğer onun hakkında bir şey biliyorsan şimdi söyle," dedi Theon ve kraliyet mührünü eline aldı.
Layne Sayon'un iki ucu keskin bir bıçak gibi olduğunu düşünüyordu. Kendi taraflarında olduğu sürece onlara birçok konuda faydalı olabileceğinin fazlasıyla farkındaydı.
Layne bir şey söylemeyip sessiz kalınca Theon, "Ben de öyle düşünmüştüm," dedi ve mührü Sayon'un yazdığı dilekçeye bastı.
"Umarım size yardımı dokunur," dedi Layne.
"Azledilen memurların açıklarını bulmamızda bana yardım eden kişi o hoşlanmadığın Sayon'du."
"Hoşlanmıyor değilim sadece onu yeterince süre tanımadığımızı düşünüyorum. Bu yüzden ona tam olarak güvenemiyorum."
"Ona güvendiğimi de nereden çıkardın?" dedi Theon ve arkasına yaslandı.
"Güvenmiyor musunuz?"
"Ben insanlara güvenmeyi uzun süre önce bıraktım. Herkesten her şeyi bekliyorum artık."
Layne onun bu söylediklerini fazlasıyla kişisel algılamış ve rahatsız olmuştu. "Bu bir taşlama mıydı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP VARİS
FantasyBir prens olarak çoğu şeye sahipti, neredeyse her şeye. Tek noksanlığı kutsal bir kan ve biraz pigmentti. Belki de kusurlu olan tek şey, yaşadığı dünyanın ta kendisiydi. Kehaneti henüz doğmadan tüm krallığa yayılmıştı. Başlangıç Tarihi: 15.10.2020 #...